-----reyhanın anlatımı----
ufff ellerimi saçlarımdan geçirdim
mustafa nerdeyse bir saattir içerideydi ve hala ondan bir haber alamamıştık
-reyhan sen iyi misin
kafamı kaldırıp ağlamakdan kızarmış hatta morarmış gözlerle murata baktım
-mustafa ne zaman iyi olur sa ben de o zaman iyi olacağım
murat yanıma oturdu ve elimi tuttu ben de kafamı arkaya yaslayarak gözlerimi kapattım sonra bir hıçkırık sesi duydum sessiz küçük ve korkmuş bir hıçkırık sonra bir tane daha ve bir tane daha sonra gene gözlerimi açıp hıçkırığın sahibine baktım ece koridorun en başında çökmüş ağlıyor du yavaşça yerimden kalkıp onun yanına gittim sena selin murat ve canın bakışları benim üzerimdeydi ben ecenin yanına gittiğimde ece ayağa kalktı ve ağlamaklı gözlerle bana baktı onu tutup kendime çektim ve sarılmaya başladım
-şişş korkma mustafa ya bir şey olmayacak dedim en güçlü çıkarmaya çalıştığım sesimle sonra ondan ayrıldım ve tekrar gidip yerime oturdum biraz sonra bir kadın çıktı ve
-mustafa balkının yakınları siz misiniz hepimiz birden ayaklandık ve hemşirenin yanına gittik
-kendisi çok kan kaybetmiş vücudu dayanamıyacak gibi o yüzden yoğun bakıma koyduk oda numarası 12
hemen yoğun bakım da 12nci odanın önüne koştum ve onu gördüm gözleri kapalıydı ve teni bembeyaz dı ama bir şey olmayacak iyi olacak o açacak gözlerini ben eminim o açacak çıkacak burdan hatta bana çirkin ördek yavrusu diyecek ben de ona kızacağım böyle eskiye dönecek her şey o yüzden korkma reyhan gittim ve tam karşıdaki koltuklardan birine oturdum
-aranızdan iki kişi isterse girebilir ama beş dk dedi birden doktor hemen kafamı kaldırdım ve ona baktım doktor iki tane elbise uzattı ve
-sırayla girin dedi
ece hemen yeşil elbiseyi alıp giymeye başladı ben de diğer elbiseyi giyindim saçlarımıza ve ellerimize de takınca tamam olduk ilk içeri ece girdi ve mustafa nın yanında kaldı biraz sonra çıktığında ağlıyordu sıra bendeydi yavaşça önümdeki büyük kapıyı açıp içeri girdim mustafa uyuyordu çok masum çok zararsız bir şekilde uyuyordu yavaşça yanına gittim ve elimi başının üstüne koyup okşamaya başladım
-hey küçük ergen bak gözlerini açarsan bir daha sana hiç kızmıyacağım bağırmayacağım ve dalga geçmiyeceğim yeterki sen gözlerini aç
-söz mü
mustafa diye bağırdım birden çünkü mustafa gözlerini açmış bana bakyordu hemen koştum ve odanın kapısını açarak
uyandı gözlerini açtı dedim sonra doktorlar içeri girip beni dışarı çıkarttılar biraz sonra doktor dışarı çıktı yüzünde büyük bir gülümseme var dı
-hastamızın durumu iyiye gidiyor onu normal odaya alabiliriz
hemşire ler mustafa yı normal odaya alırken yine ağlıyordum ama bu sefer gööyaşlarım sevinçle akıyor lardı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
otobüs aşkım [düzenleniyor]
ChickLitAşk da şansa inanır mısınız? Ya da rastlantıya veyahut büyük bir tesadüfe? Belki de olması gereken oluyordur. Yani Kaderiniz gerçekleşiyordur. Dikkat edin kaderden kaçamazsınız lakin Aşkı seçebilirsiniz. Masumane bir yolculuk her sene yaptığım g...