Kıyafetim~

422 12 4
                                    

TERMİNUS KAFE’Yİ THE WALKİNG DEAD İZLEYENLER ANLAR J

İNŞALLAH BEĞENİRSİNİ, YORUMLARINIZI BEKLİYORUM J

Multimedia: Hira ve Derin

“Ela bilmeden iyilik yaptı;

-          Mert kız nasıl?

Merakla cevabını bekliyorum”

Tabi ki Mert Ela’ya cevap vermeyip tip tip bakmıştı. Ne olurdu sanki yorum yapsa, bende ona göre gardımı alsam. Valla gardım hep aynı olacaktı ama yinede merak ediyordum;

-          Hadi derse girelim, bu kadar göz zevki yeter.

Kerim ya ne biçim konuşuyorsun, ayıp ayıp. Gerçi bu kız hangi sınıftaydı. Bende ki şansla bu Mert’in sınıfındadır diye düşündüm. Bende ayaklarımın komutuna uyup yürümeye başladım. Ders Tarihti, sıkıldım sıkıldım ve hocan lavaboya gitmek için izin istedim ve çıktım. Yere bakarak yürürken kızı düşünüyordum. Düşüncemi bozan ses müdürün odasının oradaki sohbetti. Gözlerim pörtledi adeta, kız geldiği ilk günden Mert ile konuşuyordu ben ise 4.senemde konuşmaya başlamıştım ama bu haksızlık! Tamam sinirlenmemeliydim kendine gel ve uslu kız ol. Mert bana doğru anlamsız bakıyordu, gözlerimin Mert’in gözlerine ateş etmesini istemediğim için gülümseyerek yanlarına gittim. Düşmana ne kadar yakın o kadar iyi;

-          Merhaba, ben Hira.

-          Merhaba, Derin.

Diyip cool bir şekilde uzattığım elimi sıktı. Aman yesinler havalara bak;

-          Sen niye buradasın Mert.

-          Kerim’i bekliyorum, müdürün yanında.

-          Neden bir şey mi oldu?

-          Yok ya, hoca dersi dinlemiyor diye gönderdi, ben de çıktım öyle.

Ben de yeni kıza dönüp sanki Mert ile çok yakınmışız havası vermek için;

-          Bunlar hep böyle işte.

Dediğim de kız yapmacık bir tebessüm fırlattı, Mert ise onun aksına çatlarını hafif çatmış ve soru sorarcasına bana baktı. Ne yani onu kaptıracak değilim, bütün kozlarımı oynamalıyım;

-          Hangi sınıftasın?

Diye sordum sert bir şekilde;

-          Koridorun sonundakiymiş.

-          Aaaaa! Bizim sınıftasın çok sevindim.

Nasıl sevindiysem şaşkın şaşkın bakmaya başladı. Bu bakışlar odadan çıkan Kerim sayesinde bozuldu;

-          Ne oldu?

-          Bir şey yok ya, dilekçe imzalattı ikinci dilekçe de disiplin cezası.

-          He iyi.

-          İyi mi? Ne iyisi.

Diye Mert’e cevap verdim ve Kerim’in kolundan tutup kenara doğru çektim Mert ile o Duru mudur Derin midir onu yalnız bırakmak istemesem de Kerim’i azarlamalıydım;

-          Kerim! Ne bu vurdum duymazlık?

-          Ne yapmamı istiyorsun Hira?

TEBESSÜMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin