TEBESSÜM

Ödeştik mi?

-858 kişiye sevgilerimle-

“Önemli değil, sadece doğrular canımı yaktı” dedi alayla. Ah Kerim, bu kız intihar etmediyse de şimdiden sonra şüphedeyim"

-------------------

Gözlerimi açtığım da okula daha bir saat vardı. Kalkıp elimi yüzümü yıkadım ve merdivenlerden aşağı indim, Derin televizyon izliyordu. 

 Hastaneden ayrıldığımızdan beri benimle kalıyor canım benim, annemlerin de gelmesine iki gün var.

Ben de bu süre zarfında Derin'in ikna etme çabalarıyla uğraştım sonunda pes ettim ve dağ kampına gitmeye karar verdik.

"Günaydın"

dedi ben de elimi kaldırıp selam verdim ve mutfağa gidip bir bardak su içtim. Merdivenlerden çıkarken Derin tekrar seslendi

"Bugün okula gitmeyip bir şeyler yaparız diye düşünmüştüm."

dediğin de kaç gündür okula gitmediğimizi fark ettim, sırf benim keyfimden dolayı okula gitmiyoruz. Keyif demeyelim de depresyondan dolayı. Bugün okula gidecektim.

Kaç gündür Kerim'in sözlerini düşünüp durdum ve hepsini sinirden söylediğini fark ettim ve kafaya takmamın gereksiz olduğunu düşündüm.

"Bugün okula gitmek istiyorum."

"Emin misin?" dedi şaşkınca.

Kafamı sallayıp yukarı çıkıp 5 dakikalık bir duş alıp okul kıyafetlerimi giydim ardından makyaj yaptım ve hazır hale geldim.

Aşağı indiğim de Derin de hazırlanmıştı.

"Hadi" dedim ve çıktık. 

Okula yaklaştığımız da açıkçası gerilmiştim.

"İsterse dönebiliriz."

"Hayır, Derin" dedim ve içeri girdik.

Herkesin bakışları üstümdeydi bu kadar mı güzelim ya? diye kendimi motive ediyordum. Her şey belliydi herkes gerçekleri biliyordu; doğrusuyla-yanlışıyla, iyisiyle-kötüsüyle, eksikçe-fazlaca...

"Aldırma!"

"Saçamalama tabiki de aldırmam." dedim o sıra Mert ile bir kızı konuşurken gördüm. Mert'te beni gördü fakat kızla önemli bir şey konuşuyor olsa gerek benim gözlerimden gözlerini alıp kızın gözlerine dikti gözlerini. Benim canımı yakan bu olmadı, asıl yakan kızın yüzüne düşen saçlarını Mert'in eliyle kulağının arkasına yerleştirdi, kız da utanmışçasına yere baktı. İçim yanıyor,kalbim işlevini durdurmuş halime üzülüyor,bedenim üşüyor! Neden gitmiyor ayaklarım? Neden gülmüyor suratım? Boğazım neden yanıyor? Su mu gözlerim de ki? 

----------------

Derin'den

Hira'nın gözlerine bakınca dolduğunu gördüm baktığı yere bakınca anladım her şeyi, Mert! Bunu yapacağını tahmin etmeliydim. Seni unuttum havası vermeye çalışıyor pislik! Hira'nın ona baktığını anlamaması için kolundan çekmeye başladım

"Yürü Hira" diyip bir yandan da kolundan tutumuş çekiyordum. Tuvalete getirdiğim de donmuş vaziyette öyle bakıyordu. Omzundan tutup sarsmaya başladım

"Hira"

"Kendinde misin?"

"Hey!"

"Hira!" diye art arda kelimeleri sıraladığım halde bana cevap vermiyordu. Ve suratına tokadı geçirince kendine geldi.