2.1

903 73 18
                                    

" PD-nim'i hatırlar mısınız ? Ya da güzel Hyung Jung'umuzun  annesini . Yıllardır size bulaşmayan kişiler niye tekrar bulaştılar ki . Hiç düşünmediniz mi ? "

Biraz düşünüyormuş gibi yapmıştı Jongsuk . Sonraysa cümlelerine devam etmişti .

" Jung gerçekten Jungkook'tan bazı olayları çok iyi sakladı. Aslında her şeyin ortaya çıkıp siz ikinizin kavga ederek ayrılmasını hesaplıyordum . Fakat Jung . Gerçekten çok yetenekliydi . Diyorum ya hiçbir bilgisayar ve ya yazılım mühendisi ona kafa  tutamaz . Neyse bunu boşverelim . Jung'dan bıkmış olan annesi  Jung ve Jungkook'un eğlendiği bir gece sistemine sızmayı başardı . Fakat Jungkook'un babasının PD-nim olması onu Jung'dan uzak tuttu. Herkes bilir ki PD-nim yeraltında çok güçlüydü. Ve ben kendi hayallerimi gerçekleştirecek açıklarınızı  bulmuştum .  Jung'un geçmişi ve Jungkook'un geçmişi . İkinizde birbirinize bunlardan bahsetmemiştiniz . Sizde en büyük sorun bu güvensizlik olacak ve ayrılacaktınız . "

Nefes alışverişi git gide hızlanırken işaret parmağını bana ve Jungkook'a doğru çevirmişti .

" Ama sizin bu lanet sevginiz tükenmek yerine arttı . Güvensizlik ayrılık oluşturacağına güven oluşturdu. "

Ağzım açık Jongsuk'u dinliyordum . Bir zamanlar sevdiğim adam gerçekten böyle biri miydi ?

" Hadi  bunları atlattınız . Tamam dedim ve bu geçen bir yıl boyunca düşündüm.  Bu olayların yıkamadığı  sevginizi ne yıkabilir ? "

Sonraysa gülmeye başladı . Tam bir psikopat gibi .

" Ha-yır , hay-ır . Si-zin sev-ginizi hiç-bir şey yık-amaz . "

Kahkaha atarken kelimeleri  toparlamaya çalışmış ama yapamamıştı .

" O zaman bende yıkmazdım . Yaşayan bir ölüye çevirirdim . Her adımdan daha da artsın fakat ikiside birbirine bir kelime edemesin . " 

" Oldu da . Bakın hatta istediğimden daha çoğu oldu . " 

Jongsuk hala kelimelerine devam ederken onu dinlemek istemiyordum . Jungkook'un beni ondan korurken yaptığı hiçbir hatadan haberim olsun istemiyordum . 

" Ve sizin o güzel bebeğinizin (!) mutlu günü mutsuz bitirdiğiniz zaman düşerek kaybetmediğinizide bilmek istersiniz belki . Ben pek fazla söyleme taraftarı değildim ama .  " 

Dikkat ettiğim bu cümlerlerin her kelimesinde karnıma giren sancılarla olduğum yere çökmüştüm . Yanıma gelen kızı gördüğümde elimle onu durdurmuş ve gelmemesini işaret etmiştim . 

Sözde bir bebeği olacaktı hem de benim sevdiğim adamdan . Ben onların bebeği için kendi bebeğimi geri plana atmıştım . Olmayan bir bebek için kendi bebeğimi geriye çekmiştim . Bana yalan söyleyen iki kişiyi düşünerek onu düşünememiştim . Ben iyi ki de anne olmamıştım . Çünkü ben hayatta iyi bir anne olamazmışım . 

Her olayda geri de duran ve ses çıkartmayan biriydim . Bu yüzden iyi bir eş olamamıştım . İyi bir anne de olamayacaktım . 

Bir an olsun içinde bulunduğum bu dünyada olmak istemedim . Bir an olsun burada ki kimseyi yanımda istemedim . 

Tek olmayı istedim . 

Annesiz , babasız olmayı 

Sevgisiz dolanmayı istedim 

Kalbimin taş kadar sert olmasını istedim . İçine kimseyi alamamak istedim . 

Ama hiçbiri olmadı . 

Kalbime giren her bir sızı pamuk kadar yumuşak olduğunu hatırlatıyordu .

Her zaman karşıma çıkan ailem bana benim bir anne olmamam gerektiğini anlatıyordu . Çünkü kaçan bir anne olamazdı . Kaç yaşına gelmiş ama hala kaçıyor . 

Aslında olması gereken bu değil miydi ? 

' Beni bırakıp gitme ' demeden onu ve Jongsuk'u bırakıp gitmeliydim . 

Durmamalıydım . 

En sonunda unutmak isteyeceğim anıları yaratmak yerine o zaman bu ülkeden kaçıp gitmeliydim . 

Babam çok derdi ya bana küçükken ' Geç olsun fakat güç olmasın . ' 

Şimdi gitsem kime problem olurdu ki ? 

Hoseok , Jimin , Seokjin , Yoongi , Taehyung , Namjoon ve Hyungsik belki de geri de bırakırken üzüleceğim tek kişiler onlar olacaktı . 

Fakat yeterince üzülmüştüm ben . Artık üzülmek istemiyordum . 

Ortam da olan hiçbir olay umrumda değildi . Yavaşça çökmüş olduğum yerden kalkarken benim düşüncelerim içinde sessiz olan ortamın aslında ne kadar sesli olduğu hakkında hiçbir fikrim yoktu . 

Kapıyı açıp çıkacağım vakit fark edilen ben ile büyük gürültü kendini sessizliği bıraktığında da durmamıştım . 

Kendi sessizliğime sertçe kapattığım kapılar  gibi bu kapıyı da sertçe kapatmıştım . 

Yürürkense bu olayların hepsini unutup gülümsemiştim . 

Yeni gideceğim yerler , yeni göreceğim kültürler , yeni isimlerim . 

İşte bunu özlemişim . 


**********************

Özür dilerim bölümleri gününde atamıyorum . 

Ben bu kadar yoğun olunduğunu bilmezdim ve telefonu da bırakıp tuşluya geçtim . Bilgisayarı her elime aldığımda yazacağım artık . 

Bölüm hakkında yorum yaparsanız sevinirim 

Sizi seviyorum kendinize iyi bakın  

THE END ( MARRY ME ? 2 . KİTABI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin