-11-

59.6K 3.4K 242
                                    

Hale akşamüstü hala Akın ile birlikte yiyecekleri yemek için yapması gereken hazırlıklarla uğraşıyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hale akşamüstü hala Akın ile birlikte yiyecekleri yemek için yapması gereken hazırlıklarla uğraşıyordu. Gece vaktinde dönebilmek için yalıya yakın bir yer seçmişti. Bulması zor olmasa da bu yeri aklındakine uygun bir şekilde ayarlaması epey vaktini almıştı doğrusu. Hatta yardım için okuldan bir arkadaşını bile araması gerekmişti. Sıradan bir yemek olsun istemiyordu. Akın'ı şaşırtmak, gülümsetmek hatta mümkünse biraz etkilemek istiyordu. Bu yüzden ilgilenmesi gereken birkaç ayrıntı daha vardı. Yaptığı listeyi kontrol edip henüz yanına tik atmadığı maddelere bakarken her şeyi zamanında yetiştirip yetiştiremeyeceğini merak ediyordu. Üstelik daha gidip Akın'ı otelinden alması gerekecekti.

Neyse ki Leylan'dan aldığı küçük yardımlarla bütün işlerini halletmesi kolaylaşmıştı. Yengesi onun aklındaki planı tam olarak öğrenmese de ona yardım etmeyi kabul etmiş, hatta verdiği birkaç fikirle işini epey kolaylaştırmıştı. Her şeyi kontrol edip tamamlandığına emin olduktan sonra hazırlanıp çıkması için yarım saati vardı. Ondan sonra otele gidip Akın'ı alması gerekiyordu.

Hızla kendini banyoya attı ve on dakikalık kısa bir duş aldı. Saçlarını çabucak kurutup taradıktan sonra, daha önceden karar verdiği elbisesini geçirdi üstüne. Bedenini saran renklerle, gözlerinin ve saçlarının uyumu göz kamaştırıcıydı. Yaptığı hafif makyaj doğallığını bozmadan yüzünü renklendirmişti. Mavi gözlerinin parıltısı dudaklarındaki hayat dolu tebessümle birleştiğinde Hale, masallardan fırlamış bir prensesi andırıyordu. Ve görüntüsüne bayılmıştı.

Tam vaktinde tüm hazırlıkları bitirmenin haklı gururunu yaşarken hızlı adımlarla odasını terk etti. Ve bu halde evdekilere görünmek istemediği için mutfak tarafındaki arka kapıdan çıktı. Garaja giderek çok nadir kullandığı arabasına bindi. Araba kullanmayı pek sevdiği söylenemezdi. Fazla dikkat gerektiren bir işti ve Hale uzun bir süre boyunca aynı şeyle meşgul olmaktan pek hoşlanmıyordu. Fakat bu defa bir şoför istemiyordu. Kendisi sürecekti.

Yol boyunca heyecanını dizginleyemediği için gaza gerektiğinden fazla yüklendi. Hızı sevmemesine rağmen hiç yavaşlamamış ve yirmi dakikada Akın'ın kaldığı otele ulaştı. Akın'a bir mesaj atıp geldiğini haber verdikten sonra içindeki coşkuyu bastırmaya çalıştı. Otelin lobisinde kendisine bakan, yanından geçip giden insanları umursamadan asansörün kapısını izlerken o kadar heyecanlıydı ki onun aşağı inmesini beklemek zor geliyordu. Sanki zaman bir salyangoz hızıyla ilerliyordu ve an genişledikçe genişliyordu.

Bunca sabırsızlığına rağmen o an gelip çattı. Genç adamı ona doğru ilerlerken gördüğündeyse kendine hayranlıkla bakan bütün insanlar silikleşerek dünyadan yok olmuş ve sadece ona doğru gelen kara saçlı prens ile kendisi kaldı yeryüzünde. Nefesi kesildi ve göğsü garip bir baskıyla sıkıştı. Kalbi, kendini hapseden kafese karşı isyana gelip delice çarpmaya başladı. Gözlerini kendi gözlerinden ayırmadan ona doğru yürüyen yakışıklı adam, genç kadının bütün vücut kimyasını bozmuş, mantığını yerle bir etmişti. Hale eriyordu. Ona bakarken eriyip Akın'a doğru akıyordu.

Mor BulutlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin