LINA ENDERSIN:GİZEMLİ DÜNYA

işaret ve kaçış!..

Tıp, tıp, tıp....

Kulağıma gelen sesle ,sinirlenmeye başladığımı hissediyorum.
Üstelik, başımın üzerine damlıyor sanırım.

Acaba müdüre çatıyı tamir ettirmeyimi unuttu?.
Iyide ben ranzanin altında uyuyorum, başıma nasil damlıyor bu su damlasi..?

Gozlerimi acmak istiyorum ama açamıyorum.
Hani boyle uyuyayimmi?, uyanayimmi? havasındayım.

Bizaz zorlayip gozlerimi araladim , olmadi.
Burnumada pis bir koku geliyordu ve su sesinden sonra şimdide başka bir ses duyuyorum, böyle  bir hayvan sesine benziyor.

Simdi biraz daha kuvvetli direnince ,yavaşca açtım gözlerimi..
Karanlik biryer, ilk bakışta biraz bugulu görünce anlayamadim ama bir çukurun yada bir kuyunun icinde oldugumu anladım.

Icimden gecen düşünceleri bir bilseniz.
Etrafima bakinmaya başladım, taşlarla örülmüş kuyuda azcik bir su birikintisi, kayalar vardi.

Hertarafi ağrıyordu, kesin kırıklarım var.
Biraz daha bakinca bacaklarimin arasindan sızan küçük kan birikintisini fark ettim,
Biraz daha dikkatli bakınca kanlar icinde bir et parcasi vardi ve başında onu yiyen bir fare..

Birden midem bulandi kusacak gibi oldum, buda neyin nesi böyle ?

Allahim ben ne zaman geldim buraya?

Biraz düşündüm, biraz daha derken bir anda hatirladim ama cok tuhaftı.
Birden sanki yer ve zaman değişti, kendimi cok lalabalik bir yerde buldum.
Bizim mudure,öğretmenler, öğrenciler ve alp hoca..

Midemde bir kasilma oldu, bodrumda olanlar geldi aklima ,iyide bu adam bor piskopat ne işi var burda.

Hemen uanina gidip beynini dağıtayım dedim , ama onun yerine cebimde mesaj gelen telefonumu aldım.
Telefonmu?
Ama benim telefonum yokki.
Külüstür bir emp3 var okadar, elime telefonumu aldım, ve açtım, mesaj bölümünde,
..bir yerde buluşalım, "
Yazıyordu.
Kim lan bu?
Telefonu cebime koyup gideceğim yere odakladım.
Iyide ben nereye gidiyorum, bedenim düşüncelerimden ayrı çalıştığını fark ettim.
Bir ara arkami döndüm, gözgöze geldigim kişiyle şok oldum.

Kendim!!!
Gölün kenarinda duran  kendime bakıyorum.
Sanki ben bu zamani yaşadım gibi.
Devaju...
Kendim bana bakarken, serra ona su sıçratınca oda onu göle soktu .

elimi elbisemin cebine sokup ,ilerledim.
Elbisemi?
Benim elbisem yokki?
Kafayi yedim galiba ,patikada biraz ilerledim.
Sonra sağa döndüm, boraz daha ilerleyip buyuk bir kayanin yanın dan geçtim.
Ileride duran büyük ağaç kütüğünün yanına geldim.
Beklemeye basladim, bir yandanda korkuyordum,
Acaba neden korkuyorum?.

Ne kadar bekledim bilmiyorum ama arkamdan gelen sesle irkildim, iliklerime kadar soğdum resmen.

"Gelmişsin?"
Arkama döndüm, alp hoca yüzüne tiksintiyle baktım.

Üstüne atlamaya hazırlanırken agzimdan çıkan  başka bir sözle bende şaşırdım.
"Yapamadım, olmadi kıyamadım dedim , ben.
Sinirlendigi her halinden belliydi,
"Ne demek, yapamadim, neden?"

Agladigimi fark ettim, ama bende sinirlendigimi hissettim,
"Sen bir yalancısın, linaya sarılırken gördüm seni ,koridorda sarildin ona .
Sen bir yalancisin beni kandırıyorsun sen" diye bagirdim.

Lina'ya mı?

Lan bu ben degilsem, ben kimim ? kim lan bu?

Korkunç bir sekilde kahkaha atarak gulen slp hocaya bakislarimi çevirdim.
Ben bu adami döverim.