｡KİLİT｡

.Bölüm 13.

Multi:Şu sıralar taktığım şarkı dkdodks

Dün olanlardan sonra utançla eve geldim. Koridora çıktığımızda herkes bize bakıyordu. Sıla'da tükürükleriyle yüzümüzü yıkadı sağolsun. Şimdi evdeyim ve neyse ki bu gün Cuma. Yarın okul yok ve onun yüzünü görmeyeceğim. Kalktığımda ilk işim saate bakmak oldu.. ÇÜŞŞ! HEMEN KALKMAM LAZIM İLK DERS EDEBİYAT VE FİKRİ HOCANIN DIRDIRINI ÇEKMEK İSTEMİYORUM! Hemen banyoya gidip rutin işlerimi hallettim. Saçlarımı tarayıp, açık bıraktım. Okul kıyafetimi giyip evden çıktım..

🐑🐑

Okula geldiğimde bahçe bomboştu. Sanırım derse girmişlerdi. Hızlı adımlarla sınıfa girdim ve sınıfta bomboştu o sırada tahtada ki yazı dikkatimi çekti "TÜM ÖĞRENCİLER KONFERANS SALONUNA" ne oluyor şimdi? Çantamı bırakıp konferans salonuna indim.
Konferans salonuna geldiğimde tüm okul buradaydı. Gözüm kızları aradı ama göremedim. O sırada en arkadan Sıla bana el sallıyordu, tam olarak el sallamak demeyelim parande atıyordu. Kızların yanına gittim.
"Ne oldu? Niye topladılar bizi burada?"
Helen cevap verdi:
" Bizde anlamadık, edebiyat kulübünün duyurusumu varmış neymiş. Dersten gitmesin diye ilk saatten yapmışlar duyuruyu."

"Tamam, bekleyelim bakalım."

O sırada kır saçlı bir öğretmen kürsüye çıktı ve konuşmaya başladı.

"Çocuklar buraya bakın! Oğlum koltuğu kemirme! 9. Sınıflar dinleyin!"

Sessizlik oluştuğunda hoca konuşmaya başladı.

"Çocuklar ben edebiyat kulübünden sorumlu öğretmenim. Duyuruyu konferans salonunda yapıyoruz çünkü kağıda yazıp okulun panosuna assaydık kimse dikkate almayacaktı. Şimdi şöyle ki; okulumuz yıl sonu için bir tiyatro hazırlayacak. Bu tiyatroya okulumuzun kurucularından Orhan Er katılacak. Belediye başkanımız katılacak. Büyük bir organizasyon olacak. Tiyatronun konusu "birbirine kavuşamayan iki aşığın hikayesi" seçmeler bu gün başlıyor. Katılmak isteyenler öğle arası konferans salonunda beklesin."

Of saçma konular ve tiyatro. Tiyatroyu severim. Zaten annem de drama hocasıydı. Ancak konusu pek dikkatimi çekmezse izlemekten pek hoşlanmıyorum. Konferans salonu boşalırken bende kalktım ve ilerlemeye başladım. Sanırım ilk ben çıktım çünkü koridor bomboştu. Bir ses duydum.

"Pşştt! Ciddi kız!"

"Of Oğuz! Anladım sen olduğunu çık şuradan."

Saklandığı yerden çıktı ve konuşmaya başladı.

"Katılacak mısın?"

"Neye?"

"Orangutanları koruma sendikasına! Tövbe tövbe. Tiyatrodan bahsediyorum."

"Katılmayacağım."

"Neden? Bence senden çok güzel aşık kız rolü olur."

"Senden de çok güzel çimen rolü olur. Gereksiz ama bir yerlerde bulunuyor işte."

"O zaman bende senin, benim koluma girip koridorda dolaştığın da çektiğim "gizli çektiğim" fotoğraflarını okulun itiraf sayfasında paylaşıp bu kız benim sevgilim derim. Nasıl? "

" Öyle bir şey yapmayacaksın Oğuz! "

"Bal gibi de yaparım."

"Sen benim peşimi bırakmayacaksın dimi?"

"Evet, galiba"

"Ağzına martılar sıçsın Oğuz!"

"Cık cık cık ne kadar ayıp sözler öyle. Şimdi söyle bakalım, katılıyor musun?"

"Mecburen katılacağım Oğuz! Senin yüzünden!"

Yüzünde çok piçimsi bir sırıtışla ayrıldı oradan. Allahım bu çocuk beni öldürecek.

OĞUZ ÖLECEN ÖLECEN dndosmsosk çok pörfekt bir bölüm oldu benceğğ sizce nasıl? Öpüldünüz okuraşklarım😍😍 bir günde 2 bölüm wowowowo

~Y2