KADI KIZI ve YOLCU

Çöl Kumu

Sabaha doğru kadı kızı nihayet kendisine gelmeye başlamıştı.
Gizemli adam " paşa ve yeğeni gittikleri yolculuk sırasında suikaste uğrayıp öldürüldüler. Artık onları takip ederek mezarcılara ulaşamazsınız. Sultanımız size acil bir mesaj iletmemizi istedi. Uzun bir yolculuğa hazırlanmanızı istedi. Bu yolculuk çok zorlu olacak. Hem yol zorlu hemde tuzaklarla dolu , normal bir insan vücudu bu yolculuğa dayanamaya bilir. Kadı kızına verilen zehir bizim tarafımızdan verildi. Bu zehir sayesinde vücudu bu yolculuğa bağışıklık kazanacak. Ayrıca sende bu zehiri içeceksin ve daha sonra sanada panzehir verilecek."dedi.
Yolcu " peki tam olarak nasıl bir görev" dedi.
Gizemli adam" bir çocuğu aramaya gideceksiniz . Tahminimize göre şimdilerde 12 yaşında olması lazım" dedi.
Yolcu " tam olarak kim bu çocuk " dedi.
Gizemli adam" bir şehzade , sultanımızın ilk çocuğu " dedi.
Yolcu şaşırmıştı" sultanımızın uzakta bir çocuğu olduğundan benim nasıl haberim olmaz. Çok garip değil mi " dedi.
Adam " 12 yıl önce sultanımızın ilk evliliğini hatırlıyorsunuzdur. Sizinde bildiğiniz üzere ilk eşi ve ailesi bir iftiraya kurban gitmiş ve uzak bir çöle sürgün edilmişlerdi" dedi.
Yolcu" evet çok iyi hatırlıyorum, sürgün sırasında tüm aile nin öldüğü haberi gelmişti. Ama çocuk nereden çıktı" dedi.
Adam" ilk eş sürgüne gönderilmeden önce hamileymiş fakat o zamanki saray hekimleri mezarcıların kontrolünde oldukları için bu durumu örtbas etmişler" dedi.
Yolcu " peki bu çocuktan sizin haberiniz nasıl oldu" diye sordu.
Adam"bir yıl önceye kadar bu haber çok kesin olmasada sultanımızın kulağına gelmişti.
Daha sonra bir çok ajanımız bu konuyu araştırmak içi gönderildi" dedi.
Yolcu " peki elde ettiğiniz tam bilgi nedir" diye sordu.
Adam" kesin bilgi ilk eş ölmeden önce bir şehzade doğurmuş falat.."
Yolcu " fakat bundan başka elinizde başka bir bilgi yoktur, değil mi? Belkide bizi çoktan ölmüş bir çocuğun arkasından gönderiyorsunuzdur" dedi.
Adam"yaşıyor olmasından başka şansımız yok , sizinde haberiniz vardır , sultanımızın hala bir şehzadesi yoktur ve bu düşmanları tarafından en büyük koz olarak kullanılıyor" dedi.
Yolcu " diyelim ki hala yaşıyor onu nasıl tanıyacağız" diye sordu.
Adam" sizin tanımanıza gerek yok benim tanımam yeterli" dedi.
Yolcu" sizde mi bizimle geleceksiniz" diye sordu.
Adam " evet , size bu yolculukta bende eşlik edeceğim. Bir an önce hazırlanmaya başlayın" dedi.
Yolcu " peki diğer arkadaşlarımız , onlarda gelecek mi " diye sordu.
Adam" hayır , gelmeyecekler. Arkadaşlarınız buradaki görevlerine devam edecekler. Sizin için ise sultanımız tarafından bir gezi ayarlandığı, ükle gezisi yapacağınız bildirilecek. Siz iki yıl sonra başkente geri döndüğünüzde buradaki göreviniz aynen devam edecek" dedi.
Yolcu " iki yıl mı? Ne kadar uzun bir yolculuk bu" diye sordu.
Adam " belki iki yıldanda daha fazla süre bilir. Buna hazırlıklı olun" dedi ve odayı terk etti.
Yolcu gözünü boş duvara doğru sabitlemiş, derin düşüncelere dalmıştı.
O sırada kadı kızıda tam olarak kendisine gelmişti. Kadı kızı elini uzatıp yolcunun yanağına dokundu ve" bok duvarda ne arıyor gözlerin yolcu " dedi.
Yolcu " sencede çok boş değil mi? Aynı çöl gibi bomboş, şimdi bizden o boşlukta birini bulmamızı istiyorlar" dedi ve yüzünü kadı kızına çevirdi" o boş çölde bile sana çok benzeyen bir şey var biliyor musun"dedi.
Kadı kızı " ne " diye sordu.
Yolcu " çöl kumu" dedi" çöl kumu, tüm çölü kaplamasına rağmen elimde tutamadığım , her an avuçlarımın arasından kayacak diye korktuğum çöl kumu" dedi ve kadı kızına sarıldı.
Yolcu " kadı kızı sen benim tüm benliğimi kaplamana rağmen , neden ellerimden kayıp gitmeye çalışıyorsun " dedi.
Kadı kızı gülümsedi ve" bu çöl kumunu avucunda tutmaya çalışma, sen bu çölde zaten kayboldun, boşuna korkma...