Appreicate |Malik

5

Evime geldiğimizde peşime takılıp bana gelmesine ses etmedim. Yolda durgunluğu devam etmiş ve sürekli etrafına bakınmıştı.

"Canını sıkan bir şey mi oldu?" diye sordum salona doğru peşinden giderken.

"Kim benim canımı sıkabilir ki?"

Kaşlarımı kaldırdım. Aksi tavırlarına karşı ne yapacağımı bilemedim.

"Pekala. Kahve?"

Sadece kafasını salladı. Mutfağa gitmeden önce makyajımı temizleyip, pijamalarımı giydim.

Kahveleri hazırlayıp salona döndüğümde ortalarda yoktu.

"Zayn?"

Tekrar cevap alamadığım da derin bir nefes verdim. Teras da ki yansımasına yöneldim. Sigara içiyordu. Beni farkettiğinde söndürdü.

"Rahatsız oluyorsun," Hiçbir şeye açıklamaya yapmayıp rahatsız olmama yapması...Zayn Malik gerçekten çıldırtıyordu.

"Seni huzursuz eden ne? Söyle, lütfen." Öyle bir baktı ki...Gözlerinde bir katili gördüm.

Senin katilin.

"Hiçbir şey dedim ya, Mira. Ne öğrenmek istiyorsun?" Sesi yükselmişti.

"Sana yardımcı olmaya çalışıyorum. Belli ki moralin bozuk." Hafif sesimi yükselttim.

"Umrundaymışım gibi konuşma."

"Seni umursamasam burada olmazdın." diye meydan okudum. Ondan birazcık dahi hoşlanmasam asla ama asla yanıma yaklaşamazdı.

"Ben burada olmak istediğim için varım. Senin istediğin için değil." Onun meydan okuması karşısın da içimde hayal kırıklığını hissettim.

Sakin kalmak adına gözlerimi kapattım ve o an pişman oldum.

"Seni hayatıma soktuğum için ne kadar pişman olduğumu bilemezsin şu an!"

Bu daha hiçbir şey.

Ortada hiçbir şey yokken arabayı yokuşa sürmüştü.

Kahve bardağını sertçe bıraktı ve çekip gitti. Kapı kapanma sesini duyduğumda bıraktığı bardağa elimin tersi ile ittim.

Saçma sapan yere huzursuzluk çıkarmıştı. Oysaki güzel bir gece geçirdiğimizi düşünmüştüm.

Ama tüm gece boyunca uyuyamamış kendime kızıp durmuştum. Daha bir kaç aydır tanıdığım birinden resmen posta yemiştim!

***

Uzun zamandır Londra da olmayan yakın arkadaşlarım Charlie ve Lisa ile sinemaya gelmiştik. Seansın başlamasına 15 dakika vardı.

"Zayn Malik diyoruz be kızım!" dedi elindeki mısırı ağzına sıkıştırırken Lisa.

"Fotoğraflarını gördün mü? İlah gibiydiler." diye karşılık verdi Charlie. Son gecemizden bahsediyordu. Ertesi gün magazinde boy boy resimlerimiz manşet olmuştu.

"Zayn Malik'i kaçırtan hayat, Mira'ya daha neler yapmaz." Lisa çok mu boş yapıyordu ne?

Ben yokmuşum gibi dedikouya devam ederlerken göz devirdim.

"Artık şu mevzuyu kapatabilir misiniz? Ben çoktan kapattım çünkü."

İkisi birden göz devirdiklerinde çığlık atasım geldi. Asla bittiğini kabul etmiyorlardı. Hoş, bitecek bir ilişki dahi yoktu aramızda.

"Bize kapanmış gibi gelmiyor. Belli ki çocuk o gün kötü günündeydi. Sonrasın da mesaj atabilirdin." dedi Charlie. İşte buna güldüm.

"Saçma sapan bir sürü laf ettikten sonra mı? Ona bu hakkı ben verdim, asıl suç benim."