Yorucu geçen bir günün ardından kendimi eve doğru sürüklüyorum.Bu gün olanlardan sonra o eve hiç gitmek istemesemde gitmek zorundayım.Olanlardan sonra Keremin arabasına binemeyeceğim için.Yürüyerek eve geliyorum.
...
Yatağımda oturmuş olanları düşünürken içimin sıkıldığını fark ediyorum.Bu güne kadar yaptıklarını pek takmıyodum.Hah takmıyomuşum bal gibide takıyodum...Neyse ama en azından herkese böyle davranıyo diye kendimi avutuyodum. İçimde hep belki onu sevdiğimi öğrenirse belki oda beni sever umudum vardı ama artık oda yok.
Kalkıp temizlik yaparken giyindiğim kıyafetlerimi giyip aşağıya iniyorum.Sonuçta oturup ağlayabilecek durumda değilim bu evde çalışıyorum ve işimi yapmam gerek.Elime toz bezi alıp etrafın tozunu almaya başlıyorum.Gecenin bu saatinde neden temizlik yapıyosun manyakmısın diye düşündüğünüzün farkındayım .Ahmet Bey ve Sevim Hanım işleri nedeniyle fazla yoğun olduklarından 2 gün boyunca evde olmıyacaklar.Keremde eve gelip üstünü değiştirip benle tek kelime etmeden evden çıkıp gitti.Bende evde tek başıma sıkılıp ,temizlik yapmaya başladım.
Ben kendimi temizliğe kaptırmış etrafı düzenlerken kapının sesiyle kendime geldim.Hızlı adımlarla kapıya doğru ilerledim ve kapıyı açtım
''Nerdesin hizmetçi ağaç olduk burda ''diyor Kerem yanındaki Melise kolunu atarken
Melis benim sınıf arkadaşım(!) olur .Oda herkes gibi beni ezmeye çalışan salaklardan bitanesi .Bir iki kere Keremle takıldı diye kendini bişey sanan bir mal hem zate-...
Hah! Kerem Melisin omzuna kolunumu attı... Gerizekkalı ,aklınca eve kız getirip beni üzücek .Yani eğer amacı buysa onu tebrik ederim emeline ulaştı, sinirim tepeme çıktı.Ayaklarımın karıncalandığını hisedebiliyorum.
''Hoş geldiniz''diyorum Melisle Kereme dönüp yapmacık bir şekilde gülümserken.
Sonra ikisidee kapıdan içeri girip salonun ortasında duruyorlar.
''Biz odaya çıkıyoruz Zeynepcim.Bu gece geç yatmanı tavsiye ederim,eğer bişeye ihtiyacımız olursa seni çağırıcaz çünkü''diyor Melis benim ona yaptığım gibi yapmacık bir şekilde gülerken.
Ona efendim ,hanım gibi kelimeler kullanmak istemiyorum ama malesef şu anda bulunduğum durum bana hiç yardımcı olmuyor.Biz odaya çıkıyoruz kelimesini duyduktan sonra artık sinirden değil , kalbimin paramparça olmasından ve kıskançlıktan ayaklarım karıncalanıyor
Tabikide onlara bunu söyleyemeyeceğim için düşüncelerimden kurtulup cevap veriyorum.
''Peki''diyorum oldukça düz bir sesle konuşmaya çalışırken.
''Boşversene bebeğim ona bişey açıklamak zorunda değilsin.O burda hizmetçilik yapıyo tabikide istediğimizi yapmak zorunda''diyor Kerem Melise doğru dönüp
Sevdiğin insanın senle dalga geçmesinden daha kötü bir şey varsa oda gözlerinin önünde başka bir insanla vakit geçirip ona değer vermesidir.Beni gene bulunduğum konumdan dolayı aşağılıyor ve yanındaki kıza bebeğim deyip ona iyi davranıyor.
Bu hem insana kıskançlık,üzüntü,sinir ve en kötüsü acı verir.
Hiç bir şey söylemeden Keremin gözlerinin içine bakıyorum .Sanki beni mahvediyorsun,yakıyosun der gibi bakıyorum gözlerinin içine.
O ise ona baktığımı fark edince oda gözlerimin içine bakıyor.Ama benim baktığım gibi değil,alayla bakıyo,ezerek bakıyo ...
Sonrada hiç bir şey söylemeden merdivenlerden çıkıp odaya giriyorlar.Dökülmemeleri için zor tuttuğum göz yaşlarını serbest bırakıyorum.Öyle hıçkırarak da ağlamıyorum ,kıpırdamadan duruyorum göz yaşlarım akıyor.