13. BÖLÜM: Bazı Şeyler Hiç Değişmez

34 2 0
                                    

Yasemin'den ;

Neden benimle konuşmak istiyor olabilir" Kesin beni öldürmek istiyor. Zaten tersi bir ihtimal tuhaf olurdu değil mi?

Dertsiz başıma dert açıyorum. Benim acilen karantinaya alınmam lazım nereye elimi atsan 1 ölü 1 yaralı haberi geliyor. Allah da beni kahretsin.

Yani olumlu tarafından bakmak gerekirse ölmedi değil mi? Yaşıyor yani. Kesin beni öldürmek için ölmemiştir.

O kadar korkuyorum ki ama korkunun ecele faydası yok. Adam da haklı eğer biri benim kalp krizi geçirmemi sağlasaydı işi bitmişti. Bu adam zengin beni kesin öldürür.

Ben ne saçmalıyorum?

Bu düşüncelerin hepsini yoğun bakım önünde üzerime hastahane kıyafetlerini giyerken oluştu.

Odaya girmeden önce geri dönmeyi çok düşündüm. Ama bu düşüncelerinden bir an sıyırılıp büyük bir cesaret patlamasıyla içeri girdim.

Bay Park boş tavana gözlerini dikmiş bakıyordu. Kesin beni nasıl öldüreceğine dair kısa bir fragman izliyordur.

Odaya girdiğimi fark ettiğinde yüzüme baktı. Bakışlarımı yavaşça yere indirdim.

"Bir stajyer kızın bana ders verebilme cüretini göstereceği aklımın ucundan bile geçmezdi."

"Ben..." cümlemi tamamlama izin vermeden konuşmaya devam etti.

"Akıl yaşta değil baştadır diye bir atasözü var Türkler de." dedi ve nefes alıp devam etti.

"İki yıl önce yaptığım hatayı bir tokat gibi yüzüme vurdun."

"Estağfurullah efendim."

"Sen haklıydın bir insanın. Hele de Müslüman bir insanın oğluna böyle davranması kesinlikle kabul edilmez bir durum."

"Ben..." yine sözümü kesti.

"Sen yaşadıkların gereği çok olgun bir insansın. Sen bundan sonra benim kızımsın."

"Ama..."

"Stajın bittikten sonra Min Joo ile baraber şirkette çalışmaya başlayacaksın."

"Şey..." ama yeter artık bu kaçıncı.

Sus be hem suçu hem güçlü.

Özür dilerim iç ses.

"Hiç bir şekilde itiraz istemiyorum. Senin gibi aklı başında ve güvenilir bir mimara ihtiyacımız var. Bu arada iş buldun diye sorumsuzluk yapma ders notları tek tek kontürol edeceğim ona göre."

"Ben çok teşekkür ederim." dedim. Acaba itiraz mi etseydim yüzsüzlük mu yaptım? Biraz kendimi naza çekseydi keşke.

Ya bu kız sorunlu ya sus işi buldun daha ne istiyorsun?

İç ses ile aramızdaki sorunları çözmem gerekiyor herhalde.

"Bu arada Min Joo bana kırgın onunla aramızı senin düzeltmenin istiyorum. Ve torunum en yakın zamanda görmek işiyorum."

"O iş bende efendim siz hiç merak etmeyin."

"Umarım dediğin gibi olur."

"Ben artık gideyim siz dinlenmeye devam edin. Geçmiş olsun."

"Sağol kızım her şey için." dedi. O son gülümsemesi hayatımda hiç yaşayamadığım baba sevgisini hissetmeme sebep oldu.

Üzerindeki hastahane kıyafetlerini çıkarıp dışarı çıktım. Karşıma meraklı iki çift göz ve nefret dolu bir çift göz vardı.

Yasemin'in Deniz'i (TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin