#7

1.5K 66 8
                                    





   Jimin'in sesindeki ciddiyet korkmam için gayet yeterli bir sebepti.

   "Görüşmek üzere Bay Park. Uyarınızı ciddiye alacağım."
Odadan çıkıp kendi odama girmiştim. Jimin'le odalarımızın arasındaki canın önündeki perdeyi kapattım birazdan yapacağım şeyleri görmesini istemiyordum. Jimin kaşlarını çatarak ne yaptığıma baktı ve ona aldırış etmeden perdeyi kapatıp dans etmeye başladım. Evet belki şu an biriyle çıkınca saçma hareketler yapan liseli ergen kızlar gibi görünüyor olabilirim ama umrumda değildi. Resmen Yunan tanrısıyla sevgili gibiydim ve bana kendimi değerli hissettiriyordu. Ayrıca ona da değer veriyordum. Nasıl bu kadar sürede beni etkiledi bilmiyorum ama sanırım ilk görüşte aşk dedikleri şey gerçekten de vardı.

Dans etme işlemim bitince perdeyi açtım. Jimin'i masasında oturmuş dosyalarla ilgilenirken buldum. Çok güzeldi her hareketiyle her haliyle insanı çıldırtacak bir güzelliği vardı. Ve ben de çıldırıyordum.


  Gün boyu Jimin'in odasına gitmek için bahane aramıştım. Saçma salak ya da cevabını bildiğim sorular soruyordum. Götürmemem gereken dosyaları bile ben götürüyordum. Ayaklandım ve Jimin'in odasına doğru yürümeye başladım. Kapıyı tıklatmamla gir komutunu aldım ve içeri girdim.

   "Ihh... Şey Bay Park kahve ister misiniz diye soracaktım."
Sırıtıyordu. Çok mu belli ediyordum. Yanaklarım yanmaya başlamıştı ve karşımda sırıtan Jimin hiç de yardımcı olmuyordu.

   "Jungkook odama gelmen için bahaneye ihtiyacın yok. İstediğin zaman gelebilirsin. Yanıma gelmek için başkalarının dosyalarını alıp yorulma. Ama şimdi bana sert bir kahve yapabilirsin."
Çok ince düşünüyordu . Bir şey demeden odadan çıktım ve kahve ile geri döndüm. Bu sefer kahveyi bırakmak için masanın diğer tarafına kadar geçmiştim. Eğilerek kahveyi masaya bıraktım.

   "Buyrun Bay Park sert kahveniz."
Ah Jimin yine gözleriyle konuşuyordu ve gözleri yüzümle değil vücudumla konuşuyordu.

   "Jungkook bak ne diyicem..."
Devam etmesi için baktım. Gözlerini yüzüme çıkartıp yutkundu.
   "Gömlek giymeni de yasaklıyorum."
Ne? Yok artık geceliğimle mi şirkete gelmemi bekliyordu. Ayrıca tüm çalışanlar takım giyerken benim kafama göre gelmem hoş karşılanmazdı. Zaten işe yeni başlamıştım direk tepki toplamak istemiyordum.

   "Bay Park tercihiniz gecelikle gelmem mi çıplak gelmem mi?"
Dalga geçtiğimi anlayarak devam ettirdi.
   "Benim tercihim çıplak olmandan yana ama şirkette değil."
Ah dalga geçerken bile nasıl bu kadar derin bakıyordu.
   "O z-zaman b-ben gidiyim."
Ah heyecanlanınca neden kekeliyordum lanet huylarım. Jimin ayağa kalktı ve elleriyle kollarımı tutarak beni kendine yaklaştırdı
   "Jimin şaka yapıyorum..."
   "...Ta ki sen gerçek olmasını isteyene kadar."
Yüzüme doğru fısıldayarak konuşmuştu ve her an kalp krizinden gidebilirdim. Şu an ikimizde susuyorduk ve aramızdaki tek ses kalplerimizin atışıydı. Dudağıma ufak bir öpücük kondurdu ve geri çekildi ikimizde sırıtıyorduk.

   "Artık odama dönmem gerekiyor. Sonra görüşürüz."
Keyfim çok yerindeydi ve bozulmasını hiç istemiyordum. Ki Jimin yanımda olduğu sürece bozulacağını da sanmıyorum.

   Şirkette işlerim bitmişti ve eve gitme zamanım gelmişti. Aşağı indim ve Taehyung'a bakındım ama yoktu. Bende mesaj atmayı tercih ettim.

Jungkook
Hyung işim bitti nerdesin birlikte gideriz diye düşündüm.

Beş dakika sonra telefonumun bildirim sesini duymamla mesaj geldiğini gördüm.

Taehyung
Benim hala işim var görünen o ki eve yalnız gideceksin dikkatli ol.

Gelen mesajla birlikte yola koyuldum. Daha henüz hiç Taehyung'la eve gidememiştim. Açıkcası her gün onunla gidip geri döneceğimi zannediyordum. Her gün gitmesine gidiyordum ama hiç dönememiştim.

   Eve gelip yatağıma geçmiştim. Günüm yorucuydu tabii tüm işleri ben yapmıştım normalde bu kadar yorulmuyordum. Telefonum titremişti. Mesaj beklediğim kişiden gelmemişti.

Boss
Seni özledim..

Ah kalpten gitmek üzereydim. Açıksacı daha önce kimseden böyle bir mesaj almamıştım ve bünyem nasıl tepki vereceğini bilmiyordu.

Jungkook
Bende seni özledim.💕
Yarın ne giymemi istersin kkkkk?

Boss
Yarın seni kaçırmamı ister misin sevgilim?
Yarın giyinmeni istemiyorum.
Ya da sen giyinik gel ben kendi ellerimle soymayı tercih ederim🔥

Jungkook
Nereye kaçıracasın işler ne olacak?
Yaa! Ben daha gencim böyle şeyler söylememelisin.

Boss
İşleri siktir et istediğin her yere gidebiliriz.
Ama tabii ki önceliğim evim kkkkkk
Ayrıca senin kadar genç olup da bu kadar etkileyici birinin masum olmadığını biliyorum cidden aklımı başımdan alıyorsun Kookie .
Vişne dudaklarını seviyorum.

Jungkook
O zaman beni evine götürebilirsin patron.
Ayrıca masum olmadığım konusunda hemfikiriz en azından senin yanında ve bende çilek dudaklarını seviyorum beni sarhoş ediyorsun.

Boss
Jungkook benim gitmem gerekiyor .
Patronun acil bir işi var.
Tekrar söylüyorum o pantolonu giymeni istemiyorum.
Ve  seni seviyorum tahmin edeceğinden çok daha fazla 😘

Jungkook
Jimin çok pisliksin aklımdan geçen şeyi yapacağını söyleme bana.
Ve o pantolonu giymeyi düşünmüyorum. Ve seni tahmin edemeyeceğin kadar seviyorum.

Boss
Neni drlş rdiyprsun Ungkook
Neuse yarıb götğşürüz  söxğmü dinkeden iui olue .
Ayrısa şusn tsm tahmin etyiğün şeyş yapıyprym Yardım etmwk istqr misin kkkkk

Jungkook
Jimin sen.. çok kötüsün.
Yarın görüşürüz iyi geceler💞





~~~
END.


Evet bu bölüm biraz texting de vardı. Umarım iyi gidiyordur. Desteklerinizi ve yorumlarınızı bekliyorum. Şimdilik görüşmek üzere.

 Şimdilik görüşmek üzere

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
BOSS ~ JiKookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin