yüzüne bir şiir bulaşmış*

2.7K 185 40
                                    

"Ah, evet senden bahsediyorum. Ne zamandır böyle geziyorsun? Seni bıraktığımda insanlardan kaçıyordun. Bu ne özgüven böyle prenses?"

"Ayça."

"Bırak, Kasım."

"Peki ya sen ne zamandır böyleleri koruyorsun Kasım?"

"Düzgün konuş."

Anonim kaçacak bir yer arıyordu, sonsuza kadar saklanacak bir yer arıyordu kendisine.

"Vay! Konuşmazsam ne yaparsın? Neler oldu sana böyle be?"

"Asıl sana ne olmuş böyle?" Diye çıkıştı birden Kasım. "Ne hale gelmişsin böyle Ayça? İnsanları bu şekilde aşağılamak da ne demek? Ne kadar korkunç bir insan olduğunu farkında mısın?"   Ayça şaşkınlıkla Kasım'a bakıyor, anonim de hiç ummadığı bir tepki karşısında öylece olanı izliyordu. Kasım hızla devam etti.

"Onun saklayamadığı bir şey var evet. Ama düşünsene senin çirkinliğini kimse göremiyor, o kadar içinde çünkü. Asla kapanmayacak, asla iyileşemeyecek bir yerde hem de. Kalbinde."

Kasım anonimin elini tutup onları izleyen kalabalığın içinden çıkarken Ayça çoktan gözyaşlarına boğulmuştu. Anonim ise onu bu işkenceden kurtardığı için içinden Kasım'a dualar ediyordu.

"Allah kahretsin." diye tısladı Kasım. "Özür dilerim. Bu kadar ileri gideceğini ben bile beklemiyordum." Hızlı adımlarla okul çıkışına doğru ilerlerken kıza hiç bakmıyordu bile.

"Böyle olacağını biliyordum. Benim beklediğim bir şeydi, sorun yok."

Kasım birden durdu, nereye gittiğini kendi de bilmiyordu. Kızın yüzüne baktı ve sakinleşmeye çalıştı. Gözlerinde onu dinginleştiren bir şifre vardı sanki. Sonra yüzünün sağ kısmında olan ize baktı. Saçlarının birazı kapatmış olsa da orada olduğunu belli ediyordu. Elmacık kemiğinin hemen aşağısından boynuna uzanan bir yanık iziydi bu. Kasım dikkatle yarayı izledi. Fakat o baktıkça anonim kapatmak istiyordu.

"Şöyle bakmasan? Kendimi çıplak hissediyorum."

Kasım keyifsiz şekilde güldü.

"Hissettirdiği her şey için özür dilerim, nasıl bir his olduğunu biliyorum."

"Dileme. Her gün duyduğum şeylerdi fakat biraz daha ağırdı. Bununla yaşamaya çoktan alıştım. Önceleri insanlarla konuşurken neredeyse özür dileyecek kadar korkunç göründüğümü düşünürdüm, bunu hâlâ düşünüyorum ama silinmiyor yüzümden. Silebilseydim her şey daha kolay olurdu. Tek korkum sendin Kasım. Karşına çıkmaktı. Ama şu an garip bir şekilde iyi hissediyorum."

Kasım gözlerini yumup gülümsedi. Ona her şeyin zaten normal olduğunu söylemek istedi. Aslında şimdiye kadar gördüğü tüm yüzlerden güzel bir yüzü olduğunu, bakılmaya değer tek gözlerin onda olduğunu fakat sustu. Bunlardan daha işe yarar bir şey yapmak istedi.

Gözlerini açıp ellerini yüzüne doğru uzattı yavaşça, saçları artık tamamen kapatmıştı orayı. Ellerini saçlarının üzerine koydu, bir tüy kadar hafif ve narin bir şekilde. Yüzünü sakince okşadı. Genç kız kıpırdamadan öylece kaldı. İçindeki korkuyu içinden savamadı. Ama o korkuyu bastıran bir şey vardı, huzur.

İkisi de içinde bulundukları yerden başka bir boyuta geçmişlerdi sanki.

"Kasım."

"Bu... Yüzünde bir şey var anonim, bana iyi gelen bir şey var."

"Evet, yüzümde bir yangından kalan yanık var, fakat iyi geldiğinden şüpheliyim."

Kasım şimdi saçlarını daha belirgin şekilde okşadı.

"Yüzünde," Saçlarını kulağının arkasına sıkıştırıp yanığı açığa çıkardı. Önce yanağına dokundu baş parmağıyla sonra boynuna ve şöyle dedi,
"Buradan, buraya uzanmış, yüzünde bir yangından kalan şiir, sen buna yanık demişsin ama bu gördüğüm en güzel şiir anonim."

yorum ve beğenileri eksik etmeyin lütfen. iyi bakın kendinize.🌹

kasım | textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin