21

2K 62 7
                                    


Sabah gözlerimi erva ile egenin gülüşme sesleri ile açtım bora ise uyuyordu boradaki uykuyu anlatamam zaten yavaş yavaş boranın göğsümdeki kafasını yastığa yerleştirdikten sonra yataktan doğruldum erva bana sarılarak 

"annem uyanmış" dedi ona tebessüm ile sarılırken egenin tebessümü gözüme çarptı ona bakmadan ervadan ayrılıp banyoda rutin işlerimi hallettikten sonra dolabın karşısına geçip ne giyinebileceğime baktım dolaptan birtakım giysiler seçtikten sonra giyinip makyajımı da yaptıktan sonra tamamdım (multide var) aşağıya indiğimde erva salatalıkları yıkıyordu bora yumurtayı çırpıyordu ege ise tavada bir şeyler pişiriyordu bir yandan da üçü beraber şarkı söylüyordu yanlarına gidip 

"ben çıkıyorum şan öpücüğü yok mu anneye" dediğimde ikisi de bana doğru koşup sağ omzuma biri sol omzuma biri sarıldı her ikisininde boynuna öpücükler kondurduktan sonra 

"babanızı üzmeyin kızdırmayın tamam mı"

"ben sen gelene kadar buradayım zaten"

"erken geleceğim geceye  kalmayacağım nişan için giysilerimizi alacağız" dediğimde suratı düşmüştü düşsün zaten o benim suratımı nasıl düşürdüyse şimdi sıra onda 

"anne dikkat et tamam mı bak adamlar falan bakarsa hemen ara beni" diyerek şebeklik yapan boraydı bu haline ege ile aynı anda gülerken 

"buda kendini bir şey sanıyor yerden bitme" dedi erva sabah sabah onların atışmalarına gülerken öpücük verip çıktım evden selimde gelmişti arabada bana tebessüm ile bakan selime tebessüm edip hemen yanındaki koltuğa oturdum camdan bakan egeyi fark etmem ile gözlerinin içine bakarak selimi yanağından öpmüştüm dişlerini baya sıkıyordu ege şu anda çünkü tüm kemikleri belli olmuştu selimde ona sert bir şekilde bakıp hızla sürdü yaklaşık yarım saat sonra hastaneye geldiğimizde odama geçmek için kapıyı açtığımda kapı açıktı ve bir kız bacaklarını uzatmış ağzında sakızı ile bana bakıyordu 

"hayırdır" dediğimde oda sırıtarak 

"başhekimin odasını arıyordum" 

"yok kapının kenarında kocaman Hazal yazıyor sence başhekimin adı Hazal mı bak bakalım başhekime mi benziyorum"

"gelir birazdan o zaman" deyip dahada yayıldığında 

"bak bugün olmaz tamam mı"

"ha ne gün olur mesela" 

"ya bela mısın nesin gitsene başımdan Allah Allah git ne iş yapıyorsan onu yap hadi"

"tamda anlatıldığın gibiymissin Hazal hanım"

"Hazal mı nereden tanışıyoruz" 

"televizyondan sizin hastane çok meşhur yalnız kıza yazık olmuş saldırgan bir doktora gelmiş diyorlar ilgilenmemiş onunla baksana bir kişinin hatası masum canlara mal oluyor ben olsam doktorluğu bırakırdım" dediğinde dolan gözyaşlarımı tutmaya çalışıp 

"gidecek misin güvenliği mi arayım" 

"tamam tamam ben kalkıyorum" deyip ellerini iki yana sallayıp çıktı odadan ben miydim baharın ölümünün suçlusu gerçekten belkide o hastayı orada tedavi etseydim böyle olmayacaktı düşüncelerimden beni ayıran telefonum sesiydi 

Hazal hanım bir yolda bir araç kaza yapmış yaralı var sizi çağırıyorlar" 

"tamam  gidiyorum" deyip adresi aldıktan sonra yola doğru koyuldum belkide ben o manyak adamı tedavi etseydim bahar hayatta olacaktı o polis sevda hemşire ne ara geldim bilmiyorum taksiden inip olay yerine inerken 

ZORAKİ KOCAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin