Sabah namazıyla güne başladım, hergün oldu gibi. Buralarda böyledir, sabah namazını eda ettin mi uyumazsın.
Namazdan sonra güneş doğmadan kahvaltı yapılır, hangi işe gidilecekse kıyafetler giyilir ve yola koyulur. Hele tarlaya gidenler hiç vakit kaybetmezler. Güneş doğduğunda tarlanın başında olurlar.
Bizim iki tarla, dört ineğimiz ve bir de danamız vardır. Çok şükür halimiz vaktimiz yerindedir ELHAMDULİLLAH.
Babam yaşlı olduğundan pek ilgilenemez işlerle ama arada talimat verip bizlere yol gösterir.
İki abim var ve bir tarla büyük abime, bir tarlada küçük abimin
Önce ailecek kahvaltımızı yaptıktan sonra iş kıyafetlerimi giyip ahıra yol aldım.
Hayvanları ahırdan çıkarıp mereya gitmek için, onlar önde yürürken, bende arkalarından meraya doğru yol aldık.
Mera köyün dışında hemen biraz ötedeydi. Burası geniş, düz otluk bir yerdi. Büyük hayvanlar burada otluyordu. Kimin Büyük hayvanları var ise onlar burada merada bakıyordu. Küçük hayvanlar için ise köyün çobanı vardı. Çoban onları yaylaya çıkartırdı gezdirirdi. Akşam oluncada kapılarının önüne kadar getirir bırakırdı.
Yolda yürürken yürek yangınımı EHNAMEMİN evinin önünden geçerken göz ucuyla baktım. Bu bende nedense alışkanlık olmuştu, her evlerinin önünden geçerken göz ucuyla bakardım. Buralarda bir evde genç kız var ise, genç erkekler öyle başını kaldırıp eve alenen bakmakası olmazdı ve pekte hoş karşılanmazdı. Bundan ötürü başımı kaldıramaz , bakamazdım. Lakin göz ucuyla da olsa kimse farketmezse de elimde değildi.
Yine göremedim kesin şu an arka bahçelerinde bulaşıkları yıkıyordur. Yoksa daha kahvaltı mı yapıyor? Ne yapar benim ehnamem, bensiz nelerle meşgul olur?
Belki bir gün banada kahvaltı hazırlar, birlikte aynı lokmaları yeriz. Ben ona yedirmeye çalışırım o ise bana. Bunları düşünürken daha yeni farkına vardım, yüzümde kocaman bir gülümseme. Ama hem etrafıma baktım, çok şükür kimseler yok. Hemen yüzümdeki aptal sırıtışı yok ettim. Aman kimseler görmesin yoksa başımıza mecnun mu kesildin deyip dururlar. Desinler desinler VALLAHİ yadırgamam ama kimseler yüreğimdekileri bilmesin, duymasın. Bir tek, eğer nasip olursa evlenirsek, ehnamem bilsin, onun bilmesi bana yeter.
Bugünde göremedim, sesini duyamadım. Gerçi görsem de sesini duyamam ki o kadar sessiz konuşur ki, kaç yıl oldu zaman zaman onu görürüm, lakin onun sesini duyamam.
Ehnamemin kapılarının önünden geçtikten sonra nedendir bilmem yüreğime bir ağrı çöktü. Bu göğsümün üzerine çöken ağırlıkta ne Hayr olsun İnşâeالله .
Acaba ehnamemi görmediğim için mi içimdeki huzursuzluk, göğüs kafesimi zorlayan, bundan dolayımı.Bölüm sonu....
Diğer yayınladığımız kitaplara bakmak ister misiniz? Profilime girip KİTAP DÜNYASI 📚 isimli kitapta tüm giriş bölümleri ile kolaylıkla inceleyebilirsiniz. :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EHNAME (Gizli Sevda)
General FictionEn yakın arkadaşınız, yıllardır kavuşmayı beklediğiniz, gizlice sevdiğiniz kişi ile evlenirse ne yapardınız? Aşk yakar. Hemde çok yakar be... Ama Ömer Faruk bunu bilmiyordu. Gerçi bilseydi de değişen bir şey olmazdı. Yine severdi. Çünkü bu, Masum bi...