19. BÖLÜM " CEVHER KAYIP "

170 75 82
                                    

Boşanma dilekçesi işleme konmuştu ve celp belgesi Cevher'in eline ulaştı. Her iki taraf savaşmaktan bıkmıştı. Ne Salih nede Cevher mutlu değillerdi.
Bu durum çocuklarla olan ilişkilerini de yıprattı . Çocuklar gün oluyor annelerini ,gün oluyor babalarını haklı buluyorlardı.

Ama çocuk bu ya ! Nereye çekersen oraya gider; bir tatlı söz bir iki hediye ve sevgi ,alaka ... hepsi bu! Çocukların gönlünü almaya yetiyordu.

Mahkeme gününe kadar herkes işinde -gücündeydi . Nedense Cevher, evden çıkmıyor ...dört dörtlük bir ev hanımı ve annelik pozisyonları sergiliyordu. Salih şaşkınlıkla izliyordu . Yaptığı yemeklerden elbette yemiyor, çamaşırların dahi yıkatmıyordu . Salih kafasında bitirmişti bu evliliği.

"Kim bilir eve neden kapandı? O da mı plan yapıyor acaba? diye merak etmekten çatlıyordu.Herkesi kendi gibi içten pazarlıklı sanıyordu!
Çünkü bunu Cevher'e soramazdı tabii ki .
Ayrı odalarda yatıyorlardı ve iki yabancı olmuşlardı bile.

Fakat gaddar değildi nitekim ev giderlerini karşılıyordu. Zaten buna mecburdu; çocukları orda yaşıyordu.
Cevher'in bir geliri yoktu. Salih'in eline bakıyordu.

Yıl 1980
Aylardan Nisan;
Havalar hala soğuk ve çok yağmurluydu. Davanın görülme tarihi bugündü .... 11 Nisan 1980!

Cevher bir avukatla karşısına çıktı. Salih'in gözleri kocaman açıldı ve inanamadı. 'Nasıl, ne ara Avukatla görüştü? Ya para... hiç bankada para bırakmamıştım ki onun adına? Nereden buldu onca parayı ?'diye düşündü.
Tüm bunlarla küçük cahil kafası meşgul olurken , hakim yerine geçti ve karşılıklı iki avukatı dinledi. Salih çocukların velayetini istiyordu... gerekçesi ;

Cevher'in gece hayatı olması ve gelirinin olmamasıydı.
Devlet,çocukların lehine karar vereceğinden velayeti ,Salihe verdi! Cevher çok ama çok üzülmedi. Sonuçta onları görebilme hakkı vardı . Kendisinin de bir düzen kuracak kadar zamana ihtiyacı olacaktı zaten.
Büyük bir zafer kazanmış edasıyla mahkemeden ayrıldılar . Kapıdan çıkarken Cevher bir iki dakika bekledi ve sulu sulu gözlerle sadist Salih'in gözlerinin içine baktı;

-" Gün gelecek yanında kimsen olmayacak! O çocukları senden söke söke alacağım ! Hayatımı kararttın, toprak bile seni kabul etmeyecek!" dedi . Sonra ani bir hareketle sırtını döndü hızla çocukların yanına giderek tek tek öptü , kokladı , kucaklaştı .Cahit ve Cihan anlayışla karşıladılar. "Annem!.. sen bizi merak etme. Zaten 15 günde bir ve tatillerde sendeyiz. Ayrıca Ahmet'i de merak etme. Gözün arkada kalmasın canım annem . Onu koruyacak ve kollayacağız" diye siz vererek Cevher' i teselli ettiler.

Cevher genç oğlanları omuzlarından sıkıca tuttu ve" Siz çok güçlüsün çocuklar! Meral'e ve Ahmet'e gerekirse annelik de yapacaksınız... sık sık arayın beni . Şimdi ben o eve dönmeyeceğim. Kendi evime taşınır taşınmaz eşyalarımı almaya geleceğim. Bu arada Hüseyin amcanızın yanında olacağım çocuklar ,tamam mı?" dedi .
Meral annesinin saçlarını okşayarak "Annem.... Anneciğim , seni çok seviyorum ve özleyeceğim. Sen çok cesur, güçlü bir kadınsın. Senin gibi olabilir miyim büyüyünce?" dedi.

Cevher" Eminim ki kızım, sen çok daha iyi bir anne olacaksın, buna inanıyorum!" dedi ve devam etti; "Neyse çocuklar sizi çok sevdiğimi unutmayın olur mu? Numaramı Cahit 'e verdim...ararsınız sık sık. Hadi Allah'a emanet olun "dedi.

Hâkim Cevher' e nafaka bağladı. Devlet yardımı da alacaktı. Almanya hükümeti boşanmış hanımlara, evin kirasının 4/3 ünü karşılıyordu. Kışın ve yazın 6 ayda bir olmak üzere yakacak, yiyecek ve gıda yardımı da yapıyordu.

Avukatın aracılığıyla Cevher ' e hafta sonunda kiralık bir daire tutuldu. Beyaz eşya, kanepe, yatak alındı. Sonra çocukların yaşadığı eve gidip , hem özel eşyalarını aldı hem çocuklarını gördü. Çocuklar mutlu görünmüyorlardı . Ahmet hasta olmuştu; kesin annesini düşünmekten!
Salih'ten izin alıp Ahmet'i birkaç gün için kendi evine götürdü . Ahmet zaten eve varıncaya kadar iyi olmuştu . Tek ilacı anne kokusu anne sevgisiydi!
Salih elinden geldiğince çocuklarla ilgili olmaya çalışıyordu ;yemeklerini pişiriyor, çamaşırlarını yıkıyordu. Okula hazırlıyordu ...bir yandan işe gidiyordu. Çok bitkin düştü bu hızla uğraşıp yorulmaktan ... Koşuşturmaktan . Artık bünyesi bunu kaldıramıyordu. Gün geçtikçe kötüleşiyordu.

KALP VURGUNU ( TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin