ADANA ,1966 Eylül...
Hastane koridorundaki bekleyiş sona ermişti. Doktorla ayak üstü karısının doğumu ile ilgili bilgi edinmeye çalışması yarım kalmıştı. Ansızın Cevher'in kaldığı odanın kapısı açılmış ve aile büyükleri Salih' i büyük bir mutlulukla içeri çağırmışlardı .
Genç adam tökezleyerek içeri attı kendini. Bi de ne görsün.???....Erkek ikizler beşikte, karısının başucunda ağlaşıp duruyorlardı . Cevher kendinden geçmiş ,halsiz , bitkin ve mutsuz görünüyordu. Bir an olsun yüzünün güldüğünü kocası görmedi .
Cevher kapıda dikilen kocasına başıyla gel işareti yapınca genç adam yanına gitti.
Kaynanası ,ikizleri damadının kucağına vermiş. Oracıkta kalbi heyecandan fırlayacak gibi olmuştu . Sürekli ağlıyorlardı.Salih efendi ikizleri susturmak için
kucağında salladı durdu ama nafile. İkizler meme istiyordu....açlardı.
Kaynana, çocukları aldığı gibi ve kızının göğsüne dayattı. Zoraki emzirtti.
Salih erkek evlatlarının isimlerini çoktan düşünmüştü. Cevher isim hakkında hiç itiraz etmedi .İkizlerin adını " Cahit ve Cihan" katacağım dedi Salih . Öyle de oldu.
Genç adam karısının soğuk ve memnuniyetsiz asabi duruşu ve davranışından tedirgin olunca doktorla görüşme isteği uyandı. Görüşmeye gitti ;" Doktor abi benim hanımı iyi görmüyorum yüzü gülmüyor ve sanki çocukları istemiyor. Emzirmeyi bile benim anam zoraki dayattı bizim hatuna. Karım hasta mı?" diye sordu garibim. Kendisi yeni doğum etmiş karısına sorma cesareti bulamayınca...soramıyordu , korkuyordu.
"Yeni doğum etti, sinirleri bozuktur .Kolay değil Salih bey 17' inde ikiz annesi olmak. Üstelik sizde yanında değilsiniz bildiğim kadarıyla. Uzaktan hoş geliyor da öyle kolay değil. Her genç anne , konya adam kaynaklı depresif haller sergileyebilir. Açıkçası sizin, kendisinin yanında ve yardımcı olmanızı isterdi..." diye vurgulu laflar etti doktor.
Zavallı Salih efendi " Tabi tabi doğrudur doktor abşii haklısınuz! " dedi . ' Doktor ne derse doğrudur' diye düşündü. Ertesi gün sabahtan hastaneden taburcu oldu Cevher . Masrafları da hastaneye ilk yatışında Ahmet Ağa karşılamıştı.
Hemen parasını geri ödedi bizimki .
Köye vardılar ama Cevher hâlâ yataktan kalkamıyordu . Kadın rahatsız,kendine gelemedi bir türlü.Salih'in birkaç gün izni kalmıştı..Tekrar asker birliğine dönmesi gerekiyordu. Zamanı iyi kullandı :
İneklerin bakımını yaptı. Kümesi temizledi. Bu da yetmiyor gibi bahçeyi ekip biçti. Taze fasulye ve biber yetişmişti. Karısına yemek bile yaptı. Sonunda Cevher hanım iki gün istirahatten öyle böyle ayağa kalktı.Çocuklar çok şükür sağlıklıydılar.Bir fırsatını bulunca Cevher'e sordu ;" Cevher neyin var? Niye öyle soğuk davranıyorsun bana? Çocuklar doğunca bile mutlu görünmüyordun. Bilmediğim bir durum mu oldu köyde? Yani anlat ne varsa bilmediğim. Söyle bana" dedi çaresizce.
Karısı " Bişey olmadı . Sadece düşünüyordum.... bu ikizlere bakmak çok zor olacak! Sen de yoksun! Daha birkaç ayın var tezkereye. Ablamgilde kalmak istemiyorum bebeklerle . Haberin olsun. Ben burda çocuklara bakmaya çalışacağım. Artık arada bir onlar gelir bana yardımcı olurlar " diye ültimatomda bulundu.
Gariban Salih da " Ah Hatun ah Hatunum. ...Tek derdin bu olsun . Peki nasıl istersen. Anneme de bacıma da haber vereceğim,arada bir gelsinler. Yeter ki Ayyüzlüm gülsün" dedi.
Cevher hatun biraz yumuşamış yumuşamasına ama diktatör yapısı onun daha da yumuşak yüzlü olmasına izin vermedi.
Genç adam da şu askerlik bitsin de hayırlısıyla bu duruma el atacağım dedi.
Köyde bakkaldan dönüyordu ki Haşim Ağa yolunu kesti. " Eee efendi... demek askerlik bitti ha! Artık borcunun bir kısmını verin dimi !! diye Salih'i zor durumda bıraktı.
Zavallı Salih ,el pençe durmuş karşısında. Düşünün henüz 21 yaşında dünya kadar borcunun yanı sıra evli ve bakmakla yükümlü ikizleri vardı. Büyük sorumluluk!
Babası sağ olsun hiç destek olmadı. Ne de olsa üveydi . Hep diğer öz yani kendi den olan çocuklarına yardımcı oldu. Zaten O da elini ayağını ailesinden çekti .
Haşim Ağa sabırsızlandı. "Cevap ver be hayta !. Parayı alırken iyiydi. Ne oldu, paran mı yok!?"
Gururuna yediremedi bu iğrenç ezik sözleri genç adam .
" Yok param yok. Haklısın Ağa ' m ama faiziyle değil mi? 7 ayım kaldı tezkereye. Allah izin verirse geldiğimde parayı toptan vereceğim. Hesabımı kapatacağım sende " dedi. Gerçekten ciddi bir konuşma olmuş,cesurca davranmıştı. Haşim Ağa hesabın kapatılacağını duyunca başıyla onay verdi. Sadece "peki,göreceğiz " dedi ve yolundan çekildi.
Derin bir nefes alıp eve geçti.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALP VURGUNU ( TAMAMLANDI)
Narrativa generaleSALİH ( Gerçek Hayattan Aktarıldı) Salih' in çocukluğundan ölümüne kadar ,yürek burkan acınası hayatı konu ediliyor: Yürekleri dağlayan bu adam ,hayatında hiç mutlu olmadı. Onu sevmeyen ve saygı duymayan eşi tarafından hep küçümsendi, merhametten...