KALP VURGUNU ( TAMAMLANDI)

22. BÖLÜM" SALİH EVLENİYOR "

Cahit daha fazla dayanamadı ve evden bir sinirle çıkarken kapıyı da arkasına hızlıca çekti, gitti .

Hüseyin , Salih'in şartına anlam yüklemek istiyordu ama bu çok anlamsız bir şarttı!

Nedeni ; ikizlerin eve attıkları sevgilileri için olabilir mi ?

Bir baba soğuk intikamını almak uğruna Meral' i yem olarak kullanabilir mi?

Salih efendi bunu yapmıştı! Yaşlandıkça olgunlaşıp akıllanacağına , gün geçtikçe bencil bir kişiliğe bürünüyordu.
Amacı herkesi dizginlemek ve elinde tutmaktı.
Cihan ,bir adım yaklaştı ve elini sıktı yumruk yaptı . Tam da babasının suratına hızlıca doğrulltu yumruğu .

" Sen insan değilsin! Dilerim Allah'tan bize ettiğini zulümleri kendin de çekersin .Allah seni sağlığından etsin ki bize muhtaç olasın ...Kimse kalmasın etrafında inşallah .Geberip bir köşede tek başına ölürsün ! Bir kelimelik sevgiye muhtaç olasın ...şunu da unutma ; sana hakkımızı Helal etmiyoruz !"deyip o yumruğuyla suratını hafifçe itti ve elini indirdi. Bu durumda Salih korkudan gözlerini yumruktan alamıyordu. Hüseyin ise Cihan'ı arkasından tutmuş

"Yapma ,etme oğlum.. dur!" demekle kalıyordu .
Ardından genç adam da kardeşinin peşinden giderek evden bir hışımla ayrıldı .

" Abi çok kötü oldu ya !Sen ne yaptın öyle? İnan bana ,bu yaptıklarını aklım almıyor artık. Neler oluyor sana ha?!" dedi ve çekip gitti.
Ahmet ,Hüseyin amcasının peşinden koştu.Çünkü babasıyla kalmaya korkuyordu.
Salih ise Hüseyin'in ardından " Göreceksin kardeşim. Ben Salih isem bu şartımı kabul edecekler!" dedi yüzsüz.

****
1985;
Aradan geçen aylarda Salih zaten tekrar anavatanı 'Adana' ya' dönmüştü. Meral okula alışmıştı. Tülin de mezun olmak üzereydi .
Son senesiydi ve çok başarılıydı . Hedefine yönelik ders çalışıyordu. Kursa gidiyordu. Meral ablasına özeniyordu ;çok iyi bir örnek olmuştu ...İdolü haline gelmişti. Salih, Meral'e karşı çok iyi davranıyordu ve bir dediğini ikiletmiyordu . Çünkü başka çocuğu kalmamıştı etrafında. Aslında bir nevi kendini affettirmek çabasındaydı. Sonuçta kızının parlak bir istikbali olacaktı.
Avrupa gibi bir yerde okuyup yaşamaya devam edecekti.

Meral her şeyin farkındaydı. Bunu avantajına çevirip babasını iyi kullanıyordu . Gizlice abileriyle telefon görüşmesi yapıyordu .

Cahit ona akıl veriyordu ve Almanya' ya dönebilmesinin yollarını söylüyordu.
En ulaşılabilir yakın sonuç onun liseden iyi bir dereceyle mezun olup yurtdışında Üniversiteye gidebilmesiydi.
Buna yönelen Meral ,Almanca dilini unutmamak için sürekli Almanca kitaplar okuyordu .Tülin ise onu destekliyordu ve yardımcı oluyordu .
Tülin yabancı dil olarak İngilizce'de daha da başarılıydı . Almanca'yı bilmiyordu . O da İngilizce ağırlıklı kitaplar okuyordu . İkisinin kitap kurtları olmaları Cavidan ' ın hoşuna gidiyordu . Okul ihtiyaçlarını ve genç kızlık isteklerini red etmiyor ...aksine bütün gereksinimleri ziyadesiyle karşılıyordu .

Sonunda sayılı gün çabuk geçti; üniversite sınavına hafta sonunda girilecekti . Tülin çok heyecanlıydı ve çok hazırdı.
Salih utanmadan kızına destek olmak amacıyla Cavidan ile beraber sınav yerine gitti .
Tülin ,Cavidan ile Salih'in dualarını alarak sınav olacağı binaya girdi ve gözden kayboldu .

Geçen sınav süresi boyunca Salih'in elinden tesbih eksik olmuyordu . Tesbih çekiyor bildiği sınırlı sayıdaki duaları okuyup duruyordu.
Cavidan da dualar okuyordu bir ağacın altında otururken .
Nihayet sınav maratonu bitmişti ve öğrenciler tek tek dışarı dökülmeye başladılar. Tülin güler yüzüyle neşeli tavırlarıyla sınavın, istediği gibi geçtiğini gösteriyordu . Cavidan kızına sarıldı alnından öptü. Salih aynısını yaptı. Hatta şu ödülü de koydu;
-" Kızım, üniversiteyi kazanırsan sana araba alacağım!" demesi , hiç mutlu etmedi .
"Sağ ol baba... ama ihtiyacım yok! Çünkü gideceğim şehire annemi de götüreceğim için gerek kalmayacak . Zaten annem araba alacaktı bana , planımız bu . Allah razı olsun yine !"dedi ve annesine sarılarak yürümeye devam etti .