. • ° Güzel Aile Tablosu ° • .

683 51 39
                                    

15.02.2019

/   Medya: Savannah Sgro - Love Me Like You Used To   \

Lalisa Monaban'ın Anlatmı: 

Chaeyoung dünden beri gönlümü almaya çalışıyordu.
Banane kardeşim, bende geleceğim o Cehenneme!

"Lisa~ sana kahve yaptım?" omzumu silktim. "İçmeyeceğim."
Yanıma oturdu. "Ama bak böyle yapma elinde sonunda gideceğim?"
Yüzümü ona çevirdim. İşaret parmağımı tehdit edercesine salladım.
"Ama bak arada sizde geliyorsunuz, biz de geliyoruz?"Gülümseyip kafasını salladı.
"Kabul!" Bana sarıldığında bende ona sarıldım. Değerlime nasıl küs kalırdım ben?

"Hadi gidelim beraber bir şeyler yapalım." Kafasını salladı. "Sen bizimkileri de çağır ben üstümü değiştireceğim." deyip hızla merdivenlerden çıktı. Tam bir Melek kibarlığında bağırdım.

"Lan kekolar dışarı çıkıcaz üstünüzü giyip gelin!"

Bağırdığım için ses tellerim acırken boğazımı temizledim. Gözlerimi merdivene dikip Chaeyoung'un yaptığı kahveden güzel bir yudum aldım. Herkes sırası ile merdivenden indiğinde kapı çalmıştı. Yerimden kalkma zahmetinde bulunmayıp konuştum. "Biriniz şu kapıyı açsın."
Chaeyoung kapıya ilerleyip delikten baktıktan sonra gülümseyerek kapıyı açtı.

İçeriye kollarını bağlamış bir Jisoo girdiğinde Jin'e kızgın olduğunu çok net anlamıştım.
Jin'in gülümseyen yüzüne bakarsak Jisoo'nun trip attığını fark etmemiş olduğu belli oluyordu.

"Hadi Lisa." diyen Chaeyoung'a kafamı sallayıp ayağa kalktım. Vestiyerde duran beyaz spor ayakabılarımı ayağıma geçirip herkesten önce çıktım.
Batmak üzere olan güneşi gördüğümde etrafıma baktım. Bir iki insan vardı ama onlarda telefonlarla uğraşıyordu. Elimde hemen sarı bir 'Güneş Saati' oluşturup konuştum.

"Soleil jaune, temps de sommeil"
(Sarı Güneş, uyku zamanı.)

Elimdeki saatin ışığı hafiften azaldığında konuştum. "Yoongi hadi sıra sende."
Yoongi yanıma geldi. "Öğrettiğini diyeceğim demi?" Kafamı salladım. "Onu dedikten sonra 'Ay Saatini' ve 'Güneş Saatini' birleştireceğiz böylelikle burada ay çıkarken başka yerlerde Güneş doğacak." Kafasını sallayıp elinde mavi küçük topu oluşturdu.

"Lune bleue, temps de réveil"
(Mavi Ay, uyanma vakti.)

Elindeki ışığı bana uzattığında kendi ışık topumu onunkinin üstüne koydum. Birleşmeye başladıklarında yeşil olmuşlardı. Tamamen olduğunda gülümsedim. Bunu ilk defa yapmıştık çünkü Yoongi gibi Ay'ı kontrol edemiyordum. Sözü bulmak ise zor olmuştu.

Herkes kapıdan çıktığında konuştum. "Klasik yere gidiyoruz?" Chaeyoung neşeyle bağırdı. "Sahile!"

Herkes onayladığında kızlarla kol kola girdim. En uçta Chaeyoung duruyordu. Jungkook'ta Chaeyoung'un koluna girdiğinde diğerleri de Jungkook'un koluna dizilmişlerdi. 11 kişi kol kola girmiş sohbet ederek sahile yürüyorduk.

Güzel bir aile tablosuna benziyorduk... Hemde çok güzel.

Gözlerim dolduğunda kendi kendime kızdım. Bugün neden böyle duygusaldım böyle?
Sahile geldiğimizde erkekler bir köşeye geçmiş sohbet ediyordu. Ufuk çizgisinden kendini hafiften belli eden mavi aya baktım. Jennie'nin yanına gittim.

Angels Of The Demons- BangtanPinkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin