Bu kitap biraz farklı olacak. Her bölüm başka karakterin anlatımından olacak. Bu bölüm Sare'nin anlatımından 🖤Elimdeki tepsiyi masadan aldım ve kızların yanına yani salona geçtim.
" Kahveleri efsane yaptım. Hani bir daha böyle köpük bulamazsınız. " İkisi de bana gözlerini devirdiler. Üstelemedim. İçince göreceklerdi zaten.
" Fal da bakacak mısın bari? " Elimle kendimi gösterdim.
" Ben ve fal bakmak. İnanmam ben öyle şeylere. " Yalan.
" Sen mi? Dur az da kıçımla güleyim. " Sanem'e orta parmak çekip kahvemi elime aldım.
" O değil de annem her saat başı arıyor. " Dolunay halinden memnun olmayan surat ifadesi ile kahvesini yudumlamaya başladı.
" Ela mı? Yapar öyle şeyler. Benimki aramıyor beni. Neden arasın zaten? " Annem beni gerçekten aramıyordu.
Bir keresinde bana aynen şu cümleyi kurmuştu;
" Niye seni merak edecekmişim? Sen benim çocuğumsun başının çaresine bakarsın. "
" Benim annem de arıyor ve telefonda ağlıyor. Ya gelmişim yirmi yaşına sen niye hâlâ beni arayıp ağlıyorsun? " Sanem de kendince yakınmaya başladığında onları susturdum.
" Anladık analarınız sizi merak ediyor. Saye başkan gibi ana zor bulunur evet. " Kendimi övmem bitmişti biraz da annemi öveyim.
" Oo bensiz kahve keyfi. Darıldım. " Ben de diyordum bu evin sakatı nerede?
" Baran sen en son evden çıkmamış mıydın? " Sarı deve, Sanem'e bakıp az önce geldiğini söyledi ve karşıma oturdu. Sarı deve de Baran bu arada.
" Bir kız düşürmüşüm efsane! " Bu ortamda Baran'ın kız düşürmesini dinlemek istemediğimi fark edip kahvemin son yudumunu da aldım ve ayaklandım.
" Ben biraz gezeceğim. Gelmek isteyen var mı?" Kimseden ses çıkmadığında aman canıma minnet havasında belime hırkamı bağladım ve evden çıktım.
Kulaklığımı da kulağıma takıp düzgün tempoda koşmaya başlamıştım. Üzerimdeki şort koşmak için iyi bir kıyafet değildi ama koşacaktım. Koşmayı seviyordum. Bu mükemmel vücudu nasıl yaptım sanıyorsunuz?
Bir süre sonra kulağımdaki müzik yerini telefonun zil sesine bıraktığında kim olduğuna bakmadan telefonu açtım.
" Efendim? " Hışırtı sesinden sonra annemin sesi gelmişti kulağıma.
" Lan velet. Sen benim şortumu mu aldın? " Yakalanmış olmanın verdiği endişe ile dudağımı dişlerken karşımda benim yaşlarımda bir çocuk hem koşuyor hem bana bakıyordu.
" Saye başkan ne olacak altı üstü bir şort. " Çocuk yanımdan hızla geçtiğinde onun rüzgarı ile saçlarım savrulmuş ve ağzıma girmişti. Tebrikler.
" Babasını sevdiğim, senin götünle benim götüm bir mi? Genişleteceksin güzelim şortu. " Cevap verecekken arkadan babamın sesini duymuştum.
" Seninki daha büyük Mey. " Kendimi tutamayıp kahkaha attığımda bir şeylerin çarpma sesini de duymuştum. Muhtemelen annem babama kumanda falan fırtlatmıştı. Ki kumanda en masum olanı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son Dördün
Historia CortaSERİNİN ÜÇÜNCÜ KİTABIDIR!! " Ne olacak şimdi? " " Ailelerimizin başlattığı şeyi bitireceğiz. "