kims cafe

13.6K 799 307
                                        

İyi okumalar. 💎

"Nasıl bu kadar rahat olabiliyorsun?" şaşkınca bana baktı doktor, yemeğimi zehir etti birde konuşuyor.

Halbuki sadece yemek yemek istiyordum. "Bak bir mağaza var oranın kıyafetleri acayip rahat. Onlardan giydim, bu yüzden olabilir." diyip gülüp anlık kaşlarımı kaldırıp indirdim

"Huh, geldiniz mi?" diyip sevinçle gülümsedi ve bana sarıldı annem.

"Alt tarafı bir saat görmedin anne, gurbetteymişim gibi davranma." diyip göz devirdim.

"Ayrıca bu çocuğu neden peşimden yolluyorsun? Bebek miyim ben?" diyip kollarımı göğsümde birleştirip, hesap sorma moduma geçmiştim.

"Hayır hayatım, biraz kaynaşın, hemde tek kalma diye." diyip gülümsediğinde derin bir nefes alıp ellerimi cebime koydum.

"Merak etme, tek kalmazdım ben." diyip gülümsedim. "Evet, iki dakika yanlız kalmıyor hemde." diye araya girdi Jungkook.

"Hah, hem suçlu hem güçlü." diyip suratımı buruşturdum.

"Ne oldu kızım?" diye merakla sordu annem. "Ne mi oldu?" gülüp devam ettim.

"Bu psikopat, psikolog masama oturan çocukla kavga etti. Dövecekti ama etraftakiler araya girdi." diyip gülerek başımı sağa eğip karşımda kaşlarını çatmış olan psikologa baktım.

Kılımı kıpırdatmamıştım kavga ederlerken, rahat rahat yemeğimi yemiştim. Ama insanlar etrafımıza gelince biraz zorlanmıştım.

Neredeyse birinin götü yemeğime girecekti.

"Kızınızı rahatsız ediyordu, kısa bir laf dalaşı sadece." diyip elini sıkıntı yok der gibi sallayınca güldüm.

"Laf dalaşı mı? Çocuğun üzerine yürüdün, tutmasalar dövecektin." diyerek araya girdim. Bu nasıl psikolog ya? Psikolog insanı sakinleştirir, yani birini sakinleştirmek için kendiside sakin olmalı.

Ama Jungkook sakin biri gibi durmuyordu, ayrıca doktor gibi de gözükmüyordu.

Doktor dediğin saçları beyaz, gözlüklü, göbekli, kıllı amca.

Bu nasıl doktor?

Kaslı, uzun boylu, dövmeli, yakışıklı olduğu bir gerçekti. Ama bu gıcıklığı yakışıklışığının önüne bir duvar gibi geçmeside ayrı bir gerçekti.

Uf ne diye takıyorsam, keşke karşı çıkmasalardı etraftakiler dövselerdi bir birlerini.

İnsanlık ölmemiş demekki, ya da sadece bana gelince ölüyor.

"Hadi beynim ağırdı, gidelim." diyip yürümeye başladım.

"Ağırması için bir beynin olması lazım." diyip yanımdan yürümeye başladı doktor, sabır dileyip güldüm.

"Ne o ilk okulda mı kaldın, cümlen buran buran 3 sınıf kokuyor." diyip yalandan güldüğümde, alayla gülmüştü.

~

"Çüş, hemen evlenecek misiniz?" diyip kaşlarımı çattım, yani tamam evlensin ama hemen böyle yangından mal kaçırır gibi.

Amına koyayım azgın dedeler gibi, ya ağlayacağım.

Gelmiş diğer hafta evleneceklerini söylüyordu.

Ve ben buna hiç hazır değildim. "Fazla uzasın istemiyorum kızım." diyip omuz silkti annem, ah cidden.

Uzasın uzasın sonrada birinize girsin o vakit, tamam neyse. Zaten eninde sonunda olacağı buydu.

Omuz silkip odama çıkmaya başladım, evlenin amına koyayım evlenin.

bad family ° jjkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin