Michael;
Luke hala odasından çıkmıyordu. Saat 3 e 10 vardı. Ben de 5. biramdan son yudumumu alıp odama çıkıyordum. Kafam güzeldi. John ve Liz film izliyorlardı. Odama çıktım. Luke'un kapısına yaklaştım ve kapıyı dinledim. Ses yoktu, bu normal değildi. Ya öldüyse? diye düşündüm. Bu yüzden yavaşça kapıyı açtım. Başım dönüyordu çünkü sarhoştum. Luke u yatağının üzerinde uyurken gördüm. Çok güzel uyuyordu, tıpkı bir melek gibi. Uyuşturucu bağımlısı bir melek.
Kendimi tutamadım. Karşısındaki sandalyeye oturdum onu izliyordum ki zar zor görsem de, Luke'un kafasını kaldırmış bana baktığını gördüm.
"Pantolonunu neden çıkarmıyorsun Mikey?" dediğini duydum. Şaşırdım, ama kafam yerinde değildi ve beni tahrik ettiği için pantolonumun üzerinden penisimi okşamaya başladım. Luke 'un nefesini duydukça daha da tahrik oluyordum, üstelik sarhoşken 4 kat tahrik oluyordum. Kendimi tutamayıp pantolonumu çıkardım. Baksırımı indirip, Luke'a karşı mastürbasyon yapmaya başladım.. Ayağa kalktım ve yanına gidip yorganını yataktan aşağı attım. Yüzüstü yatıyordu. Kafasını bana çevirip;
"Hadi bir oyun oynayalım, ellerimi bağla."
O an aklıma eskiden polislerden çaldığım kelepçelerim geldi. Koşarak odamdan kelepçeyi aldım ve içeri girip kapıyı kitledim. Hemen Luke'un yanına gelip ellerini ranzasının başına kitledim, hala kıpırdamıyordu. Artık kıpırdasa da çok geçti zaten.
Daha sonra yavaşça pantolonunu çıkardım. Siyah baksırını sıyırdım ve ortaya o güzel poposu çıktı. Hemen masanın yanındaki kremi aldım ve önce aletime sonra Luke'un deliğine sürdüm. Luke, ellerini sıkıyordu. Önce o güzel kalçarını öptüm daha sonra yukarı çıkarak belini ve sırtını. Yavaşça deliğine üç parmağımı sokarak genişletmeye çabaladım. O anda ağzından çıkan inlemeleri duydum. En sonunda fazla sertleşmiş aletimi Luke'un deliğine soktum. Kafamı geriye doğru attığımda vücudumdan terler akıyordu. Kalçasını tuttum ve kendimi ona doğru ileri geri yavaşça hareket ettirmeye başladım. Önce uyanır gibi oldu ama sonra geri rüya alemine daldı. Bense hızlanmaya başlamıştım. Geldiğimi hissettiğimde içinden çıkıp Luke'un kalçasına boşaldım. Sonra onu yavaşça sırtüstü çevirdim. Artık o güzel yüzü bana bakıyordu. Önce dudaklarını sonra boynunu yaladım ve yavaşça aşağı inerek, meme uçlarını yalamaya başladım. Daha da inerek göbeğine bir kaç morluk bıraktım. Biraz daha indim ve kasıklarını öpmeye başladım. En son sıra penisine gelmişti. Elimle aletine aşağı yukarı hareketler yaptım ve Luke erekte olmuştu. Gerçekten kahkaha atacaktım ama kendimi zor tuttum. Tam pembe ucunu yaladığım an Luke inledi ve ağzından "Ah, Mikey, lütfen devam et" kelimeleri döküldü. Şaşırmıştım. Ama sonra devam ettim ve aletini boğazıma kadar içeri aldım. İçeri dışarı gel-gitler ile Luke'u iyice azdırdım. Daha sonra ağzımdan çıkararak üzerine oturdum ve aletini içimde hissettim. Yukarı, aşağı hareketlerle zıplıyordum. Ve en son içimden çıkararak karın kaslarıma boşalmasını sağladım. İkimizde nefes nefeseydik. Dudaklarını dudaklarımla birleştirdim. Bir kaç öpücükten sonra dudaklarımı ısırmaya başladı. Yavaşca geri çekildim.
Sonra hemen kelepçeleri çıkardım o an kulağına fısıldadım "üvey abin seni her zaman becerecek Lukey"
ve kıyafetlerimi toplayıp odama koştum. Kapıyı kitleyip, yatağıma yattım..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
More // Muke
FanfictionDepresif Michael Clifford ve Bağımlı Luke Hemmings iki üvey kardeşler. Ama aralarında beklenmedik bir bağ var. Birbirlerini iyileştirecek güce sahip bir bağ.