SESSİZ MİSAFİR (TAMAMLANDI)

Organize

     -" İsminiz nedir?"

     + " Muzaffer Sağlam"

     -" Mükerrem Kızıltaş'ın nesi oluyorsunuz?"

    + " Erkek kardeşiyim efendim."

     -" Başka bir yakını var mı?"

     + " Kocası geçen hafta evinde ölü bulundu. Aynı günden beri ablam da kayıptı."

     -" Başınız sağolsun. Bu kadar acıya karşı söylenebilecek pek bir şey Yok ama..."

     + " Sağolun komiser bey. İnanılır gibi gelmiyor. Kim, neden böyle bir şey yapar insanın aklı almıyor."

    -" Çocukları var mıydı?"

     + " Evet. Bir yeğenim var. Artemis adı."

     -" Cesedin bulunduğundan haberi var mı?"

     + " Henüz yok. Babasının acısını daha atlatmış değil. Bir yandan kayıp annesinin öldüğünü de öğrenirse vay haline!"

     -" Lakin öğrenmesi gerekiyor."

     + "Bizzat söyleyeceğim. Ablamı görmeye iznim var mı son bir kez?"

     -" Görmeseniz daha iyi. Üzerinden çıkan kimlik ile o olduğu kanıtlandı. Görmek isterseniz yine gösterirler. Lakin öldürülme biçimi çok iç açıcı değil Muzaffer bey."

    -" Nasıl? Öğrenebilir miyim?" Adam komiser karşısında ağlamamak için dişlerini sıkıyordu.

    + " Ablanız cinaneti işleyen kişi tarafından parçalara ayrılmış. Cinayet aletini de ablanızın parçalarını koyduğu valize koymuş. Bunu bir satır ile gerçekleştirmiş. Cinayet silahında her hangi bir bulguya rastlanmadı. Valizde de aynı şekilde."

    -" Nerede bulundu peki?"

    + " Düzce'de bir evin bahçesinde duruyormuş valiz. Evi araştırdığımızda eskiden mükerrem kızıltaşın o evde ikamet ettiğini öğrendik. Doksanlı yıllarda o evde çıkan yangında oğlu Okan Kızıltaşı kaybetmiş. Sonra oradan ayrılmış."

    -" Korkunç. Tek kelime ile korkunç"

    + " Bu davanın üzeri öyle kolay kapanmayacak cinsten Muzaffer bey. Evde aşırı doz ilaçla intihar süsü verilmiş bir adam var. Parçalanmış bir şekilde eski evinin bahçesinde bulunan bir kadın. Çok ciddi bir suçlu ile karşı karşıyayız. Sizden isteğim bildiğiniz her şeyi bize anlatmanız."

     -" Bildiğim her şeyi size söylemeye hazırım. Lakin hiç bir şey bilmiyorum. Zaten çok görüşmezdik ablam ve ailesiyle."

     + " Neden? Aranızda bir hüsumet mi vardı?"

     -" Sayılır. Bizim durumumuz pek iyi değildir. Maddi olarak hiç iyi bir konuma gelemedik. Onlar ise hep iyi durumdaydı. Kendi şirketleri vardı. Yanlarında çalıştım uzun bir süre. Salim eniştem biraz despot bir adamdı. Anlaşması zor bir tip. Para konusunda atıştık. Hakkımı alamıyordum. Bana işine gelirse şeklinde acımasız bir cevap verdi. O gün onları geride bırakıp yanlarından ayrıldım. Ama bu çok zaman önce oldu. Artemis çok ufaktı. O gün bu gündür evlerine adım atmadım. Eniştemle konuşmam. Ablamla da ayda bir telefonda hal hatır sorardık birbirimize."

    -" Kibirli bir insan olduğunu mu söylüyorsunuz?"

    + " İnsanlara hep yukardan bakardı. Benim kızım doğduğunda bir tebrik bile etmedi o adam bana. "Paran mı var çocuk yaptın? Çocuk açlıktan ölür" dedi bana inanabiliyor musunuz?"

    -" Aslında bu detay bile onun bir çok düşmanı olabileceğine işaret."

    + " Lakin o adamın intihar etmesine imkan vermiyorum. O hayatı seviyordu. Yemeyi, içmeyi, gezmeyi, tozmayı her şeyden çok sever. Öyle bir adamın canına kıyması çok saçma. Hala her sene milyonlar kazanan bir adamdan bahis ediyoruz."

    -" Zaten intihar olduğunu düşünmüyoruz. İşin tuhaf kısmı evinde ölü bulunduğu günün sabahı bütün mal varlığını ve şirketi kızına devretmiş olması. Sanki öldürüleceğini biliyormuş gibi."

    + " Bu detaydan haberim yoktu. Ama zaten tek varis Artemis. Neden öleceğini öğrendiğinde bu hamleyi yapsın ki?"

    -" İşte burada şüpheler doğuyor. Hak iddaa edebilecek bir başka bireyin olabileceği şüphesi."

    Muzaffer karşısındaki komiserin zekasından etkilenmişti. Konu hakkında hiç bir Bilgi vermemesine rağmen komiser doğru iz üzerindeydi.

    + " Ama Okan öldü."

    -" Bak. Okan'dan bahsettiğimi siz de anladınız."

  Muzaffer o an pot kırdığının bilincine vardı.

   -" Okan'ın ölümü ile ilgili olan davayı araştırdım. Her hangi bir somut kanıt Yok öldüğüne dair. Çocuğun cesedi bulunamamış. Mezarı bulunmuyor. Öldüğü bildirilerek kayıtlara düşülmüş. Belli ki o dönem birileri rüşvet yemiş."

    + " Enteresan. Ailem hakkında bu kadar bilgiye sahip değilim."

    -" Muzaffer bey, eniştenizin bütün mal varlığını kızına bırakmış olması ve Okan'ın ölümünün kanıtlanmamış olması son derece bağlantılıdır. Salim bey Okan'ın hayatta olduğundan haberdar olmalı. Ayrıca söylemek isterim ki hem Salim beyin hem mükerrem hanımın aynı gün ölmüş olması da kesinlikle bağlantılı. Lakin aynı zaman diliminde farklı yerlerde öldürülmüş olmaları bu cinayetlerin tek kişi ile işlenmediğini gösteriyor. Bu bir ekip işi. Mükerrem hanımın cesedinin Okan'ın öldüğü iddaa edilen evin bahçesinde bulunması da bu ekibin başında Okan'ın olduğuna kanıt gibi."

   + " Komiserim seneler önce öldüğü kabul edilen bir adamı cinayet zanlısı mı ilan ediyorsunuz?"

   -" Ben öldürüldüğünü düşünmüyorum. Öldürülmeye çalışılmış olabilir. İntikamcı bir hayalet değilse bu benim tezimi doğrular. Peki bir gün öncesi ölen ablanızdan neden hiç bahsetmediniz?"

    + " Bunu zaten biliyorsunuz sanıyordum?"

     -" Muzaffer bey. Tıpkı Okan gibi o da evinde yanarak can vermiş. Ama o gerçekten can vermiş. Tesadüfe bakar mısınız? Yangın çıktığı akşam evde Salim, mükerrem ve Nurten varmış. İşin ilginci şu an hiç biri hayatta değil."

    + " komiser bey..."

   O sırada komiserin oda kapısı tıklatıldı. Kapıyı açıp içeriye memur bir hanım girdi. Komiserin masasına bir belge bırakıp odayı terk etti.

    - " Muzaffer bey. Serin kanlı oluşunuz beni çok ürküttü. Lakin yapılan her suç, cezasını elbet bir gün bulur. Valizin içerisinde mükerreme ait olmayan tek bir şey vardı. Bir kıl. Bir yabancının kılı. Testlerin sonuçları önümde. Heyecanlı mısın?"

    +" Komiser bey.."

     - " Kes ulan! Yavşak! Cinayet şebekesinin ilk yakalanan üyesi olarak tutuklusun. Sessiz kalma hakkına sahipsin" Dedikten sonra sağ ellinin parmakları arasına muzafferin çenesini alıp sıktı.

     -" Seni kardeş katili!" Kafasını odada bulunan polis memurlarına çevirip.

     -" Alın bunu nezarete! Çenesini açtığı anda vurun destekliyi. Sorgulama için Tarık'ı görevlendiriyorum. Onu da arayıp haberdar edin. Bu iti bi titretsin!"

                              •            •            •