İMKANSIZ [Chanyeol OC]

1.Bölüm

*Ambargo:Bir malın satılmasını engellemek için kullanılan yazılı önlemeler.

Tekrar etrafı kontrol edip maskeni düzeltin. Yine siyah maske ve kıyafetlerinle (medya) Anka haline bürünmüştün. Hızlı ama sesiz adımlarla konteynırların arasından ilerlemeye başladın.

-Sen kimsin?

Arkandan gelen sesle durdun. Sırtın ona dönükken sağ tarafından ona baktın. Gördüğün kadarıyla senden uzun olsa da alt edemeyeceğin biri değildi. Maskenden göremeyecek olsa da gülümsedin.

-Aslındaaa ben senin azrailinim.

Dedin adamın karnına tekme atmadan önce. Adamın yalpalamasından yararlanarak hemen ceketinin yakalarından tutup konteynıra çarpmasını sağladın. Adam acı bir hırıltı çıkarıp doğruldu. Tam yumruk atıyordun ki elini havada yakaladı. Karnına yumruk atmak için hazırladığı kolunu tutup kafa attın. Fazla vakit kaybetmemek için yerde burnunu silen adamın kafasını tutup hızlıca çevirdiğinde kemiğin kırılma sesiyle piskopatça gülümseyip yürümeye başladın. Binaya yaklaşırken bir yandan da belindeki kılıftan silahı çıkarıp susturucu taktın. Binanın kapısını önceden hazırladığın anahtarla açıp yavaşça ittirdin, etrafı kontrol ettikten sonra kolidorda ilerlemeye başladın. Merdivenlere yaklaştığında sağ tarafında beliren adamın kafasına sıkıp ikişer ikişer tırmanmaya başladın. 2. Katta ulaştığında soldaki kolidordan ilerlemeye başlamıştın, sağında bulunan kapı açıldı. Hızla oraya dönüp silahı doğrultmuştun ki karşındaki kadına sıkıca sarılmış çocuğu görünce silahı indirip maskenin üstünden işaret parmağını dudağına dayayıp sus işareti yaptın.

-Şşşh! Bir şey yok tamam mı? Siz çabuk buradan uzaklaşın.

Kadın hızlıca kafasını sallayıp koşarak kolidorda ilerlemeye başladı. Onları izlemeyi bırakıp yoluna devam edecektin ki sol koluna giren kurşunun acısıyla arkandaki duvara sırtını yaslayıp kolidorun sonundaki adamı vurdun. Kadının çıktığı odaya girip çantandan çıkardığın bezle yarayı sarmaya başladın. Yine He Ran'a iş çıkarmıştın, 'İnşallah yine fazla azar yemem' diye geçirdin gülümseyerek. Kolunu sarman bittiğinde dışarıdan adım sesleri gelmeye başlamıştı. 2 3 kişinin konuşma seslerini duyunca kapıya yaslanıp nereden geldiklerini dinledikten sonra yerinden çıkıp adamları vurdun. Arkanda iz bırakmamak için olduğun yere göz gezdirdiğinde sadece karşı duvarda kan izin vardı. Islak mendille duvarı sildikten sonra temkinli bir şekilde kolidoru geçtin. Karşındaki kapıyı tekmeyle açtın, kapının duvara vurma sesiyle masada oturan adam iyice korkmuştu. Titreyen elleriyle sana silahını doğrultuyordu, yüzündeki saklamaya çalıştığı korkuyu görmemek için kör olmak gerekirdi herhalde.

-Merhaba Hyun Jun-shi, beni gördüğünüze sevinmediniz mi, yoksa süprizimi beğenmediniz mi? Dedin histerik bir kahkaha atarken.

-Ne istiyorsun benden?