Sıcak sıcak yeni bölümle karşınızdayım. Yazım hatalarım varsa affola. İyi okumalar.
-Anka ve Suga..?
-Görünmez ortak gibi düşün. Anka'nın yeraltı dünyasındaki gözcüsü gibi biraz.
Chanyeol bir süre elindeki dosyaları inceledi. Sonra Kyungsoo'ya bakarak konuşmaya başladı.
-1 aydır hiç sesi çıkmadığına göre bu sefer büyük bir şey planlıyor olmalı. Kyungsoo arkadaşın bize daha fazla bilgi aktarmaya çalışsın. Bu seferki planının ayrıntısıyla istediğimi de söyle.
-Tabi savcım ama bu ajanımızı tehlikeye sokabilir. Yani ayrıntılarını öğrenemeyebiliriz de.
-Yapabileceğinin en iyisini yapsın yeter. Kendini riske atmasın.
-O zaman ben izninizle işime dönüyorum.
D.O ayağa kalktıktan sonra selam vererek odadan çıktı. Lay de ayağa kalktı.
-Ben sana ajanla ilgili dosyayı getirmelerini söylerim. Bu arada akşama kadar dosyalara gömülme, hatırlatırım düşünmen gereken bir konu var.
Chanyeol kızaran kulakları ile gülümsedi. Lay dostunun bu hallerine gülerek dışarıya çıktı.
~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~
Son dosyaları da kaydettikten sonra saate baktın. Çıkışa az kalmıştı. Hem bardağını götürmek için hem de lavaboya gitmek için ayağa kalktın. Bardağını mutfaktaki çalışana verdikten hızlı adımlarla lavaboya girdin. Nedense birden heyecanlanmıştın. Aynaya geçip kendine baktın.
-Neden heyecanlanıyorum ki? Her zaman ki gibi klasik bir akşam yemeği.
+Chanyeol'e karşı hissettiklerin için heyecanlanmış olabilir misin acaba?
-Herkes aynı şeyi demeye başladı. Biz ark_
+Kandırmaya devam et. Seviyorsun kızım.
-Pardon ama sen bensin seni de kandırıyor olmam gerekiyor.
+Konuyu değiştirme. Sevdiğini kabul etmelisin artık.
-Ettim diyelim ne değişecek? İmkansızız biz! Benim asıl kimliğimi öğrendiğinde de sever mi sence?
+...
-Ben de öyle düşünmüştüm.
İç sesinle konuşman bittiğinde minik dokunuşlar yapıp çıktın lavabodan. Masana doğru ilerlerken asansörün kapısı açıldı. Suga'yı görünce eğilerek selam verdin.
-Selam (Adın), nasıl gidiyor işler?
-Alıştım sayılır Suga bey.
-Bugün özel bir gün mü? Bir ayrı güzelsin bugün.
-Teşekkür ederim, farklılık olsun istedim.
-Peki iyi akşamlar.
-İyi akşamlar Suga bey.
Suga kapıya doğru giderken Chanyeol'ün içeriye girdiğini gördün. Göz göze geldiğinizde gülümsedin. Aynı anda masana ulaşmıştınız. Eşyalarını toplarken konuştun.
-Erken gelmişsin, daha toparlanmamıştım.
-Sorun değil, beklerim.
5 dakikalık bir toparlanmadan sonra çantanı alıp Chanyeol'e baktın.
-Hazırım gidebiliriz.
-Hanımlar önden lütfen.
Geçmen için açtığı boşluktan utangaç bir gülümsemeyle yürüdün. Siz çıkarken çoktan dedikodunuz şirkette yayılmaya başlamıştı bile. Arabaya binerken önce senin kapını açtı. Yanaklarının kızardığına emindin ama yine de gülümseyerek bindin. Yerine oturduğunda yola odaklanmaya çalıştın. Kalbin deli gibi atıyordu. Sessiz bir yolculuğun ardından restorana ulaştınız. Chanyeol hızlıca arabadan inip kapını açtı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İMKANSIZ [Chanyeol OC]
FanfictionGururum "İmkansız" dedikçe kalbim biraz daha yaklaştı sana. Mantığım "Riskli" dedikçe "Pişman olacaksın" dedi yüreğim. - Biz olamayız. Senin için senden vaz...