ON SEKİZİNCİ BÖLÜM

13.5K 347 287
                                    

Multimedia: Yarasa'nın çakmağı.

Rüyaydı...
O sadece takip etmiyordu hem koruyor hem de gözetliyordu.

Yer altında işler birbirine karışmıştı son zamanlarda. İsimsizin kim olduğunu bulamaması onu daha da çıkmaza sürüklüyordu. Kontrolsüz sinir krizleri artmıştı. Atlatıcaktı biliyordu ama daha zamanı vardı. Onun ilacı belliydi.

Zaman doluyordu bazıları duruma uyanıyordu, can sıkmasada Damla için tedirgindi, kaldıramazdı bunları alışık değildi küçüğü.
Sakinleşmek için gözlerini sıkıca kapatıp açtı.

Sakinleşmeli ve her şeyi kusursuz yapmalıydı Damla için.

Damla onun tek kelimeyle hayatı,geleceği,yaşadıkları ve yaşıyacaklarıydı.

Kendini düşüncelere saldı genç adam.
Zihninin içindeki seslere kulak verdi sadece...

*
Gecenin bir yarısında içindeki tarifsiz bir huzursuzlukla gözlerini açtı.

Bir kaç dakika tavana baktıktan sonra yatağından yavaşca kalkıp penceresinin yanına gitti.

Kollarını birbirine bağlayıp kafasını pencerenin pervazına yasladı ve gecenin sessiz siyahına bıraktı kendisini.

Hem huzur buluyordu hem de seviyordu bu görüntüyü.

Siyah ve karanlık kendisine benzetti genç adam.

Asla yıldızları seven biri olmamıştı.

Yıldızlar ona göre fazlaydı birer kopya gibi, kendisine hedef olan "AY" dı.

Tek ve mükemmel. Göz alıcı, gecenin karanlığındaki tek ışık...

Aklına ondan başkası gelmiyordu.

Korkutmaması gerektiğini adı gibi biliyordu ama herkes yavaş yavaş uyanıyordu ve bu da onun planını daha çabuk devreye sokması gerektiğini gösteriyordu.

Ona göre engel yoktu ama Damla için aynı şeyi söyleyemezdi.

Yaşı daha dolmamıştı bu onun için sorun olmasa da en azından zamanın gelmesini bekliyordu.

En iyisinin artık yanına alması gerektiğine karar verdi ve pencereden çekildi.

Eline sigara paketini alıp bir sigara çıkardı.

Üzerinde yarasa işlemesi olan çakmağını bir çırpıda yakıverdi ve sigarasını tutuşturdu.

Sigarasına uzun uzun baktı.

Dertleri de sigara gibi yanıp kül olsaydı keşke...

Akşamını yine zehir olarak geçirecekti belliydi.

Sadece geceye bakmak istedi ve düşünceler içerisinde penceresinden dışarısını seyretti.

Yarasa'yı takip edip izleyen de vardı elbet.

İntikam alınması gereken çok can ve acı vardı.

Uzakta ona bakıp sırıttı. Bu sırıtma kesinlikle mutluluktan değildi aksine gelecekte Yarasa'nın gazabındaki ateşten korkuyordu.

Onu ayakta tutan tek şey öfke ve intikam arzusuydu.

Ağzından düşüncesizce şu cümleyi döktü karanlıktaki korksada korkusunu ustaca gizleyen adam.

"Yarsa, bu gecelerden birinde senin ölüm haberini aldığım işte o zaman bu savaş sonlanacak."

Ufak endişe dolu kıkırtısıyla ellerini pantolonunun cebine sokarak arkasını döndü ve ilerde park ettiği arabasının yanına gitmeye başladı.

BENİMSİN!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin