VAVEYLA (TAMAMLANDI)

15. Bölüm

Multimedya: Alya

☘

Savaş'ın okuduğu şiirle kafamı geri çektim. Gözlerindeki pişmanlık en uzak mesafeden bile ayırt edilebilirdi.

"Şey, ben uyuyacağım." diyerek kollarından kurtulduğumda koşar adım yatağa girdim.

Savaş'ın odadan çıktığını duyduğumda derin bir nefes aldım. Elim hemen kalbime gitmişti.

Daha öğlen olduğu için uykum yoktu. Ne diyeceğimi bilemediğimden hemen yatağa atmıştım kendimi.

Sırtımı yatak başlığına dayadım ve oturmaya başladım. O sırada kapı çaldı. Gelen Deniz'di.

"Deniz!"

Yataktan kalkıp ona sarıldığımda o da hemen karşılık verdi.

"Çok özledim."

"Ben de. Duru'da gelir birazdan."

"Duru mu? Hani biz cezalıydık?"

"Bir şekilde ikna ettik diyelim."

"İyi bakalım, öyle olsun."

Deniz'le havadan sudan konuşurken Duru odaya girdi.

"Yengelerim! Ne yapıyorsunuz?"

"Hayırdır, bu neşenin bir sebebi var mı?" diye sordum kaşlarımı kaldırarak.

"Var tabiki!"

"Neymiş o?" dedi Deniz merakına yenik düşerek.

"Yiğit'le konuşuyoruz! Yani mesajlaşıyoruz!"

Deniz'le ikimiz kaşlarımızı çatmıştık. Hani bu çocuğun sevgilisi vardı?

"Bakmayın öyle. Ayrılmışlar!"

Duru ayağa kalkıp dans etmeye başlayınca Deniz'le kahkaha patlattık. O sırada Duru şifonyerin üzerinden Savaş'ın parfümünü aldı. Yatağın üstüne çıktı ve mikrofon yaparak konuştu.

"Herkese white chocalate mocha, sana tuzlu türk kahvesi yiğidim!"

"Manyak mısın sen?"

"Hazır mısınız sıradaki geliyor."

"Hazırız!" dedim heyecanla. Bu kız evdeki tek motivasyonumdu.

"Belki fizik kitaplarında yazmaz ama, sensizlik de kaldıramadığım kuvvetlerdendir."

Deniz ve benim alkışlarımla Duru saçlarını savurarak selam verdi.

"O gece bardan sonra sahile gittik. Uzun uzun konuştuk."

"Barda ne işi vardı onun?"

"Kapıda abimlerle karşılaşmış. O da bara geliyormuş."

"Seni kurtarınca mutlu olmuşsundur tabii." dedi Deniz kıkırdayarak.

"Mutlu olmaz olur muyum? Hemen davetiye modellerine bakmaya başladım."

"Oha Duru, daha sevgili bile değilsiniz." dedim gözlerimi devirerek.

"Siz sanki abimle sevgiliydiniz."

"Kızım ne alakası var ya? Aynı şey mi?"

"Değil mi?" diye sordu Deniz.

"Ya konu ne ara bana geldi?"

"Tamam tamam kızma. Yeni gelin." dedi Deniz kıkırdayarak.

"Yeni gelin demek ha? Evlenince görürüm ben seni."

"Rüzgar abim Savaş abim gibi öküz değil ki. Bence Deniz ablaya bir şey olmaz."

"Orası öyle tabii. Savaş'tan daha öküz bir tane daha insan yoktur İstanbul'da."