Little pervert | Yoonmin

fifteen

Jimin'in ayağı tamamı ile iyileşmiş ve ikisi de rutin hayatlarına çoktan dönmüştü. Büyük olan akşama hatta bazen sabaha kadar şirket işleri ile ilgilenirken küçük olan ise derslerine yoğunlaşmış konusu olmayan şeyleri dahi öğrenmişti. Zaten zeki bir çocuktu elinde fırsat olması, onu resmen dahi yapmıştı. Nihayet akşam Yoongi eve erken gelmişti.

"Jimin?"

Herhangi bir ses duymadı. Küçük olanın uykuda olduğunu düşünerek gelirken aldığı pizzaları tezgaha koydu ve küçüğünün odasına gitti. Masada yığınla test kitapları, yorgunluktan olduğu düşünülen sesli bir horlama... Yoongi bunları görse de şuan, küçüğünün dağınık saçlarına ve tatlı yüzüne daha çok odaklanmış, sadece buna dikkat etmişti.

"Mh Yoongi"

"Hıh?"

Yoongi inleme karşısında telaş yapmış ve hızlı bir şekilde odadan çıkmıştı. Koltuğa uzanarak televizyonu açmış, olayı düşünmemek için uğraş vermişti.

"Ah geldin mi?"

"Evet. Aç mısın?"

"Biraz.."

"Hadi yiyelim o zaman. Biraz soğumuş olabilir ama bize pizza aldım."

"Yorulmuş olmalısın, beni niye bekledin?"

"Uyandırmak istemedim. Sorun değil hadi yiyelim artık."

Yoongi'nin gözü küçük olanın üyesine gidiyordu. Uykusunda onunla ilgili ayıp şeyler görmüş olacak ki üyesi eşofmani üzerinden belli olacak hale gelmişti. Hafifçe sırıttı.

"Çok çalışıyorsun Jimin. Biliyorsun ki benim senin haricinde bir yakınım yok. Şuan ki şirketin varisi olabilirsin. Kendini zorlamana gerek yok."

"Aslında kendimi sana karşı mahçup hissediyorum ve bu his sadece ders çalışırken azalıyor."

"Mahçup? Ah. Pekâlâ."

Büyük olanın yüzü düşmüş, iştahı kesilmişti. Ne yaparsam yapayım asla beni ailesi olarak görmeyecek diyordu kendi kendine.

"Yoongi?"

"Efendim."

"Sende çok çalışıyorsun hatta beni daha iyi yaşatmak için istemediğin bi mesleği yapıyorsun. Hata yapmaktan korkuyorum, senin için mükemmel olmak istiyorum. Geçmişimi unutturmak, unutmak istiyorum."

Küçüğü sözünü göz yaşı ile  bitirmiş, ellerini yüzüne kapatarak devam etmişti ağlamaya.. Yoongi küçüğüne sarıldı kulağına sürekli "her şey iyi olacak" "yanındayım ben" gibi şeyler söylüyor, sakinleştirmeye çalışıyordu. Küçüğü kafasını kaldırdı ve göz göze geldiler, sessizlik oluştu Yoongi Jimin'in dudaklarına yöneldi. İkisi de tedirgindi. Bir şeyler hissetmediğin birini öpmek kolaydı oysa ki. Küçüğü kendini geri çekti. Yapamazdı... Böylesine iyi bir adama aşık olamazdı. Bencillik yapmak zorundaydı. Belki yeniden eski hayatına dönmek zorunda kalmamak  belki de terk edilmemek için. Bilmiyordu. Emin olduğu tek şey, sevginin veya aşkın biten bir şey olduğu gerçeğiydi.

* +25 voteye yb *