six

5.1K 348 94
                                        

Jimin telefonuna gelen ilk aramayı gördüğü zaman heyecanlandı. O, internet üzerinden tanıştığı arkadaşlarından bekliyordu ilk aramasını. Fakat arayan kişi Yoongi olmuştu.

○○○

"Arkadaşlarım ile mesajlaşmak her zaman çok zor olurdu. Şimdi ise okula gitmeyi beklemem gerekmiyor."

"Okulda gerçekten arkadaşın var mı?"

"Hayır. Okuldaki çalışma odası sayesinde konuşuyordum."

"İnternet üzerinden tanıştığın insanlara güvenmemek lazım. Biliyorsun dimi?"

"Çok yanlış. O insanlar bana çok yardımcı oldu. Yüz yüze gördüğüm insanlarla yakınlaşmak istiyorum. Bu yüzden sadece internet üzerinden arkadaşlık kurabilirim."

..

"Öyle bakma. Sana tecavüz edecek değilim. Karşılıklı şeyleri ve istekli insanları severim."

Yoongi az önce çok kızgın olmasına rağmen Jimin'in yanında kızgınlığının geçtiğini fark etmişti. O, bel altı esprileri sevmese de Jimin'in ki komik bile gelmişti.

"Ee neden izin aldın? "

"Aslında uzun bir süre izin aldım."

"Fakat derslerde dinlemek kitaplardan defalarca çalışmaktan çok daha kolay."

"Biliyorum Jimin. Hocalarını ayarlarım. Endişe etme. Aslında sana bir şey söylemek  istiyorum."

"Tabi."

"Bu okula devam etmeni istemiyorum. "

"Fakat efendim eğer ki siz beni bırakırsanız ben ne yaparım?"

"Jimin zaten artık burslu değilsin. Sadece okulda fazla etiket oldun bu hoşuma gitmiyor. Aynı zamanda ben şirkete dönmeyi planlıyorum. Sen de evde eğitim görürsün?"

"Okulu bende sevmiyordum."

"O zaman anlaştık?"

"Boşuna ücret ödediniz."

"Dert etme Jimin."

Yoongi parasını savuran biri değildi. Fakat son zamanlarda para, ona değerli gelmiyordu. O, şirketi her ne kadar sevmese de babasının vasiyeti yüzünden buna mecburdu. Babası beş yıl içerisinde şirkete gelmezse mirastan men edileceği konulu bir yazı bırakmıştı ardında. Yoongi ilgilenmek istemese de Jimin'e güzel hayat sunmak için gitmeye karar vermişti. Hem okulda ki konuşulanlar Jimin'in evde kalması için bir sebep olmuştu.

○○

Yoongi gözlerini araladığı zaman Jimin'in onu izlediğini fark etti. Gözlerini geri kapatarak ne yapacağını öğrenmek istedi. O, Jimin'i yeni yeni tanıyordu. Sadece acıma duygusu ile almıştı evine. Tabi ki de hemen güvenemezdi. Jimin, uyuyan bedene yaklaştı. Kafasını omzuna yaslayarak uzun bir süre bekledi. Yoongi küçüğünün ağladığını çıkan boğuk ses ve omzunda oluşan küçük  ıslaklık sayesinde anlamıştı. Gözlerini açmak istedi fakat merak etti. Jimin kısık bir sesle devam etti.

"Gerçekten çok teşekkür ederim Min Yoongi. Ah şey bunu sana asla itiraf etmeyeceğim ama her sabah mektup bırakan çocuk, bir anda neden kesti biliyor musun? Çünkü onu patakladım. Sana aşık olduğum için yaptığımı düşünme. Sadece sana çok minnettar kalmıştım. O yüzden. Ama artık gitmem lazım. Kendimi yük hissetmek, başkasına ait olan parayı harcamak.. Bunlar bana göre değil. Hem sen beni zaten bırakacaksın. Başıma bir kaç kez geldi. Eski hayatıma dönüyorum. İşlerimden izin alıp ev sahibine geri döneceğimi zaten söylemiştim. Endişe etme. Ah birde giderken masa lambasını götüreceğimi zaten sana söylemiştim. Telefonu bırakacağım ama masa lambası benim! Elektriğim çoğu kez kesiliyor ve ders çalışmak çok zor oluyor. Bu yüzden bu beni çok mutlu etti. Teşekkür ederim Yoongi. Güzel bir tatil geçirdim. "

Jimin, biraz daha doğruldu ve aklına gelen son şeyleri söylemek istedi.

"Yanında olduğum süre içerisinde hiç kimse ile birlikte olmadım. Bu kulağa kolay gelebilir fakat alışkanlık haline gelmiş bir şey kolay kolay bırakılmaz. Ben zaten bırakmadım. Ara verdim. "

 Little pervert | YoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin