Gece boyu uyku uyuyamamıştı Aditi sabaha karşı düşüncelerinin verdiği yorgunluktan uyuya kalmıştı. Nanhe'nin ayak sesleri uyandırmıştı onu uyandığını görünce yanına yaklaştı. Heyecanla karışık tedirginlik vardı yüzünde ''Kalk toparlan bugün bu şehri terk edeceğiz.'' dedi. Aditi belirsizlikle kafasını salladı. Nanhe Aditi'nin önünde diz çöktü ellerini ovuşturuyordu gözlerine baktı derin derin ''Her şeye en baştan başlayacağız tertemiz çok paramız olacak buralardan da çekip gideceğiz. Sana söz veriyorum her şey çok güzel olacak. Önce güzel bir tatil yapacağız sen nerede istersen denize kıyısı olan her yere gideceğiz.'' boynunu eğerek dedi bunları. Aditi sadece gülümsedi korkuyordu ama belli etmemeliydi. Hava düne göre daha serindi hemen ayağa kalktı Nanhe'nin aldığı sweati geçirdi üzerine. Nanhe çoktan dışarı çıkmış kapıda onu bekliyordu. Son kez baktı birlikte yaptığı bu harabe eve. Bir daha buraya gelmeyecekti. Dünden yağan yağmurun çatıda biriktirdiği su, yavaş yavaş damlıyordu odanın orta yerine. Burada çok fazla kalmışlardı çok fazla anısı birikmişti ''Hoş çakal anılarım,sığındığım yatağım sizi özleyeceğim ama bir daha gelmeyeceğim.'' yarım gülümsemesiyle uzun uzun baktı. Hiç bir şey almadılar yanlarına artık zengin olacaklardı her şeyin en iyisini alacaklardı. Aditi kapı yaptığı örtüyü kaldırıp dışarı çıktı. Gökyüzü bulutluydu içleri gibi kapanık. Nanhe'nin yanına yürüdü bugün kahvaltı yoktu ikisininde tek düşündüğü teslimatı yapıp gitmekti. Kapının önünde beklerken beyaz eski bir araba geldi. Aditi arka koltuğa Nanhe şoför koltuğunun yanına oturdu. Yanında ki çocuğu tanımıyordu. Sadece Nanhe'ye selam verdi. Aralarında konuşuyorlardı Aditi ise konuşmaları dinlemiyor yoldan geçen insanlara bakıyordu. Tek istediği bu insanlar gibi normal hayatı olmasıydı.
Eski yıkık dökük işletime kapatılmış fabrikaya girdiler. Arabadan inip orada toplanan topluluğa doğru yürümeye başladı Nanhe ve arkadaşı Aditi ise arabanın yanında durup onları izledi. Aralarında en yaşlı ve düzgün giyinimli biri duruyordu ne yapacakları gerektiğini tek tek herkese anlatmaya başladı. Malların sahibi bu adamdı yüzü sürekli gülüyordu birazdan olacaklardan habersizce. Ağzında kocaman herkese ikram gibi kendi sardığı ya da sardırdığı sigaraları ikram etti. Nanhe de almıştı bir tane. Adam Aditi'yi gösterir gibi bir şeyler söyledi Nanhe ona bakıp hayır olarak kafasını salladı. Uzun bir süre herkes beklemeye başladılar. Bir kaç dakika sonra büyük bir gürültüyle binanın kapısı açıldı.Binaya kocaman bir tır girdi ardından kapılar tekrar gürültüyle kapatıldı. Tırın içinden bir çok adam indi bunlar malları taşıyacak hamallar olmalıydı.Mallar binada saklanıyordu saklandığı yerden çıkarılıp tek tek itinayla kamyona yüklenmeye başladı.Bir kaç adam Nanhe'yle birlikte malları sayıyorlardı diğerleri de başında durup kontrol ediyordu.
Nanhe mutlu gözüküyordu bu işten zevk almasa da para için yapıyordu bunu. Bugün her şey bitecekti son kez yapacağına dair söz vermişti Aditi'ye yeni bir hayat kuracaklarına her şeye yeniden başlayacağına dair söz verilmişti.Az sonra olacaklardan habersiz işin bitmesini bekliyordu. Aditi sürekli içinden dua ediyor sürekli etrafı gözetliyordu her çıkan gürültüde yerinden sıçrayıp korkuya kapılıyordu. Polis ne zaman gelecekti bilmiyordu ama bir an önce bu işin bitmesini umuyordu. Fark etmemişti Nanhe dibinde bitmişti ''Solgun gibisin bir şey mi var'' dedi. Aditi çok belli ediyordu elinde değildi ama Nanhe vardı yanında korkmuyordu. Sahte gülümsemesiyle ''Hayır düşünüyorum sadece tatilimizi, nereye gideceğimizi,nerede yaşayacağımızı.... Hemen gidelim olur mu?Durmayalım buralarda lütfen.'' dedi yalvarırcasına. ''Dur ya bu ne acele gideceğiz tabi ki gideceğiz en güzel yerlere bunun için buradayız şu iş bitsin ilk uçakla gideceğiz.'' diye Aditi'nin ellerini tutarak sakinleştirdi. Uçak mı Aditi hiç uçağa binmemişti. Hep yeryüzünden izlemişti gökyüzünde süzülen uçakları nasıl bir duyguydu uçakla uçmak. Yeryüzü nasıl gözüküyordu oradan cam kenarına oturmalıydı. Sanırım bu konuda Nanhe'yle kavga edeceklerdi. İstemsizce gülümsedi. Heyecanlanmıştı uçağa binecekti. Ayakta durmaktan yorulmuştu arabanın kapısını açıp içine oturdu. Nanhe'yi izlemeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Muson
RomanceBir devir kapanıyor. Yürüyorum sokaklar boş bugün herkes törende olmalı.Kaldırımlar da sararmış yapraklar var.Kocaman iri yapraklar.Üzerimde taba rengi parka hava serin ama parka giyilecek kadar değil..Sanki yürümüyorum adım attığımı hissetmiyorum,u...