KISS NOW -TAEJİN-

KISS NOW -23-

Alarm sesiyle Jin uyandı. Taehyung'un hala uyuduğunu fark ettiğinde gülümseyip ona baktı uzun uzun. Bu çocuğun her halini seviyordu. Ayaklı porno oluşu, Jin'i her seferinde öpüşü, elleyişi... Jin durdu. Aklına Taehyung'un sapıklığı dışında bir şey gelmeyince kaşlarını çattı. Bu çocuk sapıklık dışında bir bok yapmamış mıydı yoksa Jin'e mi öyle geliyordu?

Taehyung'un gözlerini araladığını fark ettiğinde Jin hızla onu aşağı itti. Taehyung yere düşüp acıyla bağırırken Jin de kalktı yataktan.

"Ne zaman seni, beni izlerken yakalasam sonum yer oluyor."

Jin, Taehyung'a gözlerini devirdi. Aynanın karşısına geçip kendine bakarken konuştu.

"Kendi yakışıklı suratım varken neden seninkine bakacakmışım?" diye söylenirken Taehyung ayağa kalkıp Jin'in yanına doğru geldi. Aynanın karşısına geçtiğinde Jin istemsizce gözlerini kendi yüzünden çekti. Gözleri, Taehyung'un 'yakışıklı' suratına odaklanırken yutkundu.

"Bak," dedi Taehyung kendisini inceleyen Jin'e. "Gözlerin bile bana odaklanıyor. Oldukça yakışıklı olduğumu kabul etmelisin."

Jin gözlerini kırpıştırdı. Aksini söylemek istese de yapamadı. Gözlerini Taehyung'dan çekmeye çalışırken konuştu.

"Belki..." dedikten sonra kuruyan dudaklarını ıslattı. "Biraz?"

Taehyung gülerek Jin'in yanaklarını tuttu. Jin'in dudaklarının balık gibi görünmesini sağlayacak kadar yanaklarını sıktı. Jin'in şişkin dudakları üst üste bindiğinde Taehyung yavaşça öptü onları.

"Gerçekten..." dedikten sonra Jin'in yanaklarını bıraktı. Burnunu Jin'in burnuna sürttükten sonra o güzel ses tonuyla devam etti. "Birazcık mı yakışıklıyım gözünde?"

Jin kapattı gözlerini. Taehyung'a karşı dürüst olacaktı. Uzun zaman önce aralarındaki duvarı kırmıştı zaten Jin. Şimdi kırılan duvardan arda kalanları temizleme vaktiydi.

Alnını Taehyung'un alnına yasladıktan sonra sessizce konuştu.

"Bir tarafa ayna diğer tarafa sen koysalar, yıllardır övündüğüm yüzümü siktir eder, saatlerce seni izlerim."

Taehyung hafifçe gülümserken Jin de gözlerini araladı.

"Sen uyurken güzelliğin kat be kat artıyor. Sen sonsuza kadar uyusan ben seni sonsuza kadar izlerim. Öyle bir güzellik seninkisi..."

Taehyung yutkundu. Jin'i böyle gördüğü zamanlar o kadar azdı ki... Kendi duygularını tamamen ortaya çıkaran Jin, Taehyung'u yakalıyordu. Normalde salak olan bu çocuk, bazen o kadar içten oluyordu ki, Taehyung mutlu oluyordu. Jin, güzel anlarda güzel şeyler söylüyordu.

"Ya senin güzelliğin?" dedikten sonra Taehyung, Jin'in burnunun ucunu öptü.

"Mükemmelliyetin resmedilemez; şiire dökülemez. Kalbinin güzelliği yüzünle eşdeğer."

Taehyung cümlesine noktayı Jin'in dudaklarıyla koydu. Jin'in güzel dudaklarını keşfe çıktı Taehyung. İkisi de yavaştı bu sefer. İkisinin de öpüşünden duygu akıyordu.

Taehyung hafifçe geri çekildi. Alnını Jin'in alnına yaslayıp yavaşça konuştu.

"Okula gitmesek mi bugün?" dediğinde Jin'in aklına bugün okul olduğu yeni geliyordu. Gözlerini kocaman açıp Taehyung'u itti.

"Geç kalacağız, çekil önümden!"

***

Jin ve Taehyung sınıfa girdiklerinde Namjoon sınıftaydı. Geometri test kitabının üstüne kafasını koymuş öylece duruyordu. Jin kaşlarını çatıp Namjoon'un yanına ilerledi.