KISS NOW -TAEJİN-

KISS NOW -27-

"Birinci soru ne?"

Jin, arkasından kendisini dürten Jimin'e gözlerini devirdi. Hocaya çaktırmadan ona doğru döndü ve sessizce konuştu.

"Benden kopya isteyecek kadar mı düştün ulan?" dediğinde Jimin gözlerini devirip yanındakini dürttü. Jin'in yaptığı zaten yanlış olurdu.

Lise hayatlarının son yazılılarına giriyorlardı. Şu an Matematik sınavı oluyorlardı. Öğleden sonra ise Edebiyat vardı.

Jin, Namjoon'u dürttükten sonra yavaşça ona yaklaştı.

"Namusun gibi sarılmasana şu kağıda!" diye sessizce azarladıktan sonra Namjoon kağıdını Jin'e açtı. Fakat öğretmenden o kadar korkuyordu ki, elleri titriyordu.

Jin ise Namjoon salağının bu hallerini umursamadı. Her zaman yaşadıkları bir şeydi bu. Namjoon korkar, Jin kopyasını çekerdi.

Jin anlamadığı sayıları kağıdına geçirirken oldukça hızlıydı. Namjoon tüm sırayla beraber titremeye başladığında Jin, ona bir tane yapıştırdı.

"Korkudan okulu salladın, amk Namjoon'u!"

Jin, Namjoon'u azarlarken öğretmen o ikisini fark etmiş, yanlarına gelmişti. Jin'e ters bakışlar atan öğretmen kollarını göğsünde birleştirdi.

"Seokjin, arkadaşını rahat bırakacak mısın yoksa kağıdını alayım mı?"

Jin, Namjoon'a kötü bakışlar attıktan sonra kağıdını Namjoon'un sırasından çekip kendi sırasına çekti. Öğretmen yazılı bitene kadar onların sırasında dururken Jin içinden binlerce küfür yağdırıyordu. Muhtemelen yine dersten kalacak, hocalardan not istemek için onlara ne kadar yakışıklı olduğundan bahsedecekti. En son Jin'in konuşmasını istemeyen öğretmenler ona 100-100 verip gönderecekti. Başka çaresi yoktu.

Kağıtlar toplanırken Jin, Namjoon'a en balgamlısından bir tükürük yolladı.

"Seni arkadaş olarak kabul ettiğim günü farklı pozisyonlarda 88 kere sikeyim emi, amk Namjoon'u!"

Bütün sınıf bir anda kahkahaya boğulurken öğretmen, Jin'in küfüründen sonra şok olmuş bir şekilde elindeki kağıtları düşürdü. Jin, muhtemelen müdüre gideceğini düşünüp kendini son hız dışarı attı.

Diğer derse geçtiklerinde öğretmen yazılıları okumaya başladı. Bu süre zarfında boş oldukları için Jin sevgilisinin yanına koşmuş, onunla sohbet ediyordu.

"Kim Namjoon, 98."

Öğretmenin söylediği şeyler Jin şok olmuşçasına ayağa kalktı. Kafasını iki yana sallayıp ellerini yanaklarına koyup ağzını beş metre açtı.

"Hocam, derslerde zeki ama onun dışında her şeyde geri zekâlı olan canım arkadaşımın iki puanını nerden kırdınız?"

Öğretmen gülerek kafasını iki yana sallarken diğer kağıdı okudu.

"Sen kendi kağıdından kırılan 70 puanın hesabını sor bence, Seokjin."

Jin kaşlarını çattı. Sınıfa doğru konuştu.

"Kaç aldım yani ben? Yüzden yetmişi çıkarın biriniz."

Sınıftan biri Jin'e acı gerçeği bağırırken Jin sırasına pat diye oturdu. Yine otuzun üzerine çıkamamıştı.

Öğretmen diğerlerinin de notlarını okuduktan sonra Taehyung'un sırası geldi.

"Kim Taehyung, 31."

Jin kıkırdadı.

"Taehyung'a cuk diye oturmuş bu puan."

Taehyung, Jin'e gözlerini devirirken Jin dilini çıkardı. Fakat Taehyung, onun dilini yakaladığında Jin dili dışarda bağırarak Taehyung'a vurmaya çalıştı. O sırada zil çaldı ve öğretmen koşar adımlarla bu ahırdan çıktı.