Baekhyun elleriyle yüzünü sıvazladı. Sinirliydi. Aklına geldikçe bir an önce gidip boğazına dayanmak istiyordu. Daha 20 yaşındaydı ama bu intikam ateşi bütün bedenini sarmıştı.
"Bana bak yenge! Eğer ki ben bu adamı öldürmezsem kendimi öldüreceğim!" Yengesi ayağa kalkıp yanına gitti. Ellerini omuzlarına koyup konuştu.
"Sakin ol baekhyun. Her şeyin bir yeri ve zamanı var. Şimdi sakince otur ve düşün ne yapabiliriz. Koreden gideli yıllar oldu. Herkesin dilinde ünlü iken şimdi dillerde değil yerlerdeyiz" baekhyun ellerini beline koymuş yengesini dinliyordu.
"Haklısın yenge. Onları bu sefer ben burdan süreceğim! Onları adı yok olacak bu evrenden!" Baekhyun ve yengesi açılan kapıya döndüler.
"Neler oluyor burda?" İçeri baekhyun'un anneannesi girmişti.
"Anneanne! Artık koreye de döndük. Bunların soyunu kurutma zamanı gelmedi mi?" Kadın gülüp sandalyesine oturdu.
"Geldi oğlum. Geldi fakat şimdi değil. Biraz daha bekleyeceğiz. Buraya geldiğimizi bilmeyecekler. Ve onların kanlarına girerek hayatlarını yok edeceğiz" kadın ellerini cebine atıp sigarasını çıkardı.
"Ne zaman anneanne ben bunca yıl bekledim daha fazla bekleyemicem" belinde ki silahı çıkarıp eline aldı.
"Onu yerine koy baekhyun. Bir planım var. Bu chanyeol şirketin ceo'u deil mi? Baekhyun seni oraya sokacağım" baekhyun şaşkın şaşkın anneannesine bakıyordu.
"Ben mi? Ya beni tanırsa? Oraya girdiğim gün onu ölüdürürüm ben" yengesi araya girdi.
"Ankadım ben baekhyun. Oraya gireceksin ve inlerini çökerteceksin. Anne senden fenası yok" anneanne gülüp ayaklandı. Baekhyun'a son kez bakıp yanağını okşadı.
"Kız kılığında sekreter olarak gireceksin baekhyun" duyduklarını tekrar algılamaya başladı adam.
Yıl 1995 23 ağustos
"Baekhyun annen nerde oğlum?" Baekhyun elindeki uçağıyla koşarak anneannesine koşuyordu.
"Bilmiyorum anneanne. Dışarı çıkmışlardı en son" annenanne hızla adamlarına seslendi.
"Arabayı hazırlayın gidiyoruz" evden hızla çıkıp parkların konağına gitti. İçeriden bağıtış sesleri geliyordu.
"Ona dokunursan seni yakarım! Duydun mu beni!" Bay park bayan byunu almış başına silah dayıyordu.
"Ne olurmuş dokunursam bay byun? Kan mı çıkar? Yoksa o minik oğlun annesiz mi kalı?" Sinirden küplere binmişti bay byun.
"Bak dokunma ona konuşarak anlaşabiliriz" bay park silahı daha da kavramıştı. Anneanne arkadan bir adam ayarlayıp bay park'ı vurdurmuştu. Bayan byun çığlık atarak kocasının yanına koşmuştu.
Bayan park koşarak kocasına sarıldı.
"Tanrı belanızı versin sizin! Bunu çok ağır ödeyeceksiniz!" Chanyeol merdivenlerden izliyordu.
"Anne babama noldu" bay byun gülerek chanyeol'e baktı.
"Baban öldü chanyeol. Buraya kadarmış. Karıma sahip olmanın bedelini ağır ödedi!" Chanyeol yerdeki silahı alıp bay byuna doğrulttu. Patladığında bay byun yerde yatıyordu. Daha sonra bayan byuna tuttu.
"Babam sizin yüzünüzddn öldü. Sizde öleceksiniz!" Silah tekrar patladığında bayan park çığlık atıp oğlunun elinden silagı aldı.
"Annem sen ne yaptın?" Bir yandan ağlıyor bir yandan da silahtaki izleri tamizlemeye çalışıyordu. Anneanne ordan kaçmıştı.
Elini vurmadan bay byun'un eline sıkıştırdı. Tamamen olayı onlara çevirmişti.
"Sana üzülüyorum ama hak ettiini aldın bay park!" Kadın çocuğunun da elindsn tutup villadan adamlarla birlikte çıkmıştı.
Yeniden başlayacaklardı. Hiç bir şey olmamıi gibi. Kimseyi hayatlarına sokmadan.
Şirketin başına bayan park geçti. Chanyeol büyüyene kadar şirketi ayakta tutmalıydı.
"Bu şirket artık senin oğlum. Babanı unut. Baban yok senin. Artık sadece sen ve ben varız" içeri girip konferans salonuna topladı herkesi. Chanyeol'ü koltuğa oturtup yanında kendi oturdu.
"Herkese merhaba! Şirketin yeni patronu benim artık! Bay park gitti. Benden sonra oğlummalacaktır şirketi. Şimdi bay park'ın asistanı odaya gelsin ve bana her şeyi bir bir anlatsın!"
-phiochanbaek-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
αmσr fαlsσ || chαnвαєk
Fanfiction✎Poi Yapım Sunar Baekhyun intikam için yanıp yutuşan kalbini söndürmek için ilk adımı atmıştı. Yerle bir olmuş adama bir de o vurmuştu. Tek isteği ailesinin son vasiyetini yerine getirmekti. 'Chanyeol'ü her şeyiyle almaktı' © Tüm hakları saklıdır 27...