"Hey! Daha okul bitmedi, nereye böyle acele bir şekilde?" "İşlerim var Kyungsoo, daha sonra konuşuruz." Sınıftan acele bir şekilde çantamı almış ve okuldan çıkmıştım.
Aklımda ki düşüncelerle durakta otobüs beklemeyi bile es geçerek, bir anda hızlı adımlarla yürürken kendimi evin yolunda bulmuştum.
Aklımda Hoseok'un söylediği saklambaç, küçükken, sobe kelimleri birbiri arkasına sıralanırken ben hala neler olduğunu kavramaya çalışıyordum.
Eve geldiğimde sert yumruklarla kapıya dayanmış ve açılmasını beklemiştim. Annem telaşlı bir şekilde kucağında kardeşim kapıyı açtığında bir süre bu kadar sert bir şekilde kapıya çaldığıma pişman olmuştum.
İçeriye doğru geçip çantamı bir köşeye bıraktıktan sonra iki elimi dizlerimde birleştirip cümlelerimi toparlamaya çalışmıştım.
"Yoongi sen iyi misin? Okuldan erken geldin ve sinirlisin? Bir şey mi oldu? Kavga mı ettin?" Derin bir nefes aldıktan sonra gözlerimi annemin gözleriyle buluşturmuş ve kelimelerimi teker teker sıralamıştım.
"Anne, sana böyle bir şeyi ilk soruşum. Ve umuyorum ki, doğru söylersin, son olur." Annem soru soran gözlerini bana bahşederken konuşmak adına dudaklarımı ıslattıktan sonra kıpırdatmıştım.
"Hoseok'u, daha önceden tanıyor musun? Hayır, hatta tanıyor musunuz?" Annem bir süre şoka girmiş bir şekilde bekledikten sonra kelimelerini sıralamaya çalışmış, fakat heyecandan ancak yarım yamalak konuşabilmişti.
"Ya-yani bu nereden çıktı şimdi, bir anda?" "İlk ve son soruşum, anne. Bana lütfen doğrusunu söyle. Lütfen." Annem derin bir nefes aldıktan sonra, gözlerinde oluşan yaşları belli etmemek adına kendine çeki düzen vermeye çalışmış ve ellerini, ellerimde birleştirerek konuşmaya başlamıştı.
"Yoongi, aslında babanla birlikte bunu sana çok açıklamayı düşündük ama konusunu nasıl açacağımızı bilemedik. Sen, Hoseok ve diğer çocuklar. Hepiniz küçüklükten beri tanışıyordunuz. Aynı ortamda büyüdünüz, aynı mahallede. Hoseok, eşcinsel olduğunu ortaokulda fark etmişti. Babanla bende senin öyle olmandan çok korkuyorduk, ama seni ondan her uzaklaştırmak istediğimizde sen ona daha da çok bağlanıyordun. Aranızda o kadar güzel bir bağ vardı ki, o kadar kuvvetli. Bizim seni ondan her çekişimizde, sen ona dahada itildin. Bizden uzaklaştın, ona gittin. Aynı mıknatısın zıt kutupları gibiydiniz. İkiniz birbirinizden çok farklı olmanıza rağmen, ne kadar sizi birbirinizden isteksekte siz hep birbirinize yapıştınız. Daha sonra saklambaç oymadığınız bir gün, sen saklanan çocukları yakalamak için öylece gezerken bir anda kayboldun. Diğer çocuklar gelip senin evde olup olmadığını soruyorlardı, bizde telaşlandık. Bulamadık seni. Boynunda bir kolye vardı, kaybolduğun zaman bulan kişinin bize ulaşabileceği numaralar yazıyordu. Çünkü çok unutkandın, aslında bir o kadar da mükemmel bir zekaya sahiptin. İkisi bir arada nasıl oluyor bilmiyorum. Her neyse, biz seni ararken Hoseok'un annesi beni aradı. Sen benim için o kadar önemliydin ki, çünkü sana o kadar zor sahip oldum ki. Hamileyken birçok zorluk atlattım. Sana olan sevgimden, küçücük çocuğa, Hoseok'a dahi olan sinirimi ailesine de yansıtmaya yemin etmiştim. Çünkü onun yüzünden kaybolmuştun, saklambaç Hoseok'un en sevdiği oyundu, ve ben ondan nefret etmiştim. Annesi ısrarla aramaya devam ettikçe ben en sonunda açtım, yanında senin olduğunu söyledi. Ama farklı bir şey vardı, sürekli Hoseok'lara giden sen, onun annesini tanımadığını söylüyordun. Hoseok'a dair her şeyi, ama her şeyi unutmuştun. Seni almaya geldiğimizde başında Bayan Shin'in yapmış olduğu pansuman vardı. Başını bir yere vurmuşsun, senin söylediğine göre. O günden sonra bir daha Hoseok'u, ve ona dair olan hiçbir şeyi hatırlamadın. Bizde seni, ondan korumak için taşındık. Ve bir daha asla haber almamana özen gösterdik."
Sertçe yutkunduktan sonra anneme acı dolu gözlerle bakmıştım. "Gerçekten mi? Benden, benden bunu nasıl saklayabilirsiniz? Anne.." Daha fazla konuşmama devam edememiş ve çantamı da alıp odama geçmiştim.
Geride bıraktığım tek şey, benden binlerce kez özür dileyerek ağlayan annem olmuştu.
Bu ne sikimsonik bir bölüm oldu böyle dismslemdme
Neyse umarım aklınızda ki soru işaretleri biraz da olsa silinmiştir, mwuah :d
ŞİMDİ OKUDUĞUN
lavinia & yoonseok.
Fanficaynı hikâye, farklı seçimler. ✉&düz yazı. ✉not: açıkçası bir miktar beyin yakıyorum burada.. ufak tefek yanlışlarda var ama ilk yazdığım fic olduğu için umarım mazur görürsünüz. saygılar.