Su ve Game Üniversitedeki ilk günleri için evden çıktılar. Liseden beri yakın arkadaş oldukları için aynı üniversiteye gitmek onların hayaliydi. Üniversite'ye birlikte yürüyorlardı.
"İnanılmaz sıcak ya.. Bu havada okul mu olur? Şimdi ne güzel denize girmek vardı.. Hem daha yaz bitmedi ki-"
Su Game'in sözünü kesti; "Ya bugün bizim üniversite'de ilk günümüz, biraz heyecanlı olamaz mısın?"
"Okul bitince kulübe gitsek mi?"
"Ben ne diyorum sen ne diyorsun"
Game "Oha bu çocuk bizim okulda mı okuyor?" Dedi işaret parmağını Rock'a uzatarak. Ardından diğerleri gözüktü, W4 üyeleri...
Su "Sanırım burada okuyorlar" Dedi W4'ün önlerinden geçişini izlerken.
Üniversitenin popüler oğlanlarıydı onlar. W4, dört üyeden oluşan, her üyesi muhteşem yeteneklere sahip yakışıklı erkeklerdi. Okulun en popüler çocukları olmalarının nedeni hepsinin başarılı, zengin, kibar, ve yakışıklı olmasıydı. Game durup önünden usulca geçen W4'ü izleyerek;
"Nereye düştüm ben cennete mi?"
"Ağzını kapat ağzını"
"Su ben eriyorum galiba! Bunlar bizim okulda mı cidden? O zaman ben her gün okula gelirim"
"Tabii ki her gün okula geleceksin dersin var"
"Ne dersi şunlara bak resmen yürüyen meteorlar"
"Abartma o kadar da yakışıklı değiller"
"Benden uzak dur, çarpılışına şahit olmak istemiyorum"
W4 yürürken bütün kızlar durup onların yürüyüşünü izliyordu. Bir kişi hariç;
"Aisel şu gelenler W4 mü?" Diye sordu Betty, adımlarını yavaşlatarak.
"W4 kim ya?" Aisel çantasını önüne almış, aceleyle kimliğini arıyordu.
"Ya varya hani, okulun en havalı çocukları"
"Ee ne olmuş" gözleri çantasındaydı, derse geç kalıyorlardı.
"Önümüzdeler şu an!!!"
"Ya Bet çok işimiz var daha gidip ders kaydı yaptırmamız gerek, hadi"
"Aisel!"
"Ne ol-"
Aisel'in kimliği yere düştü. Kimliğine baktığında kendisine ait olmayan bir çift ayakkabı gördü. Kafasını kaldırdı, karşısında siyah gözlükleri ve kot ceketiyle saçlarını geriye atmış Main vardı. Güneşin sıcaklığından olsa gerek ensesinden bir damla ter boynundaki main yazılı dövmeye doğru iniyordu. Main yere eğilip Aisel'in kimliğini aldı ve hızlı bir el hareketiyle kimliği elinde çevirdikten sonra Aisel'e uzattı.
"Kaybetme, lazım olur"
Aisel hala Main'e bakarken refleks olarak elini uzattı ve kimliğini aldı.
''Teşekkürler.''
'' Rica ederim Aisel''
'' Ne adımı mı? Adımı nerden biliyor? Ah bir dakika kimliğim! Doğru ya! Ne ara baktı adıma?''
Main süzülürcesine Aisel'in yanından geçti. Aralarındaki mesafe belki bir noktalama işareti kadar kısaydı. Main'in arkasından diğer üyeler geçti. Betty ise şaşkınca Aisel'e bakıyordu;
"İyi misin?"
Aisel biraz duraksadıktan sonra ''Niye iyi olmayayım tabii ki iyiyim. Derse geç kalacağız çabuk gidelim." dedi.