Kızlar alışverişi bitirdikten sonra son durak olarak Harry'nin kafesini seçmişlerdi. Bütün yorgunluklarını bir pasta ve bir çay içerek gidermek istiyorlardı. Kafeye girdiler ve geniş bir masaya oturdular. Kafede ufak tefek değişiklikler yapılmıştı. Sila etrafına bakındı ve Marchla geldiklerini gün olan dekorasyonun olmadığını farketti. Harry kızların geldiğini görünce kasadan kalktı ve kızların yanlarına geldi.
"Hoşgeldiniz!"
Betty: "Yine geldik."
Sila: "Kafeyi mi değiştirdiniz?"
Harry: "Evet aslında biraz değişiklik yaptım."
Betty: "Böyle de çok güzel olmuş."
Game: "Evet ama yine unutmuşsunuz, 'ağlayan kızlara pasta bedava' yazmayı."
Harry güldü. "Hatırlattığın iyi oldu."
Aisel: "Pasta demişken, canımız sizin pastalarınızdan çekti."
Su: "Evet bütün gün alışveriş yapıp yorulduk ve bence pasta şu an bana en iyi gelecek şey."
Harry: "Hay hay, hemen getirelim pastalarınızı."
Harry siparişleri aldıktan sonra kasa arkasına gitti ve hazırlamaya başladı. Kızlar da o sıra yarınki balodan konuşuyorlardı.
Sila: "Şimdi hepinizin kavalyesi var benim yok."
Betty: "Yalnız değilsin benim de yok."
Game gülerek; "Bende iki tane var birisini verebilirim."
Betty: "Ha ha çok komik."
Sila: "Neyse bizde Bettyle birlikte dans ederiz."
Aisel: "Ben de aranıza katılabilir miyim üçlü dans ederiz."
Game: "Siz baloya mı gidiyorsunuz düğüne mi? Halay çekin bir de isterseniz. Hem Aisel sen niye tek kalacağını düşünüyorsun ki sevgilin var. Her ne kadar küsmüş olsanızda var yani."
Aisel: "Mainle asla dans etmem."
Betty: "Sen dans etmezsen Marilyn edecek ama."
Aisel: "Umrumda değil, kiminle ederse etsin."
Game: "Burdan bakınca hiç umrunda değilmiş gibi görünmüyor."
Su: "Aisel Main sabahtan beri seni arıyor aç artık."
Aisel: "İstemiyorum."
Su: "Ama çocuğa özür dilemesi için fırsat bile vermiyorsun ki."
Aisel: "İnsanlar fırsatları olmadığında kendi fırsatlarını kendileri üretirler."
Betty: "E peki sen Sila."
Sila: "Ben ne?"
Betty: "Senin neden kavalyen yok?"
Sila: "Kavalyemi çaldılar da ondan."
Game: "Marchdan mı bahsediyor?"
Su: "March kontenjanı dolmuş bir seçenek."
Sila: "March dışında kimse bana ilgi göstermedi ki. Eğer Derly olmasaydı şu an belki de baloya Marchla birlikte gidebilirdim. Ama Derly yüzünden yalnız gideceğim."
Harry kızlar konuşurken siparişleri masaya bıraktı. Sila'nın dediklerini duymuştu ve gönlü onun tek gitmesine elvermiyordu. O gün onu ağlatan kişinin balo günü tekrar ağlatmasından korkuyordu. Ve bu sefer buna izin vermek gibi bir niyeti yoktu.
Nora ve Popsickte bugün balo için alışverişe çıkmışlardı. Popsick yorucu bir günün ardından Nora'yı eve bırakıyordu. Doh Nora'yı baloya davet etmiş ve Nora kabul etmemişti. Ama bunu Popsick'e söylememişti. Telefonu çaldı, arayan Doh olduğu için Nora telefonunu sessize aldı. Telefonu ters çevirip dizlerine koydu. Popsick Nora'nın telefonun çaldığını farketmişti.
