Her kesin bir umudu vardır. Bir savaşı,kaybedişi, acısı , yalnızlığı,
Bir hüznü ....
Çünkü herkesin bir gideni vardır ,
İçinden bir türlü uğurlayamadığı..
Yarın Berkay' ın düğünü vardı ben de çok heyecanlıydım ve Berkay' lara gidip yardıma ihtiyaçları var mı diye sordum annesi yine her zaman ki gibiydi
'Yok sen kendi işine bak'
Sesi çok sertti . Bende Berkay' ın evleneceği kızı yani Asya 'yı aradım
'Selam canım yardıma ihtiyacın var mı? '
' Yok canım hepsini bir hafta önce hallettik ama çok heyecanlıyım yarın giyeceğin kıyafeti bize getir ve bu gece burada kal lütfen sana çok ihtiyacım var '
'Tamam canım iki saate oradayım '
'Çok sağol canım arkadaşım diğerleri gelmediler"
Evi son kez kolaçan ettikten sonra kapıyı kitledim Asya'yla üniversite de tanışmıştık ve 4 lü kız grubumuz vardı diğerleriyle pek aram yok tu ve Berkay la Asya benim sayemde tanışmışlardı Berkayın mutluluğuna sebep olmam çok güzeldi çünkü o iki sefer hayatımı kurtarmıştı . Alış veriş merkezine gidip kendime göre elbiselere bakmaya başladım ve bitane buldum fiyatı da uygundu pudra pembesi ve mini bir elbiseydi
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Elbisesi)
Elbisemi alıp Asya nin evine gittim çok heyecanlıydı be de heyecanlıydım içimde çok başka duygular vardı sabaha kadar uyumamıştık ve sabah erkenden kuaföre gittik orada hazırlandık ben elbisemi ve topuklu sandaletimi giyip saçımıda maşa yaptırmıştım ve hafif bir makyaj.
gelin arabası bizi almaya gelmişti ve Berkay da çok yakışıklı görünüyordu kır düğünüydü düğün yerine gittik sanki herkes bana bakıyormuş gibi hissettim daha doğrusu herkes bana bakıyordu tek başıma otururken teklif etmek için gelen erkekleri geri çeviriyordum ve birden sırtımda bir soğukluk hissettim ve birisi sandalyeme çarpmıştı elindeki suyuda üzerime dökmüştü
'Ne yapıyorsun ya'
Kafamı arkaya çevirdiğimde gözlerime inanamadım Allah'ım bune yakışıklılıktı böyle.
'Kusura bakmayın hanım efendi garson çarpınca.. '
Başını kaldırıp bana baktığında koyu kahve rengi gözleri heyecanla büyümüştü Şaşkınca
'Sennn'
'Evet buyrun '
'Sizin isminiz Esila ydı değilmi ?'
'Evette siz nerden biliyorsunuz?'
'Ben Âzer hani üç yıl önce arabama binmiştiniz '
Hatırlamıştım nasıl unutabilirdim ki o lanet günü ama o an gözlerim ağlamaktan yorulduğu için onun yüzünü net görememiştim ve gerçekten çok yakışıklıydı.
' üç yıl oldu valla zekanız çok iyiymiş nasıl hemen tanıdınız?'
'Aklımdan hiç çıkmadın ki '
'Nasıl yani '
' yanlış anlamayin lütfen ogün arabada çantanız düşmüştü ve içindekiler dökülmüştü siz gittikten sonra kolyenizi buldum ve o günden sonra sizi aradım evinizde yoktunuz ve sonra bende yurt dışına çıktım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Kolyesi) 'Bu ince düşünceniz için teşekkür ederim kolyem yanınızda mi?'
'Olur.. ya birşey sorabilir miyim size simanız çok tanıdık geliyor ama yakın zamanda sizinle görüştüğümü hatırlamıyorum '
'İş dünyasının birinci sırasında bulunuyorum Sarsılmaz holding bir sürü dergi kapağında fotolarım var belki onları görmüşsündür'
' aa evet hatırladım. Peki sizden birşey isteyebilir miyim? '
' tabi yardımcı olmaya çalışırım'
' Tamam o zaman yarın buluştuğumuzda söylerim şimdi yeri ve zamanı değil "
Gerçekten de çok yakışıklı ve kibar biriydi telefon numarasını vermişti ve bende ona benim numaramı da vermiştim düğün bitmişti ve bu süre zafında hep sohbet etmiştik sevgilisi yoktu bu benim için iyiydi Vural'ı unutmamıştım ona karşı içimde nefret ve kin vardı elbet bir gün intikamımı alacaktım
