Chimmy ✔

15. Bölüm: İş

Satır arası yorumlar bırakırsanız çok mutlu olurum. ♡
~

Chimmy 15

Bu durumu kavramaya çalışıyordum, daha anlayamamış ve kendime gelememiştim. Gerçi endişelenilecek bir şey gibi görünmüyordu, belki güzel şeyler olacaktı. Ama emin olamıyordum.
İçimde bir tedirginlik vardı.

Anlamsız bir tedirginlik.

"Bence bir şey söylemek için erken, gelsinler konuşalım." Dedim sadece. Sesim donuk çıkmıştı, anlam verememiştim. Ve yaklaşık on dakikalık bekleyişin ardından Micha kapıda bir bayan ve bir de adamı karşıladı gülümseyen suratıyla.

Bizim oturduğumuz masaya doğru onları yönlendirirken kadınla göz göze geldim. Sevecen bir tipi vardı, rahat görünüyordu. Bana uzatılan eli sıkarken selamlaştık.

"Ben Young Money şirketi menajerlerinden Kim Sohyun, memnun oldum efendim." Elinde siyah iş çantası olan adam önce oturdu masaya, Jimin'in tam karşısına. Kadın ise benim karşımdaydı. O da elini uzattı.

"Ben de aynı şirkette menajerim. Park Chaeyoung." Karşılıklı selamlaştık. Gülümsemeye çabaladım, Micha'nın uyarıcı bakışları beni buna zorlamıştı. Ardından aynı işlemleri Jimin ile de gerçekleştirdiler.

"Park Jimin. Ve kız arkadaşım Song Yuqi."
Jimin'in dediklerinden dolayı şaşırmış olacak ki biraz büyüyen gözlerini bana diken kadın sordu,

"Ya, Çinli misiniz?"

Hafif gülümseyerek cevap verdim.

"Evet." Bugün fazla gülümsemiştim ama çoğu isteğim dışı olmuştu. Acilen kendi istek ve arzularım çerçevesinde gülümsemeye mutlu olmaya ihtiyacım vardı. Yani acilen eve gitmeliydik Jimin ile.

Lafı fazla gevelemekten yana olmadığını meslektaşının konu dışı ilk cümlesine cevaben dedikleri belli etmişti Bay Sohyun.

"İş konuşalım, Jimin bey. Kısaca sizi reklam yüzümüz olarak görmek istiyoruz. Yüzünüz, hal ve hareketleriniz, sempatikliğiniz bize çok şey kazandıracak."

Hafifçe öksürdü ve can alıcı noktaya parmak bastı. "Aynı zamanda size de kazandıracak."

Kıravatını düzenleyip oturduğu yerde konumunu düzenlerken sordum.

"Ne reklamı?"nSorumun yanıtı Chaeyoung hanımdan gelmişti.

"Erkekler için yüz bakım kremi."

"Hmm."

"Sadece kamera önünde yüzünüze kremi uygulayacak, yüzünüzü yıkacayaksınız. Ve tam 1.000.000 won cebinize girecek."

Jimin ile bakıştık, ikimizden de ses gelmediğini durgunlaştığımızı gördüklerinde adam ceketinin iç cebinden bir kart çıkarıp Jimin'e uzattı.

"Hemen yanıt vermek zorunda değilsiniz elbet. Bu benim kartım, 1 gün içerisinde geri dönüş yaparsanız çok memnun oluruz."

Kadın da başını onaylar biçimde salladı ve başka işlerinin de olduğunu acele etmeleri gerektiğini söyledikten sonra çıkıp gittiler.

Biz şaşıp kalmıştık. Bu hayatımızın teklifi olabilirdi. jimin elindeki küçük karton karta bakakalmıştı, ben de suratına. Mükemmel pürüzsüz suratı fark edilmiş ve kullanılmak istenilmişti.

Çok garip bir durumdu.

Az önce karşımızda duran ikili gitmiş, Micha gelmişti. Anlamsız enerjik görünüyordu.