Haziran

31 12 3
                                    

Multimedya: Onur Can Özcan &Çağla Sola= Haziran

Eğer isterseniz sizden istediğim zaman şarkıyı da başlatabilirsiniz.
Giray ve Eslem'in şarkısı olsun bu😍❤

Ellerimi öptü.

Neden bilmiyorum ama ben hiç böyle hissetmemiştim. O kadar tuhaf hissediyorum ki tarifi yok. İlk defa gerçekten mutluluğun tüm damarlarıma kadar ulaştığına eminim.

Ama neden?

Utanınca elimi çektim ve önüme döndüm. Aklıma gelen soru ile ona dönerken tam o sırada konuştu.
"Birşey sorcam sana "dedi söylemeye çekinir bi o kadar da sorduğu sorunun  vericeğim cevabından korkar gibi.
"Sor"dedim.
"Onu,yani Kaan itini çok mu sevdin?"dedi gözleri titreyerek.
Yutkundum.
Neden bu kadar ilgileniyor ki? Düşünmeden edemedim.
Biraz düşündüm. Tam o sırada tamamen yanlış anlayarak
"Tamam ben anladım anlicağımı" dedi buruk bir şekilde gülümseyerek.
Al işte Eslem iki saat düşüneceğine versene cevabı işte. Yanlış anladın gamzeli yaa.
Ona iyice dönerek dizinde duran elini tuttum iki elimle.
"Yanlış anladın.
Onu çok sevmedim. Sadece küçük bir hoşlantı bile diyebilirim. Hayranlık. Beğenmek. Sadece bu. Eğer gerçekten sevmiş olsaydım zaten emin ol bu kadar çabuk vazgeçmezdim. O benim dediğim gibi çocuğun yakasına yapışırdım. Onu beni hiç sevmeyeceğini bilsem de beklerdim. Ve eminim ki ilerde seviceğim,aşık olacağım koca yürekli yürekli adama karşı çok daha tuhaf ve bi o kadar da güzel duygu beslicem. Sonuçta 'İlkim' yine o olucak,yine o olucak..."dedim omuz silkip ve hala elini tutarken.
O ise sımsıcak bir gülümseme ile kolunu omzuma atarak daha çok yanaşmamızı sağladı. Hoş kokusu burnuma dolarken böyle güzel kokuya nasıl sahip diye düşünmeden edemedim.
Biraz daha denize karşı oturunca akşam olmaya başlamıştı.
"Kalkalım mı artık"dedim.
"Olur fıstığım sen nasıl istersen"dedi.
Ayağı kalkıp yürümeye başladığımız da
"İlk önce kafenin oraya gidelim motor orda kaldı senin inadın yüzünden"dedi gülerek.
"Allah Allah niye benim yüzümdenmiş. Beni sinir eden sen suçlu olan ben bunağa bak hele"dedim suratımı asarak.
Kahkaha attı.
"Bunak mı? Bunak da neymiş? Sensin bunak. Çirkin şey"dedi kahkahalarını bastırmaya çalışarak.

Kafenin önüne geldiğimizde motorun yanına gidip kaskı takarak bindik.
20 dakikalık yolcuktan sonra eve geldik. Eve girdiğimizde seslendik.
"Anne, baba biz geldik."
Ama ses yoktu.
Sonra geç geliceklerini anladıktan sonra birbirimize baktık.
Gözlerimiz bakışırken birden o guruldama sesi geldi.

Karnım Mehter Marşı gibi ötüyordu.

Bi an Giray'ın o sesin karnımdan gelip gelmediğine emin olmak için kaşlarını çatarak karnıma baktı.
Ellerimi karnıma sararak
"Eee şey biraz acıkmış olabilirim "dedim mahçup bir şekilde.
"Biraz?"dedi tek kaşını kaldırarak.
"Baya"dedim hafif sırıtarak.
"Baya baya"dedi gülerek.
Bende güldüm.

" Şey acaba bugün yemekler bizden mi olsa biz yapsak. He eğer sen bilmiyorsan falan ben yaparım hiç sorun değil."dedim.
"Sen yemek yapabiliyor musun ki ?"dedi şaşırarak.
"Hemde nasıl!! Yaptığım yemeği yedikten sonra parmağı ile birlikte tabağı yemeye çalışan bile oldu sen ne diyon olum heheheyttt"dedim sırıtarak. Keloğlan gibi konuştum hee aynı.
"Taa o kadar "dedi inanamaz gözlerle.
Tamam biraz abartmış olabilir ama cidden güzel yapardım yani.
"Fazla abartmış olabilir ama cidden hakkı mı yedirmem güzel yaparım.
Beni alan adam yaşadı beeğğğ"dedim pişkin pişkin mutfağa giderken. Arkamda ki o söylenenleri duymamış gibi yaparak tabi.

"Seni alan adama da ben bu balkon borusunu sokmazsam bana da Giray demesinler. Seni benden alan adam daha adam değil kızım"dedi söylenerek ve benim duyduğumu bilmeyerek...

Umut YoluHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin