Merhaba canlarım.
Ficin kapağını beğendiniz mi? Yoksa diğeri daha mı iyiydi?
Neyse ya sizi fazla tutmayayım. İyi okumalar~
🏵6 ay sonra~
Büyük valize önceden Jungkook için getirdiğim eşyaları koyarken oldukça mutluydum. Jungkook'un buradaki son günüydü ve şu anda doktorun yanında kendisine hem test hem de tahlil sonuçları yaptırıyordu.
Soo Bin denen kadın bundan tam 6 ay önce mahkeme kararı ile uyuşturucu üretme ve satma suçundan 13 yıl hapis cezası almıştı. Şu anda hapisteydi ve Woo Bin'in durumu ise ilk aylarda hiç iyi değildi. Ne de olsa o kadın kardeşiydi ve haliyle ona üzülüyordu.
Woo Bin şu anda polislik görevini güzelce geri getirirken az çok da olsa şu son 2 ayda toparlanabilmeyi başarmıştı, tabi 4 ay önce tanıştıkları kız arkadaşınında Woo Bin'i toparlamasında büyük bir katkısı vardı.
Woo Bin, bizimle o kızı daha tanıştırmamıştı ama Woo Bin'i kısa zamanda bu kadar toparlayabiliyorsa o kızı cidden severdim. Ara sıra gelip ondan bahseder ve gülümseyerek bize anlatırdı onu.
Anılarım zihnime dolduğunda gülümseyerek başımı iki yana salladım.
Şu anda daha iyiydim. Daha iyiydik. Sorunlarımız yoktu. Jungkook iyileşmişti. Taehyung beni görmeye geliyordu. Ama o hâlâ kendisine göre birini bulamamıştı orası ayrı bir meseleydi.
Hastane odasının kapısı açıldığında siyah tişörtü katlayan ellerim durdu. Başımı biraz arkaya doğru çevirerek gelen kişinin kim olduğuna baktığımda karşımda 5 ay öncesine göre gayet iyi olan bedeni görmüştüm.
Gözlerinin beyazı kızarmamış, göz torbaları yok olmuş, cildindeki uyuşturucuyu bırakmasından dolayı oluşan yaralar yavaş yavaş gitmeye başlamıştı. Kırmızı renkteki ince dudaklarındaki gülümseme benimde yüzümde büyük bir gülümseme oluşmasına yol açmıştı.
Birkaç saniye süren bu bakışmamız benim utanarak önüme dönmeme sebep olduğunda Jungkook'un gülüşü kulaklarıma ulaşmıştı.
Elimdeki tişörtü kızaran yüzüme inat hızlıca katlayıp valize koyarken Jungkook'un adımlarını hastanenin sert zemininde hissetmiştim.
Valizin fermuarını kapatarak yataktan yere indirdiğimde bir çift kol belime sıkıca sarılmıştı. Gözlerimi kapatıp sırtımı onun sert göğsüne daha fazla yaslarken yüzümde minik bir gülümseme hâlâ yerini koruyordu.
"Güzelim."
Onun sert ama aynı zamanda şefkat kokan sesine karşılık mayışarak cevap verebilmiştim sadece.
"Hmm."
Kokusu burnuma gelirken hafif ama can yakıcı kokusu benim daha fazla kendimden geçmeme sebep olmuştu.
Boşta kalan ellerimi gözlerim hâlâ kapalıyken belimi sıkıca saran iri ellerin üzerine gevşekçe koydum.
Gözlerimi yavaşça açtığımda hastane odasının penceresi beni karşıladı. Yaz mevsiminde olduğumuz için hava çok sıcak ve güzeldi. Ağaçlardaki yeşil yapraklar bir kez bile kıpırdamazken bunu anlamak o kadar da zor değildi.
Jungkook'u 6 aydır her gün ziyaret ediyor, ziyaret saati bitene kadar da onun yanında kalıyordum. 'Aşk' kelimesinin gerçek olduğuna beni bir kez daha inandıran bu adam, bana aynı eski zamanlardaki gibi aşkla bakıyor, sevgiyle dokunuyordu. Üzülmemden veya kırılmadan korkarcasına konuşuyordu benimle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Calla Lily - KookMin [✓]
Hayran Kurgu-Mini fic- Tamamlandı- ❝Süren azalıyor, Jeon Jungkook...❞ Başlangıç; 05.02.2019 Bitiş; 22.06.2019 ★ ANGST DEĞİL. ★