öpüşlerim hafifletti kahkahanı, chensung

0.4

story

"Ortaokulda değiliz, lisedeyiz! Hâlâ neden tüm canlıların fotosentez yapmadığını anlamıyorsun?"

Chenle'ya ders anlatmaya çalışan Jisung, kafayı yemek üzereydi. 15 dakikadır fotosentez konusu üzerinde tartışıyorlardı ve hâlâ elle tutulur bir sonuca varamamışlardı.

Chenle'nun da bildiği gibi ona matematik konusunda muhtaç olmasaydı kesinlikle ona biyoloji öğretebilmek için çabalamazdı.

"Ben kendi yemeğimi kendim yapabiliyorsam herkes yapabilir bence."

Jisung derin bir nefes aldığında Chenle onun sabrını taşırdığını anlayabilmişti.

"Ah, cidden!"

Chenle'nun telefonuna mesaj gelmesi ile birlikte ikisinin de dikkati Chenle'nun telefonuna yönelmişti.

Chenle en başta Jisung'un vereceği tepkiye odaklandığından dolayı mesaj geldiğinde irkilse de çok geçmeden kendine gelip telefonunu eline almış ve gelen mesaja bakmıştı.

"Renjun hyung Neova Kafe'de buluşalım diyor. Dream tayfası orada olacakmış. Ah, bir de Lucas hyung tabii ki."

"Yok, gitmeyelim."

Jisung dudaklarını büzdüğünde Chenle kaşlarını çatmıştı.

"O niyeymiş?"

"Çünkü Lucas Hyung gelirse Jungwoo hyung da gelir!"

Yüksek adrenalinden dolayı Jisung'un sesi yükseldiğinde çok geçmeden Chenle'da bağırarak konuşmaya başlamıştı.

"Jungwoo hyung ile ne alıp veremediğin var?"

Jisung, aklına gelen anılar ile Chenle'ya cevap vermeden önce kaşlarını çatmıştı.

"Yanaklarımı ısırmaya çalışıyor!"

Chenle elindeki doctor who baskılı lacivert çantayı Jisung'un kafasına atarken aynı zamanda da onun çocuksuluğuna gözlerini deviriyordu.

"Üzerini değiştir ve aşağıya gel. 10 dakikadan daha kısa bir sürede yanımda olmazsan şoföre seni beklemeden gitmemizi söylerim."

Jisung'un gözleri duyduğu kelime ile fal taşı gibi açılmıştı.

"Şoför mü?"

"Hmhm. Jaemin hyung bizim için göndermiş. Aksi takdirde kaybolurmuşuz falan filan işte. Sanki kendisi bizden çok büyük de.

Chenle odadan dışarı adım atacakken Jisung'un kolunu tutması ile durmak zorunda kalmıştı.

"Ya Jungwoo hyung?"

Jisung'un yüreğini kaplayan saçma endişe ile gözlerini devirip derin bir nefes almıştı Chenle.

"Ben seni korurum. Hadi, çabuk hazırlan."

Bu raddeye ulaştıktan sonra Jisung'un hayır demek gibi bir şansı yoktu.

merhaba! nasılsınız? umarım iyisinizdir.

bir anda yüreğimi bir yazma isteği kapladı ve işte, buradayım! birazdan diğer hikayelerime de uğrayacağım. ardından yeni hikaye yayımlayıp the night of the comet dizisini izleyeceğim.

bekle beni fu long fei!

sizi seviyorum. <3