"Bayıldığına inanamıyorum."
Chenle'nun en az on kez kurduğu cümleyi yeniden tekrarladığını duyan Jisung derin bir nefes almış ve az önce de yaptığı gibi kaşlarını çatmıştı.
"Ben de onları beraberinde getirdiğine inanamıyorum."
Jisung, hastane yatağında yatmakta olduğu halde huysuz bir şekilde karşısında durmakta olan Renjun, Jaemin, Haechan, Yangyang, Jeno ve Mark'ı işaret etmişti.
Onun bu çocuksu haline kendisi dışındaki herkes göz devirmişti.
"Seni tek başıma taşıyabileceğimi düşünmen ne tatlı. Ama ben Hulk değilim Jisung!"
Chenle ilk cümleyi söyledikten sonra kafasını yana yatırıp şirince gülümsemiş olsa da ikinciyi cümleyi söylemeye başladığı anda bir yandan da bağırmaya başlamış ve en sonda da jisung diye çığırmıştı.
Bu durum Chenle hariç odadaki herkesi yüzlerini buruşturmaya itmişti.
Jisung'un bu kadar huysuzlanmasının nedeni bugün Chenle ile yalnız kalmak istemesiydi. Ama artık bu imkansız bir hale gelmişti.
"Hadi artık yataktan kalk da lunaparka gidelim."
Jaemin'in dediklerinden sonra Jisung kaşlarını çatıp dudaklarını büzmüş ve kollarını birbirine bağlamıştı.
"Hayır."
Chenle Jisung'un devam ettirdiği çocuksu halinden sonra derin bir nefes alıp ona cevap vermişti.
"Kalk artık hadi. Hiçbir şeyin yok zaten."
Jisung kararlılık ile kafasını iki yana sallamıştı.
Onun bu hallerinden ciddi manada sıkılan Renjun bıkkınlık içerisinde konuşmaya başlamıştı.
"Kalkmayacaksan biz gideriz. Seni bekleyecek değiliz."
Renjun'in dediklerinden sonra Jisung telaşla "Tamam be!" diye bağırıp ayağa kalkmıştı ve sekiz kişi hep beraber lunaparkın yolunu tutmaya başlamıştı.
**********
arayı açtığım ve uzun zamandan sonra bu kadar kısa bir bölüm attığım için özür dilerim.
diğer bölüm bu kadar kısa olmaz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
öpüşlerim hafifletti kahkahanı, chensung
Fanficdiğer insanların kulağına işlerken benim yüreğime işleyen sesini durduramazdı hiçbir şey, öpücüklerimden başka.