Şarkına Aşığım

Evet!

2 Gün Sonra:

Sırf Ayaz çağırdığı için, birden bire kendimizi İstanbul'da bulduk. Şuan nerede miyiz? Hava alanında. Hava alanından çıktığımızda yanıma şoför kıyafetleriyle bir adam geldi:

Şoför: Açelya hanım?

- Evet?

Şoför: Beni Ayaz bey gönderdi. Sizi kalacağınız otele götüreceğim.

Her zamanki gibi Ayaz yine her şeyi düşünmüştü. Yavaşça annem ve babama döndüm:

- Anne, baba! Beyefendi bizi kalacağımız otele bırakacakmış.

Kenan: Neden?

- Ayaz göndermiş baba.

Kenan: Tamam gidelim.

Beraber şoförü takip ettik. Şoför, lüks bir arabanın kapısını bize açtı ve binmemiz için bekledi. Biz arabaya binerken, valizlerimizi aldı ve bagaja koydu. Şoförde yerine yerleşti ve arabayı çalıştırdı. Beş yıldızlı bir otelin önünde durduğumuzda gözleri büyüdü. Şoför arabadan inerken bir otel görevlisi gelip kapımızı açtı. Hepimiz arabadan indiğimizde valizlerimizi bagajdan çıkartmaya başlıyorlardı. Şoför hızlıca benim yanıma geldi:

Şoför: Açelya hanım, rezervasyonlar Ayaz bey adına yapıldı. Siz odalarınız geçin, ben valizlerinizi göndericem.

- Peki.

Annem ve babama baktığımda beni bekliyorlardı:

- Hadi gidelim.

Beraber otele girdik ve resepsiyona yöneldik. Resepsiyonda ki erkek danışmanla konuşmaya başladım:

- Ayaz Korkmaz adına yapılmış rezervasyonumuz vardı.

Bir şeyler yazıp önündeki bilgisayara baktı:

Danışman: Evet bir tane tek, bir tane çift kişilik oda rezervasyonu yapılmış.

- Sanırım o.

Danışman: İsminiz nedir?

- Açelya Yılmaz.

Danışman: Evet, anahtarlar size teslim edilecek.

Arkasını dönüp iki tane kart aldı ve bize uzattı. İki katıda elinden aldım:

Danışman: On üçüncü kat. İki yüz altıncı oda tek, iki yüz yedinci oda çift kişilik. Odalarınız karşılıklı.

- Teşekkürler.

Beraber asansöre bindik ve on üçüncü kata çıktık. Asansörden indiğimizde, odalarının kartını verdim:

- Birazdan valizlerimizi getirecekler. Biz odalarımıza geçelim.

Zehra: Tamam.

Annem ve babam odalarına girdikten sonra bende kartla kapıyı açtım. Odaya girdikten sonra arkamı dönüp kapıyı kapattım. Yeniden önüme dönmeye fırsat bulamadan, belime dolanan kollarla donup kaldım. Ardından boynumdan hissettiğim başla çığlık atmaya başladım. Ancak bir saniye içersin de ağzımı kapatan elle çığlığım kesildi. Daha sonra boynumdaki başın dudaklarını kulağımda hissettim. Ardından fısıldayan sesini duydum:

Ayaz: Bütün oteli başımıza mı toplamak istiyorsun?

Duyduğum tanıdık sesle derin bir nefes verdim. Ayaz, elini ağzımdan çektikten sonra hızlıca arkamı dönüp kollarımı boynuna doladım. Ayaz'da belimden çekmediği ellerini sıkıca bana doladı. Ayaz'ın başını boyun girintimde hissettiğimde gülümsedim: