3.BÖLÜM

76 14 5
                                    

Multi: Yaprak KAYA

Evin önünde servisin gelmesini beklemek bir ölümdü. Servis gelir gelmez binip şöyle bi göz gezdirdikten sonra sadece bir koltuğun boş olduğunu fark ettim ve boş koltuğa oturdum.

Herkes bana bakıp fısıldaşmaya başladı. Ahh hayatınızda hiç mi yeni bi öğrenci görmediniz diyemeden geçemedim.

Omzumu silkip kulaklığımı taktım ve gözlerimin dinlenmesi için gözlerimi kapattım. Dinlenmek dediğim uykuya devam etmek içindi ama müziksiz olmuyor be yavrum!

Yedinci Ev'den "Sevsene Beni"şarkısının sözleri dolmaya başladı kulaklarıma.
...
Elinden geliyorsa,azcık sevsene beni.
İçinden geliyorsa,tutup öpsene beni.
...

Yanımdaki koltukta oturan kumral,mavi gözlü kızın bana seslendiğini fark ettim. Söylediklerini anlamak için kulaklığımı çıkardım."Bir şey mi söylemiştin?"dedim. "Merhaba. Yenisin galiba" "Evet,ilk günüm"dedim."Ben Yeşim"diyerek samimi bir gülümsemeyle bana elini uzattı.

Bende elini sıkarak"Yaprak ben. Tanıştığımıza memnun oldum"Bence benden uzak dur be Yeşim. Yoksa bela peşini bırakmaz.

"Kaçıncı sınıfsın?""11.sınıf"diye cevap verdim. Gülümsemesi iyice büyürken "Bende 11'e gidiyorum. Şuben ne?"

Sorduğu soruyla bir an için şubemi hatırlayamasam da sonradan hatırladım."11-B"dememle gülümsemesi kahkahaya döndü ve bana sarılmaya başladı.

Bende sarılmasına karşılık verdim nedenini bilmeden. O sırada herkes ben ve Yeşim'e baktı. Görünüşe göre ikimizde bunu umursamadan birbirimize sarılıyorduk.

Sarılırken"Bende"dedi. Yol boyunca hiç susmadan konuştuk. Ben insanlara çok çabuk ısınır,güvenir,kaynaşırdım.

Bazen hatta çoğu zaman kötü sonuçlar doğurur bazense çok az bir ihtimal iyi. Ama şuan eminim ki Yeşim çok deli dolu ve güvenilir bir kız.

Okulun ilk gününden arkadaş edinme heyecanı ya da tedirginliği yaşıyordum. Umarım İstanbul'daki arkadaşlarım gibi her şey güzel ve deli dolu geçerdi.

Ahhh İstanbul dedim de birazcık özledim sanki o bitmek bilemeyen trafiğini.

Servis okulun önüne geldiğinde zamanın ne kadar hızlı geçtiğini anlayamadım.

Yeşim ile servisten inip okulun önünde sıra olan sınıflardan bir sınıfa gittik. Sanırım bu sınıf 11-B idi.

Yeşim elimden tutmuş sadece bizim sınıf duyabileceği ses tonuyla"Hey! Herkes buraya bakabilir mi?"dedi. Ben ne yaptığını anlamaya çalışırken bizim sınıf bize bakmaya başladı.

Uzun boylu,saçları hafif sarıya kaçan ve mavi gözlü bir çocuk yaklaştı yanımıza. Çocuğun baya gideri vardı.

Tövbeee yarabbim ben neler düşünüyorum böyle. Erkekler ile ilgili yorum yapmayan ben birden değişmiş farklı bir karaktere bürünmüştüm sanki.

Sonumuz hayır ola diyelim artık.

"Yeşim sabah sabah ne bağırıyorsun be kızım?"dedi ve gözlerini bana çevirerek"Bu arkadaş kim?"dedi.

Yeşim onu umursamayarak tekrar bağırmaya başladı."Sınıfımıza yeni gelen kız"diyince herkes kendi aralarında fısıldaşmaya başladılar ve beni baştan aşağıya süzdüler.

SakarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin