Geri Dönüş

665 30 7
                                    

Günler geçmiyordu. Kimse uyuyamıyor, gülemiyordu. Ali ifadesiz bir şekilde koltukta oturuyordu. Kader elince çayla salona girdi. Aliye tepsiyi uzattığında Ali ifadesizce karşıya bakmaya devam etti. Kader almayacağını anlayınca diğerlerine uzatıp tepsiyi sehpaya koydu.
Güney:Ali yeter artık kardeşim ya
Ali:Ne yeter abi
Güney:Ali bak o gerizekalı bırakıp gitti sizi sen de onun peşinden yas tutmayı kes, o sizi bırakırken içi acıdı mı? Hayır. Sen de kendine gel artık.
Ali:Tamam ya iyiyim ben
Songül:Değilsin Ali, bak biz bir otele rezervasyon yaptırdık. Arasla gidip bir tatil yapın baba-oğul.
Ali:Tamam gideriz.

Eylül o sırada Aliyle Arasın fotoğrafına bakıp ağlıyordur.
Özgür:Eylül. Bak seninle alışverişe çıkıcaz. Ben seni orada bırakıp gidicem buralardan sen de ailene gidiceksin tamam mı?
Eylül:Dışardakiler
Özgür:Benimle çıktığın için bir şey diyemezler. Bak uçak biletini aldım hemen şu esyaları topla gidicez bak çabuk olman lazım Banu felmeden gitmemiz gerek. Sessiz topla eşyalarını.
Eylül:Tamam

Eylül hemen iki parça kıyafeti sırt çantasına taktıktan sonra üstünü düzeltip aşağı Özgürün yanına indi.
Özgür:Bavulun nerede?
Eylül:Belli olmasın diye sırt çantama iki parça bir şey koydum.
Özgür:Zehir gibisin. Hadi çabuk

Eylülle Özgür evden çıkmıştı, güvenlikler sorduğunda Özgür cevabını vermişti güvenlikler çıkmalarına izin verdiler. Çıktıktan sonra havaalanına gidip bileti ve çantasıyla Eylülü orada bıraktı. Biraz da para verip gönderdi Eylülü. Kendisi de başka yerlere gitti, Banunun onu bulamayacağı bir yere.

Eylül uçağa binip Türkiyeye gitmeye başladı. Uçak istanbulda indiğinde havaalanından çıkıp yürümeye başladı. Napacağını, nereye gideceğini bilmiyordu. Ali onun onları terk ettiğini düşünüyordu. Yürürken Ali'nin arabasının havaalanına doğru gittiğini gördü. O tarafa doğru gittiğinde kucağında Aras elinde bir bavul havaalanına doğru gittiğini gördü. Ama yanına gidemedi. Onu istemez diye korktu. Hemen taksiye atlayıp evlerinin yolunu tuttu. Kapıda Kaderin ve Güneyin arabası vardı. Anahtarı olmadığı için kapıyı çaldı. Kapıyı açan Güney oldu.
Güney:E-Eylül?
Eylül:Güney dinle lü-
Kader:Güney kimmiş? Eylül kardeşim sen mi geldin
Diyip sarıldı Eylüle. O sırada Songül de gelmişti.
Songül:Neredesin kızım sen? Nasıl merak ettik biliyor musun? O not neydi peki. Utanmadın mı onları bırakırken.
Eylül:Bakın onu ben yazmadım

Güney Eylülün yanından geçip arabasına bünip gitmişti. Eylülse sadece arkasından bakmakla yetinmişti.
Songül:Gir gir içeri
Eylül içeri girince direkt Arasın odasına girdi bir tane tişörtünü aldı. Sonra kendi odalarından Alinin tişörtünü aldı ve yatağa yattı. Onların kokusuyla ağlayarak yattı yatakta. Songül odaya girip saçını okşadı arkadaşının.
Eylül:Ben onları bırakmadım. Banu
Songül:Naptı o salak
Eylül:Beni kaçırdı
Kader:Ne?
Eylül:O notu ben yazmadım yemin ederim.

O sırada kapı çalmış ve kargocu gelmişti. Eylül kargoyu alıp kotuğa oturup açtı. Boşanma dilekçesi vardı. Eylülün adınaydı. Demek ki zorla imzalattığı şey buydu. Eylül hemen kağıdı yırtıp attı.
Eylül:Benim Aliye ulaşmam lazım.
Songül:Ulaşamazsın
Kader:Çünkü Ali muğlaya gitti ve telefonunu da kapattı. Bir hafta boyunca açmayacak.
Eylül:Güney ulaşmanın bir yolunu biliyordur. Ama o da beni dinlemiypr.
Songül:Beni dinler.

Songül her şeyi Güneye anlatmıştı Güney hemen eve gelip Eylüle sarıldı.
Gümey:Özür dilerim seni dinlemediğim için.
Eylül:Güney lütfen Aliye ulaş nolur
Güney:Ulaşamam ki
Eylül:Güney
Güney:Tamam bir yolunu bulucam.

1 Hafta sonra
Eylül koltuğa oturmuş karşısına bakıyordu. Ağlamaktan gözleri şişmişti. Aliye ulaşamamışlardı. Bugün Ali eve gelicekti.

Ali Aras kucağında elinde bavulla eve geldi. Evin ışıklarını açık görünce şaşırdı. Güney veya kızlar evde olmayacaklarını söylemişlerdi. Anahtarı kapı deliğine taktıktan sonra içeri girdi. Arası yatağına koymak için ilk önce yukarı çıktı. Eylül çok dalgındı. Alinin geldiğini bile duymamıştı.
Ali Arası yatırıp aşağı indi. Salona girince Eylülü gördü.
Ali:E-Eylül
Eylül adını o mükemmel sesten duyunca hemen ayağa kalktı.
Ali:Niye geldin
Ali kaşlarını çatmış Eylüle bakıyordu.
Eylül:Ali ben-
Ali:Konuşma, çık evden
Eylül:O notu ben yaz-
Ali:Sen oğlumu ve beni terk ettin!
Eylül:Ben oğlumuzu-
Ali:Oğlumuz değil benim oğlum!
Ali nefretle bakıyordu Eylüle
Ali:Seninle evlenirken hiç böyle olacağını sanmamıştım. Ben ömür boyu mutlu olucaz diye düşünürken evliliğimizin 2.yılında terk ettin beni. Aras'a hamile olduğun zamanlarda ona bakamayacağını hiç düşünmemiştim. Sen benim gözümde hep mükemmel bir anneydin.

Eylül gelip tokadı Aliye yapıştırdı.
Eylül:Ben sizi terk etmedim senin o eski sevfilin Banu kaçırdı beni. O notu da o yazdı. O dilekçeyi de o gönderdi. Ben hala seni, sizi seviyorum. Ölsem bırakmam sizi.
Ali:Gerçekten mi?
Eylül:Ben geldiğimde siz gitmiştiniz, kızlara anlattım hep seni aradım ama 1 hafta boyunca. Ama bulamadım. Hiçbir şey yemedim içmedim seni bekledim.
Ali:Eylül yalvarırım gitme sakın olur mu? Napacağımı bilemedim ben.
Eylül:Gördüm. Eve kamera takmışlar. Odayı dağıttın hep
Ali:Çok zordu.
Eylül:Ali ben oğlumuzu özledim
Ali:Yukarıda uyuyor.
Eylül birden Aliye sarılmıştı. Birbirlerinin kokularını içlerine çekmişlerdi. Koltuğa oturup sarıldılar birbirlerine Alinin kolu Eylülün omuzunda Eylülün kafası Alinin göğsündeydi. Ötlece uyuyakalmışlardı. Çok huzurluydular.

Tekrardan-BİTTİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin