Asel Elif Göktürk

335 21 9
                                    

Ali eve geldiğinde salonun dağınık olduğunu gördü. Yukarı çıktığında Aras uyuyordu Asya da hala uyuyordu ama Zeynep ve Eylül yoktu. Tekrar aşağı indiğinde yerdeki yüzüğü gördü. Endişelenip evin güvenlik kameralarını incelemeye başladı. Deniz önce Eylülü öpüp sonra tokat atıyordu. Ve bayıltıo götürüyordu. Ozan da Zeynepi götürmüştü. Hızlıca karakola gidip araştırmaya başladı.

EYLÜL
Uyandığımda hala arabadaydım. Yanımda da Deniz vardı. Uyandığımı görünce konuşmaya başladı.
Deniz:Şimdi ağzını açıcam sessiz olucaksın. Öptüğüm zaman da karşılık vericeksin anlaştık mı?
Eylül:Sen psikopatsın. Asla öyle bir şey yapmam.
Elindeki silahı karnıma dayadı.
Deniz:Bebeğinin ölmesini istemezsin herhalde
Diyip bana yaklaştı. Dudağıma yapıştığında karşılık vermedim silahı karnıma bastırınca karşılık vermek zorunda kaldım. Beni öperken elini belimde gezdiriyordu. İğreniyorum, şuanda ölsem bundan daha mutlu olurum. Bunu sırf bebeğim için çekiyorum sırf onun için. Umarım Ali beni çabuk bulur, umarım.

Araba durunca benden ayrıldı.
Deniz:Harikaydın. Bu bebek aradan çekilince aynı performansı yatakta da beklerim.
Eylül:Asla öyle bir şey olmayacak.
Beni arabadan indirip bir odaya götürdü odanın içi bomboştu.
Deniz:Bir daha de bakayım.
Eylül:Asla seninke birlikte olmayacağım
Sinirle beni yere itti. Karnıma giren sancıyla inledim.
Eylül:B-Bebeğim
Deniz:Başın sağolsun Eylülcüm
Eylül:Gitme, gitme beni hastaneye götür. Deniz! Gitme... Ali lütfen gel Ali. Nolur gel.

Ali Deniz ve Ozana ait olan bütün tapulara bakıyordu, hepsini tek tek geziyordu. Ama hiçbirinde Eylül ve Zeynep yoktu. Son nir tane kalmıştı. Ekiple birlikte oraya gittiler. Ali arkadan ekip önden girdi. Silah sesleri yğkselmeye başladı içeride. Eylülün ise bapırmaya mecali kalmamıştı.
Eylül:Ali gel, kurtar bizi Ali. Bebeğim...
Ali kalan son odanın kapısını kırıp içeri girdi yerde yatan Eylülü görünce gözünden birkaç damla yaş aktı.

EYLÜL
Hissediyorum, bebeğim beni bırakıp gitti. Bacaklarımda hissettiğim ıslaklık bana bunu açıklıyor. Aliye nasıl söyleyeceğim?Ali bebeğimizi kaybettik nasıl diyeceğim? Kapı açıldı kapıdan dolu dolu bakan iki çift mavi göz. Dapılmış altın sarısı saçlar. Elden düşen bir tabanca. Hızlıca koşan ayaklar. Başımı kavrayan kaslı kollar. Bana "Aşkım" diyen bir ağız. Sarılıp kokumu içine çeken burun. Her şeyi görüyorum hissediyorum. Ama konuşamıyorum. Diyemiyorum sana çocuğumuz artık yok diye. Söyleyemiyorum.

Ali Eylülü kucağına alıp hızlıca hastaneye götürdü. Ultrason sonrası doktor konuşmaya başladı.
Doktor:Biraz daha geç kalınsaydı bebek hayatta olmayabilirdi. Tam zamanında gelmişsiniz.
Eylül:Bir sorun yok dimi
Doktor:Merak etmeyin hiçbir sorun yok.Ama artık en ufak şeyde bile bebeğin düşme riski var.
Ali:Tamam ben dikkat edicem.

Eve geldiklerinde Asya evden gitmiş ve sadece bir not bırakmıştı.
"Abim yengem yeğenim. Kızımın babasıyla büyümesi en iyi şey. Benim yüzümden neredeyse bebeğinizi kaybediyordunuz. Ben tahammül edebilirim ama onların size saldırmasına dayanamam o yüzden sakın beni aramayın sizi seviyorum"

Eylül:Gitmiş
Ali:Gerizekalı
Eylül:Deme öyle. Bende olsam bende aynısını yapardım. Sırf çocuğum için.
Ali:Annelik böyle bir şeymiş. Sen hayatımda gördüğüm en güzel annesin.
Eylül:Sende benim gördüğüm en harika babasın.

4 AY SONRA
Bugün bebeğimizin cinsiyetini öğrenicez. Ali koluma girmiş beni yavaş yavaş yürütüyordu. 4 aydır böyle devam ediyorduk. Doktora geldiğimizde doktor baktı baktı sonra Arasa döndü.
Doktor:Kardeşin kız mı erkek mi sence?
Aras:Kız
Doktor:Evet sen bir kız abisisin.
Eylül:Kız mı?
Ali:Ben kız babası mı olucam?
Eylül:Evet aşkım evet.
Doktor:Şuan her şey normal gözüküyor, siz yine de kendini çok zorlamayın.
Eylül:Zorlayamıyorum zaten Ali rahat bırakmıyor.

Doktorun yanından çıkıp eve geldiğimizde Ali Arası yatırıp aşağı indi.
Ali:Benim kızım neler yapıyormuş
Eylül:Hep kızın zaten. Hep onu sor hiç beni düşünme oldu mu?
Ali:Hayda aşkım ben öyle bir şey mi dedim şimdi?
Eylül:Sen beni sevmiyorsun
Ali:Aşkım seni her şeyden çok seviyorum bir tanem
Eylül:Her şeyden mi?
Ali:Her şeyden
Eylül:Ama ya beni severken çocuklarımızı sevmeyi unutursan
Diyip ağlamaya başladım.
Ali:Ben hepinizi severim birinizi bile unutmam güzelliğim.
Eylül:Yaa biz de seni severiz.

Diyip dudağına yapıştım. O da bana karşılık verdi. Ayrılınca gözlerinin içine bakıp dudağımı ısırdım.
Eylül:Karpuz
Ali:Karpuz?
Eylül:Karpuz istiyorum
Ali:Eylül Kasım ayında ben karpuzu nereden bulayım?
Eylül:Sen bizi hiç sevmiyorsun. Sevsen kızının istediği karpuzu diyarbakırda bile olsa alır gelirsin.
Ali:Tamam aşkım hemen alıp gelicem.
Eylül:Yaşasın

Ali yanına Güneyi de alıp etrafta karpuz arıyordu
Güney:Ya ben niye geldim senin karının alermesine
Ali:Lan mal benim karım senin neyin?
Güney:Kardeşim
Ali:O zaman
Güney:Yok öyle yok aga. Biz bir kere kızı verdik o kız ayrı bir evde farklı soyadla yaşıyor ondan da biz sorumlu değiliz.
Ali:Ha biz boşansak. Allah korusun. Sen kardeşim kardeşim diye gezersin ama sırf bundan yırtmak için uydurma.
Güney:Aha şurada var işte karpuz.
Ali:Yuh lan kasım ayında karpuz satanı da ilk defa görüyorum.

Ali ve Güney karpuzu almışlardı. Ali Gğneyi eve bırakıp Eylülün yanına gitti. Eylül karpuzu yedikten sonra koltukta uyuyakaldı.
Ali:Eylül... Güzelim kalk yatağa yat hadi bir tanem.
Eylül:Tamam canım.
Ali Eylülü yukarı çıkarıp yatırınca kendisi de üstünü değiştirmeye başladı o sırada Eylülün gözlerinin dolduğunu gördü.
Ali:Aşkım noldu?
Eylül:Dikiş izi
Ali:Eylül yapma böyle. O günler geride kaldı ben hep senin yanındayım sizin yanınızdayım lütfen hayatım.
Eylül:Unutamıyorum ki. O dizimde gözlerini kapatmanı o vurulma anını.
Ali:Eylül aradan 6 yıl geçti. Ondan önce de ondan sonra da bir sürü şey yaşadık. Bizim çocuğumuz var ikincisi de karnında. Ve biz heo mutlu olucaz. Sonsuza kadar.
Eylül:Sonsuza kadar.

4 Ay Sonra
Hamileliğin sonlarındayım Karnım iyice şişmişti. Kızımız adını koymuştuk. Asel Elif. Odasını pembe ve mavi ağırlıklı yapmıştık. Hemen Arasın odasıyla bizim odamızın arasındaydı. Salonda oturup film izlerken Ali eve geldi.
Eylül:Aşkım hoşgeldin
Ali:Hoşbulduk bebeğim.
Eylül:Elindekiler ne?
Ali:Size aldım. Çikolata.
Eylül:Aras annecim gel baban çikolata almış.
Aras:Geldim
Aras da gelince hep birlikte yedik. O sırada kaoı çalınca Aras açmaya gitti. Ve büyük gürültüyle bizimkiler içeri girdi.
Gğney:Dayısının aslanı naber?
Kader:Yaa Eylül Asel çok büyümüş
Songğl:Karnı büyüdü Asel değil
Mert:Ama karnında Asel büyüdüğü için karnı büyüdü.

Mertle Kader balayından yeni döndükleri için karnımın bu kadar büyüdüğünü bilmiyorlardı.
Songül:Ne çok şey atlattınız yine de bir aradasınız ya
Eylül:Hepimiz öyle değil miyiz Songül?
Kader:Biz evlendik Songüllerin Güneş ve Soner diye iki çocuğu oldu. Eylüllerin de Aras ve Asel diye çocukları oldu. Ve o kadar zor şeyler yaşadık ki aslında. Bunlar gelecekte çok güzel günler geçireceğimizin göstergesi bence.
Güney:Bence de baldız.

Karnıma sancı girince inledim.
Eylül:Ah, Ali. Geliyor. Bebek geliyor Ali.
Ali:Ne Asel mi geliyor? Dur napıyorduk önce çanta.
Diyip yukarı koştu.
Eylül:Gerizekalı gelsene buraya.
Kolunda çantayla aşağı inip kapıdan çıktı.
Güney:Gerizekalı ya, kalk kardeşim kalk.
Geri kapıyı açıp geldi.
Ali:Aşkım ben seni unuttum.
Eylül:Aferin sana aferin Ah
Hep birlikte arabalara atlayıp hastaneye gittik.

Tekrardan-BİTTİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin