Jısoo'nun ağzından;
Bir sonraki gün kapının çalınmasıyla uyanmıştım.Namjoon gelmişti bize yiyecek birşeyler getirmiş.Ahh onu çok sevmiştim,çok düşünceli birine benziyordu.Teşekkür edip kapıyı kapatacakken
-Jisoo!,istersen,yani isterseniz bugün okuldan sonra bir yerlere gidelim ne dersin?
-Olabilir,haberleşelim.
Mutfağa gidip getirdiklerini hazırlamamın ardından sırasıyla lisa,rose ve jennie'yi kaldırdım.Jennie okula daha ilk günden gelmeyeceğini söyledi.Onun için gerçekten endişelenmeye başlamıştım ama boşunaydı.Hiçnir şey yapmamıza izin vermiyordu çünkü.
Beyaz gömleğimin üzerine kısa lacivert kravatımı takmış ve saçlarımı düzleştirip hafif bol bir şekilde at kuyruğu toplamıştım.Dudağıma hafif pembemsi bir rujda sürmemle hazırdım.
Kızları kontrol ettim ve yola çıktık.Okula girdiğimizde kimse bizi tınlamamıştı.Biraz şaşırmıştım doğrusu.Sınıfa girdiğimizdeyse herkes birbirini tanıyor gibiydi.Hoca geldiğinde yeni bir oturma düzeni yapmıştılisa/***|***/***|***/***
jin/jisoo|***/rose|***/***
***/namjoon|jimin/***|jk/jennieJungkook'un ağzından;
Bugün okula gitmemiştim.Herkes orasaydı ve gerçekten çok sıkılıyordum.Okula gitmemek için bir nedenim yoktu ama istemedim işte,canım istemedi.
Napsam diye düşünürken burnuma leş bir koku gelmeye başladmıştı.Çöp kokuşmuş...
Ahhh hyung!Ne diye atmazsın şu çöpleri.Çöpleri çıkarmak için kapıyı açtığım sırada karşı tarafta kızların kapısıda açılmıştı.
Kızlardan biri olsa gerek diye düşündüm.Dünde tanışmamıştık zaten ama namjoon hyungun twitter'a attığı fotoğrafta hepsini görmüştüm.Kafamı kaldırdığımda onu gördüm,fotoğrafta yoktu.Çok güzel bir yüzü vardı,ve ben nedenimi bilmesemde birkaç saat boyunca sadece o anı düşünmüştüm.Zaten beni gördüğü gibi kapıyı çarparak hızlıca kapatmıştı,korkmuşa benziyordu.
Saçını bir kalemle yarım yamalak tutturmuş ve saçlarının önleri yüzünü kapatıyordu.Üstünde kendisine bol gelen beyaz tek omzu düşmüş bir tişört altındada yine bol gri bir eşofman vardı.
Ama fotoğrafta olmadığına göre evde ne işi vardı?Hırsız olabileceğini düşündüm,ama hiç öyle bir tipi yoktu aksine çok saf,çok masum ve çok güzeldi.
Jimin hyung'u aradım ve kızın kim olduğunu sordum belliki oda kim olduğunu bilmiyordu.Rose'a sorduğunda onun ev arkadaşları olduğunu ve onu görmüş olabileceğimi söylemiş.Rahatlamış olmam gerekirken dahada gerilmiştim nedensizce.Şimdi o kızı sık sık görecek miydim?
Jimin'in ağzından;
-Gidiyoruz dimi??
-Nereye?
-Namjoon hyung söylemedimi?Hep beraber dışarı çıkacaktık.
-Ohh Jimin benim eve gitmem gerek.
-Neden,ne oldu ki?
-Jennie'nin yardıma ihtiyacı olabilir hemde saatlerdir evde tek başına.
-Madem bu yüzden gelmiyorsun,Jungkook bugün okula gelmedi ve o da evde.Ona söylersem Jennie'yi kontrol eder.
-Aslında eve gitmek hiç istemiyorum ama jennie'nin jk'a kapıyı açmaz.
-Neden açmasın ki?
-Jennie insanlardan bir süredir çekiniyor ve korkuyor Jimin.Kimseyle konuşmuyor,hiçbir şey anlatmıyor...
-Umarım bir gün bizimde tanışma şansımız olur.
Deyip gülümsemiştim.
Jungkook'un ağzından;
İki saattir kızın yanına gitmek için bahane arıyor ve sıkıntıma veriyorum.Jimin hyung arıyor!
-Noldu?
-Karşı evde gördüm dediğin kız varya.Yanına gidip yalnızca iyi mi diye bak dön çok rahatsız etme.Heyy,Jungkook?Kapatmış.
Üstüme siyah ve düzgün bir tişört giydim ve evden çıktım daireye yakınlaştıkça sesler geliyor ve giderek artıyordu.Bunlar bir adamın bağırışları ve bir kızın ağlamasıydı.Kız bağırmaya çalışıyorda sesi çıkmıyor gibiydi.O gördüğüm kız olmasından şüphelenmiştim polisi aradım.Ama onu beklemeden kapıyı kırıp içeri girdiğimde girişin hemen solundan girilen salonda gördüğüm manzarayla elim ayağım birbirine dolaştı.
Eli,ayakları,ağzı bağlıydı ve bir sandalyede oturuyordu.Hayatımda ilk defa böyle birşeyle karşılaşıyordum. Karşımda bana ıslak ve kısık gözlerle bakan ve hala adını bilmediğim kıza diktim gözlerimi...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ғʀɪᴇɴᴅ ᷯ ͤ ᷠ ᷜ ͦ ͦ ᷜ
FanfictionToz pembeydi hayatım,taki bazı şeyler değişene ve ben büyüyene kadar...