Sabah uyandığımda olan her şeyi sanki birkaç saniye önce yaşanmış kadar net hatırlıyordum. Ama kafamın içinde korkunç bir ağrı vardı.Şu halime bak... Son derece sıradan bir hayatım varken birden Harry Styles'ın yatağında yarı çıplak bir şekilde uyanıyordum.
Kıyafetlerimi yıkanmış ve katlanmış bir şekilde yatağın başucunda buldum.Hemen üzerimi giyindikten sonra telefonumu elime alıp ses çıkarmadan evden çıkmak üzere odayı terk ettim.
Ama merdivenlerden iner inmez gördüğüm ilk şey oydu. Kalbim hızla atmaya başladı.
Salonda koltuklardan birine yaslanmış beni bekliyor gibiydi.Göz göze geldiğimizde o ayağa kalktı ama hiç hızımı kesmeden kafamı çevirip dış kapıya doğru yürümeye başladım.
"Elisha!" diye seslendi ama durmadım.
"Dinle, dün gece-" kapıyı arkamdan çarparak cümlesini yarıda kestim.
Hızlı adımlarla bahçeye indiğim sırada kapının açıldığını duydum.
"Elisha bekle!" bana yetişip kolumdan tuttu.
Yüzümde donuk ve sabit bir ifade tutmaya çalışarak ona döndüm.
"Bak dün... aşırı tepki verdim. Benim-""Sorunlarım var." diye cümlesini tamamladım.
Aldırmadan devam etti."Dünki davranışımın tek sebebi seni düşünmemdi."
Tek kaşımı kaldırarak ona bakış attım.
"Yanlış bir karar vermeni istemedim. Bilirsin, geri alamayacağın türden bir karar."
Yüzümde hiçbir mimik olmadan yanaklarımı ısırıyordum.
"Ve o an öfkeli davranmış olabilirim çünkü kendimi durdurmakta zorlanıyordum." diye ekledi aceleyle.
Kollarımı birleştirmiş bir şekilde açıklamasının bitmesini beklerken bana öylece baktı.
"Bir şey söylemeyecek misin?"
Sinirle gülmeye başladım.
"Tam olarak ne söylememi bekliyorsun?" dedim.
Sessizlik oldu.
"Söylediğim gibi, pişman olabileceğin bir şeyi yapmak istemedim."
Gözlerim dolmuş bir şekilde histerik bir kahkaha attım.
Çünkü bütün bu söylediklerinin daha derin bir anlamı vardı.
Benimle tek seferlik bir ilişki istemişti ama bakire olduğumu öğrenince vazgeçti çünkü benim beklentilerim 'tek gecelik" değildi.Aramızda duygusal hiçbir şey olmadığını ima ediyordu ve ben burada kalıp bu utanç verici konuşmayı dinledikçe daha acınası hissediyordum.
Daha fazla rezil olmadan otele dönmek için arkamı döndüm.
"Dur da seni evine bırakayım." dedi hala peşimden gelirken.
"Taksiye biniyorum." dedikten sonra daha da hızlanıp evinin bahçesinden de çıktım.
Arabaların geçtiği yola çıkıp taksi beklerken çeneme kadar akan gözyaşlarımı elimin tersiyle sildim.
****
Otel odasına girer girmez Jane koşturarak kapıya geldi.
"Tanrıya şükür iyisin! Elisha!" diyerek bana sarıldı.
"Seni çok merak ettim." dedi kendini geri çekerken.
"Belli." dedim koltuğa ilerlerken sinirli bir şekilde.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fame Trap // h.s.
FanfictionHarry'e baktım. Dün gece bardaki haline benziyordu. Mutsuz, çaresiz bir çocuk gibi. Dün gece dayanamadığım haline benziyordu. Ne yaşadıysak yaşayalım, içimde bir yerde, onu bu halde terk edemeyecek bir parçam vardı. Onun bu haline dayanamayacak. ...