Gülce

On altıncı bölüm*Kimsen değil her şeyinim*

Bu arada wattpad kitap bölümlerinin sırasını değiştiriyor. Böyle bir kitap vardı aklıma hep o geliyor. Biraz karmaşık olabilir sıralama ama sorun olmaz umarım çünkü benim yapacağım bir şey yok.
..

Keyifli okumalar kiraz çiçeklerim sizleri seviyorum

🌹
Bu hayatta sevdiğim en güzel iki duygudan birisi neydi biliyor musunuz dostlarım, saçlarımın mora boyadıktan sonra hayal kırıklığına uğramamak yok yok bu da altın kurallarımdan ama bu değil. Bu en önemlisi manevi kuralların direği; Sevdiğin kişi tarafından sevilmek.

Bunu bilmek bile nasıl güzel bir şeymiş kiraz çiçeklerim. Peki ya yan yana olup yaşayanlar. Geçen gün arkadaşıma yani Seren'e evlenince aklım başıma geleceğini söyledim. Önce bana güldü ardından hiç sanmıyorum, dedi. Sen şu an böyleysen ona kavuştuktan sonra ne olursun! Sen delisin, zır deli olursun dedi içimde ki çürük vişne onu susturdum ki hayallerimi çirkinleştirmesin.

Neyse dostlarım, Bekir bana aşkını ilan etmiş ona cevap vermeden huriye teyze tarafından içeriye postalanmıştım. Fakat bu onun içeriye girdikten sonra benim pencereyi açıp hülyalı bir şekilde gökyüzünü izlememe engel değildi.

Beni seviyordu.

Siz olayın farkında mısınız? Benim deli gibi sevdiğim, bekledigim, -inanması çok güç geliyor kusura bakmayın- beni seviyor. Detaymış, nasıl olmuşmuş, hiçbir şeyle ilgilenmiyordum. Hiçbir zaman detaylara takılan ya da insanları kâle alan biri olmadım bu hayatta. O yüzden önünü ardını düşünmedim. Ya evlenecektim ya evlenecektim dostlarım.

Sarılmak için evlenilmez diye kızdı çürük vişne, ona omuz silktim sadece sarılmak değildi ki tüm mesela. Tabiki onun elini tutmak, başımı omzuna yaslamak, saçlarını karıştırmak, göz kapaklarını bile öpmek istiyordum lakin bu onunla gönülden bağlandığım hep yanında olmak istediğim bir gerçeği söndürmüyordu. Bu adam yaşlansam bile dönüp bakmak isteyeceğim bir gönül dinginliğimdi. Önceliğim buydu. Sevmek. Ardından sevilmekti bu da oldu çok şükür. Şimdi ise kavuşmak. Deli divane. Ne zaman niçin bu kadar erken demeden; pat diye.

Babamın karşısına orta okul son sınıfta çıkmıştım. Kararlı gözlerimden yine bir işler planladığımı anlamış olacak ki hayır olsun diyerek başladı cümlesine.

"Babacığım ben bir şey yaptım" dedim en ama en tatlı ve masum sesimi kullanarak, işin kötü tarafı kimse benim masum olduğuna inanmıyor abim oyunlarında beni prenses yapmak yerine prensese elma veren cadı yerine koyuyordu.

"Ne oldu Gülce anlat artık" dediğinde sırıttım ve ona dümdüz bir şekilde dizi setine kayıt olduğumu söyledim. Ilk baş sağır taklidi yaptığını düşündüm. Sonra inme indiğini... Yoksa bu adamın başka açıklanması olmazdı. "Nisan" diye anneme seslenirken yerinden kalktı ve odadan çıkarken Allah'tan sabır diliyordu.

Ne var yani bir hayalimi gerçekleştirdiysem, geçen hafta vapurda gitar çalıp şarkı söylerken bile bu kadar tepki almamıştım. Onda da ucuz yırttığımı söylemek isterim dostlarım. Neyse ki annem babamın imdadına yetişti ve beni bir güzel azarladı. Tabi bundan önce açıklamalar, doğrular, yanlışlar, helaller, haramlar.. Daha sonra ise ayağımı denk almam gerektiği vs. vs.

Akıllanmadım.

Aradan iki ay geçmeden babam hepsini istanbul yaptığım tercihlerimin sonucunu öğrendiğinde birinci tercih olarak izmir yazıyordu ve yine sakinliğini korudu. Ben adama bela oldum kiraz çiçeklerim bildiğiniz üzere imtihanı benim. Sonrasında aniden kitap çıkarma girişiminde bulundum. Bir gün babama ingiltereden görüntülü arama yaptım. Bu da en kötü azarlarımdan bir tanesiydi. Başkasının çocukları şehirden şehire giderken haber veriyordu ama benim kızım ülke değiştirmiş diyordu. Kiraz çiçeklerim şimdi babamın karşısına evlendim diye çıksam şaşırır mı?