DON'T DESPAİR

364 25 8
                                    

Şimdi bir açıklama yapmak istiyorum. Bu yazıyı ilk bölüme yazmam gerekirdi ama böyle yapmak istedim. Bu kitabı neden yazdığımı açıklayacağım. Yazmak anksiyetesi olan çoğu insana iyi geliyor ve bana da. Ben de wattpad varken neden defterime yazayım dedim. Buraya yazdığım sürece anksiyetesi olan başkaları da bunu okuyabilecek ve yalnız olmadıklarını farkedeceklerdi. Belki de anksiyete bozukluğu olmayan kişiler de bunu okuyup bilinçlenecek ve neler yaşadığımızı anlayıp anksiyeteyi basit bulmayacaktır.Şu anda bunu anksiyete bozukluğu olmayan biri okuyorsa sizden bir ricam var. Eğer etrafınızda çok çekingen, insanlarla konuşmaktan utanan ve en ufak bir şeyden bile kaygılanan biri varsa onu yargılamadan önce tanımaya çalışın. Belki de o her şeyden korkan kişi anksiyete bozukluğuna sahiptir ve siz onu tuhaf bulurken o içindeki bu kahrolası canavarla boğuşuyordur. Onun neler yaşadığını bilemezsiniz. Siz istediğiniz zaman arkadaşlarınızla dışarı çıkarken anksiyete bozukluğuna sahip biri ne kadar istese de sosyalleşmekten uzak kalmış ve arkadaşları ile eğlenemez olmuştur ama bunu dışarıya yansıtmamak için o kadar uğraşıyordur ki. Çünkü eğer anksiyete bozukluğu olduğunu birileri öğrenirse ona farklı davranacaktır. Yani demek istediğim şey İnsanları tanımadan önce yargılamayın. Kimin ne zorluklar yaşadığını bilemezsiniz.
Ve şimdi söyleyeceğim şeyler anksiyete bozukluğu olan kişilere. Emin olun bunu yaşarken yalnız değilsiniz. Anksiyetesi olan o kadar çok insan var ki ama bu hastalığın en kötü yanı sadece kendin yaşıyormuşsun gibi hissedersin. Hep birlikte bu hastalığın üstesinden geleceğiz. Evet biliyorum söylemek çok zor ama anksiyete bizi değil bizim anksiyeteyi yönlendirmemiz gerekiyor. Eğer biraz uğraşırsak bunu başarabiliriz. Umutsuzluğa kapılmayacaksınız, kapılmayacağız.

Anksiyete GünlüğümHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin